• DOLAR 32.455
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
Onun (sav) Sevgisi Her Yerde
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DİYARBAKIR- Kutlu doğum etkinlikleri kapsamında bir program düzenleyen Diyarbakır Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri okulun spor salonunu tekbirlerle inlettiler.

Kur`an-ı Kerim tilavetiyle başlayıp ardından grup Vuslat sanatçılarının okuduğu Mevlit ve ilahilerle coşkunun doruğa çıktığı etkinlikte Okul müdürü Mutlu Saylık, Okulun Aile Birliği Başkanı Adnan Akgönül ve Diyarbakır İl Müftüsü Yardımcısı Sırrı Şık bir konuşma yaptı. 

Sunuculuğunu Yasin Dursun’un yaptığı program Muhammed Aslan’ın Kur’an-i Kerim tilaveti ile başladı. Hasan Tekdağ’ın okuduğu Mevlidin ardından etkinlik gurup Özlem sanatçılarının seslendirdiği güzel ilahiler ile devam etti.

"Hz. Peygamberi gündeme getirmek, onu iyi anlamak lazımdır"

Programda bir konuşma yapan okulu müdürü Mutlu Saylık, Allah’ın kitabının bolca okunması gerektiğini  ve  her bir Müslüman`ın bunu kendisi için adet haline getirmesi gerektiğini dile getirdi. 

Saylık, “ Sevgili öğrenciler; Allah’ın kitabını okumayı adet haline getirelim ki evlerimize nur dolsun, ışık olsun. Anlamını öğrenmeye çalışırsak inanın ki hem şahsiyetimize hem de ailemize bereket gelecek. Öncelikle Hz. Peygamber’i (sav) gündeme getirmek, onu iyi anlamak ve hayatımızı, yaşantımızı Resulullah (sav)`ın örnek alabilmek için O`nu iyi tanımamız lazımdır. Resulullah (sav) şöyle buyuruyor: `Ben size iki şey bırakıyorum. Bunlardan birincisi Allah’ın kitabı Kuran-ı Kerim, ikincisi sünnetim. Eğer bunlara yapışırsanız kurtuluşa erersiniz.` Resulullah (sav) yürüyen Kuran idi. Kuranı yaşayan bir şahsiyet idi. Bizde onu güzel bir şekilde örnek alırsak zaten kendisi bize yeter. Şuan bizim en büyük eksiğimiz Resulullah (sav)`ı hakkıyla örnek almayışımızdır." ifadelerini kullandı.   

"O şahsiyetten herkesin alacağı dersler vardır"

Okul Aile Birliği Başkanı Adnan Akgönül ise yaptığı konuşmasında yapılan programın bir eğitim öğretim yılı içerisinde yapılabilecek en hayırlı, en bereketli program olduğunu söyleyerek programı düzenleyenlere teşekkür etti.

Akgönül konuşmasına devamla, "Hz. Muhammed (sav)`i her yönüyle biraz dikkat almak lazım. Çünkü, hiçbir şahsiyet, onun kadar insanlık için örneklik olmamıştır. Ve Allah`ın tabiriyle o alemlere rahmet olarak gönderilmiştir. İşte böyle bir şahsiyet karşımızda duruyor, bize muhatap oluyor. O şahsiyetten herkesin alacağı dersler vardır. Öğretmenler, anne - babalar, yöneticiler... Herkesin mutlaka Allah Resulünden kendi payına alacağı bir ders mutlaka vardır. Evet, O (sav)  bahsettiğim gibi sıradan bir insan değildir. Hayatıyla sıradan bir onsan olmadığını kanıtladı." diyerek Resulullah`ın örnek alınması gerektiğini söyledi.

"Zafere ulaşmasın diye ellerinde geleni yapıyorlardı"

Programda bir konuşma yapan Diyarbakır İl Müftüsü Yardımcısı Sırrı Şık ise,  Nisan ayının bereket ayı olduğunu ve hiçbir Nisan ayının 571 yılının Nisanı kadar bereketli olmadığını söyledi.

Nisan denilince insanın kalbine bir hoşluğun geldiğini söyleyen Şık, "Nisan yağmuru bereket getirir. Nisan yağmuru rahmet olur. Değerli kardeşlerim! Resulullah (S.A.V)’in hayatını şöyle bir gözden geçirelim; Hani onun davası üzere yürümemesi için nasıl engel koyuyorlardı, nasıl eziyet ediyorlardı. Nasıl hakaret ediyor,  zafere ulaşmasın diye ellerinde geleni yapıyorlardı. Yollarına dikenler bırakılıyor, hakaretler ediliyordu. Velhasıl aklınıza gelen her şey maalesef ona reva görüldü. " ifadelerini kullandı. 

"Evet, peygamberimizin bir derdi vardı"

Allah Resulünün bu tavrının tek sebebinin ümmetine olan düşkünlüğü olduğunu söyleyen Şık, " hiç düşündük mü; acaba peygamberi razı edecek olan şey nedir? ne memnun edebilir ki peygamber (S.A.V)’i ? Onun hayatı bize şunu gösteriyor;  Peygamberi razı eden bir tek şey vardı. Allah`ın rızası ve ümmetinden kimsenin cehenneme girmemesidir. Çünkü Resulullah (S.A.V) ümmetine olan sevdasından dolayı tabiri caizse Allahtan zaman zaman uyarılar almıştı. Niye kendini bu kadar yiyip bitiriyorsun, niye kendine bu kadar eziyet ediyorsun? diye. Evet, peygamberimizin bir derdi vardı. O da ümmetinin ateşe girmemesi idi. Hadisinde de böyle buyurmuştu.  “sizler kendinizi aynen bu ışığın etrafında dolaşan pervaneler (kelebek) gibi kendinizi ateşe atmaya çalışıyorsunuz. Ben ise aman hiç kimse cehenneme girmesin diye sizin arkanızdan tutuyorum’ demişti." misalleri üzerinden Resulullah`ın ümmetine olan şefkatini anlattı. 

Salonu dolduran öğrencilere hitaben seslenen Şık, "Değerli kardeşlerim bizi bizden daha fazla düşünen peygamberin sünnetine sarılarak ve O`na olan bağlılığımızı, sevgimizi göstererek vefa borcumuzu ödemeye gayret edelim. Allah-u Teala toplumun sizden beklentileri ne ise o beklentileri karşılayan bahtiyar gençlerden eylesin" ifadelerini kullandı.

Program son olarak Grup vuslat sanatçıları tarafından söylenen ilahiler ile son buldu. (Hasan Önalan - İLKHA)

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir