OSMANİYE - Tesettür Seferberliği Platformu (TESSEP) tarafından organize edilen "Tesettür Paneli" Osmaniye polisinin tüm engellemelerine rağmen yoğun bir katılımla gerçekleşti.

Program öncesinde `panele davet` için asılan afişleri toplayan Osmaniye polisi, platform gönüllülerini gözaltına alarak 462 TL para cezası kesmiş, gönüllüleri tehdit etmişti. Tüm engellemelere rağmen Ahmet Şekip Ersoy kültür merkezinde düzenlenen `Tesettür Paneli`ne, Osmaniye halkı yoğun ilgi gösterdi.

Panel Renkli Görüntülere Sahne Oldu
Program Atilla hocanın okuduğu Kuranı Kerim tilavetiyle başladı.Daha sonra sahneye çıkan Grup Şuheda birbirinden güzel ezgi ve ilahileriyle programa renk kattı.

Programa konuşmacı olarak katılan TESSEP Başkanı Salih Demir, TESSEP`in amacı ve hedefleri hakkında bilgi vererek şöyle konuştu: "TESSEP`in amacı kısaca kamusal alana girene kadar değil; sömürü bitene kadar başörtüsünü her alanda özgürleştirmektir. 28 Şubat dayatması olan, bu sözde yasak, yüzünden binlerce kızımız mağdur oluyor, biz bu mağduriyetleri ortadan kaldırmak için Tesettür Seferberliği Platformunu kurduk.Başörtüsü konusunda mağdur olmuş bütün kızlarımıza elimizden gelen desteği vermeye hazırız" ifadelerini kullandı.

"Allah`ın İlk Emri Örtünmektir"
Programda konuşan Doğru Haber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş Hoca da Tesettür`ün önemine vurgu yaptığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Maalesef bugün karşımıza ilahiyatçı diye çıkarılan bazı kendini bilmezler, tesettürü önemsizmiş gibi göstermeye ve hasıraltı yapmaya çalışıyorlar. Allah`ın ilk emri örtünmektir. Bazıları `ya hocam ilk emir oku değil miydi` diye soruyorlar Hayır! o İslam`ın ilk emridir. Allah`ın `örtünün` emri ilk defa Hz. Adem`in çocuklarına geldi. Yani birilerinin dediği gibi örtünmek öyle basit bir şey değil, aksine çok önemli ve üzerinde en çok durulması gereken bir konudur"

"Başörtümü Çıkarmam İçin Psikolojik İşkence Yaptılar"

Programda geçen yıl başörtüsüyle okumak istediği için, okuldan kovulan Zeynep Sak adlı kız çocuğu başından geçenleri anlattı. İlköğretim 4. Sınıfta iken okula başörtüsüyle gitmeye başladığını ifade eden Sak, sözde yasak yüzünden okulun dış kapısında başörtüsünü çıkarmak zorunda kaldığını belirterek "7. sınıfta okula başörtüsüyle gidebileceğimi ve herhangi engelleyici bir kanun olmadığını öğrendim. Ben de okula başörtüsüyle gitmeye başlayınca başörtümü çıkarmam için, ikna, tehdit,hakaret gibi psikolojik işkencelerle karşılaştım ve en sonunda da okuldan kovuldum" dedi.
Program Nasır Aslan`ın okuduğu "Mümine Bacım" şiirinden sonra yapılan dua ile son buldu.

Nurullah Sak-İLKHA