MUŞ- Peygamber Sevdalıları Platformu Muş bölgesindeki  son etkinliğini, doğru Haber Gazetesi Genel Yayın Müdürü Mehmet Göktaş’ın konuşmacı olarak katıldığı  il merkezindeki programla gerçekleştirdi.  

 Peygamber Sevdalıları Platformunun,  üyesi Selam Der ile  ortaklaşa düzenlediği etkinliğe, misafir olarak Mısır’dan İslam Muhammet El Ğamri, Muş’un önde gelen kanaat önderleri  ve halktan binlerce kişi katıldı.

 Muş İstasyon Meydanında gerçekleşen programın sunuculuğunu Bülent Balkaya yaptı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlik, Özlem Ajans sanatçılarından Bilal’in Kané Muhemmed Mustafa ilahisi ve  ardından Özlem Ajans sanatçıları tarafından okunan mevlit ile devam etti.

 Okunan Mevlit’in ardından bir konuşma yapan Bölgenin tanınan âlimlerinden Molla Osman Teyfur yaptığı konuşmada, Kur’an’ın özgürlüğün ruhu olduğunu vurgulayarak, insanların ancak Kur’an’a ve Hz. Peygambere tabi olmakla özgürleşebileceklerini kaydetti.

 “Kur’an özgürlüğün ruhudur”

Teyfur Hoca konuşmasında,  “Allah insanları küfrün, şirkin ve küfrün karanlığından kurtarmak için bir kitap gönderdi. Bu kitap öyle bir kitaptır ki, inanları küfrün karanlığından İslam’ın hidayet nuruna çıkarır. Bu kitap Allah’ın kullarını zülümattan, şirkten ve zilletten kurtarıp, onları azat etmek için, kalplerini nurlandırmak için gönderdi. Bunun için Allah’ın Peygamberi bu Kur’an ile insanların kalplerini ve kafalarını aydınlattı. Bu Peygamberin etrafında toplananlar, bu Peygambere kulak verenler ve göğüslerini bu Kur’an’a açanların ruhları özgürleşti. Çünkü Kuran özgürlüğün ruhudur. Zaten Kur’an’ın kendisi özgürlüktür. Bu Kur’an’a tutunanlar özgürleşmişlerdir.’’ şeklinde konuştu.

 Program Beyza Yılmaz’ın okuduğu ‘40 yaşındasın’ adlı şiiri, Tatvan Kız İlahi Grubu ve Bilal’in ilahi ve ezgileriyle devam etti.

İlahilerin ardından bir konuşma yapan Mehmet Göktaş Hoca, beldelerin ancak Hz. Muhammet’e tabi olmakla değer kazanabileceklerini vurgulayarak,  Yesrib’in Hz. Muhammed  ile Medine-i Münevvere olduğunun altını çizdi.

 Göktaş Hoca şöyle konuştu: “Muş şehrini nurlandırmak istiyorsak, Peygamberi (sav) diğer şehirlerden, diğer insanlardan daha fazla sevmemiz gerekir. Peygamber Medine’ye gidince o şehir Medine-i Münevvere oldu, yani Nurlu şehir oödu. Muhammed (sav) ile nurlanmış şehir oldu.  Biz de bu şehri, Muş’u nurlandırmak istiyorsak,  Peygambere bağlılığımızla bunu yapabiliriz. Yoksa ne artistliğinizle, ne ekinlerinizle,  ne  ovanızla ve ne sporcularınızla bu şehri nurlandıramazsınız. Meşhur olmak istiyorsanız,  Peygamberi severek, Peygambere bağlılığınızı artırarak bunu gerçekleştirebilirsiniz.  Kim Muhammedi (sav) çok sevdiyse, Allah onu aziz etmiştir. Tarihe baktığımızda, kimsenin selam vermediği adam yerine koyulmayan Bilal, Kebe’nin üstüne çıkıp ezan okudu ve Allah onu aziz etti. Allah, Bilal’i Resullah’ı fazla sevdiği için yüceltti.”

 Göktaş Hoca’nın konuşmasından sonra, Mısır’dan misafir olarak etkinliğe katılan İslam Muhammed El Ğamri’nin kısa konuşmasıyla devam etti.

 El Ğamri Mısırdan Muş’,a Mısır’da çektikleri sıkıntıları anlatmak için gelmediğini, zaten İslam için çalışmanın ve şehit vermenin Müslüman olarak görevleri olduğunubelirterek, Muş halkına “Ey Şeyh Said’in ve Selahaddin-i Eyyübi’nin torunları! Bu kadar şehit yetiştiren bir ümmetin asla zilleti kabul etmeyecektir.”  dedi.

 Program son olarak seslendirilen İlahi ve ezgilerin ardından, yapılan  dua ile  sona erdi. (M. Şirin Çağlayan-İLKHA)