• DOLAR 32.602
  • EURO 35.004
  • ALTIN 2457.124
  • ...
Şehid Şeyhmus (Mürcek) Narin`in Hayatı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
DOĞRUHABER 
 
ŞEHİD ŞEYHMUS; Mir-u Siwiya Aşiretine bağlı olarak, 4 kardeşin üçüncü evladı olarak ailesinin sevinç kaynağı oldu. ŞEHİD, özellikle annesine aşırı bağlı ve hürmetkâr idi.

ŞEHİD ŞEYHMUS`un ailesi sonraki yıllarda, aşiretlerinde vuku bulan kan davası nedeniyle, annesi ile beraber Diyarbakır`a, kardeşleri ve amcaları da Şanlıurfa`nın Viranşehir ilçesine yerleştiler.

Kan davasından olacak ki, ailece MÜRCEK olan soy isimlerini NARİN olarak değiştirdiler.

ŞEHİD ŞEYHMUS; cahiliye dönemlerinde, düğünlerde şarkı söyler ve ailesinin geçimine katkı sunardı. Ancak ŞEHİD Muhammed Ata`nın şehadetinin ardından 1992 yılında İslam`ın Nuruyla hidayete erdi ve bambaşka bir insan olup çıkıverdi.
Hidayet aşkı ŞEHİD ŞEYHMUS`a ulaşınca, cahili düğünlerde şarkı söylemeyi bırakıp, başta Allah`ın Kelamı olan KUR`AN-I KERİM`i öğrenmek için evlerinin yakınında bulunan bir camiye gitmeye başladı. Artık onun hayatında hep ALLAH C. C. O`nun davası ve camiye gitmek vardı.

ŞEHİD ŞEYHMUS; camide kendinden küçüklerden KUR`AN-I KERİM dersi alır ve okuduğu İslami kitaplardan da onlara nasihat ederdi. Yani minik Seydalarının yüreğine, büyük bir Dava aşılıyordu.

Annesine aşırı düşkünlüğü ve annesine gerekli olan ilgi ve alakayı gösterememesi, İslami çalışmalarının aksamaması için işini bırakıp en çok sevdiği Davası ve annesi ile meşgul olmaya başlamıştı.

ŞEHİD ŞEYHMUS`un kalbi İslam`ın Nuruyla parlayınca, artık hayatının her alanında bir devrim yapmaya başladı. Kişisel hayatında; aile hayatında ve iş hayatında. Eski işini yapmak caiz olmadığı için, Diyarbakır`ın Bağlar Merkez ilçesinin KURUÇEŞME mevkiinde saman simsarlığı yapmaya başlamıştı. Kamyonlarla gelen samanları, tüccarlara pazarlayarak bir süre geçimini sağlamaya çalıştı. Ancak, Mürted Örgüt PKK, onun İslami çalışmalarından dolayı rahatsız olmuş ve ŞEHİD ŞEYHMUS`u takip etmeye başlamıştı. ŞEHİD; iyi para kazanmasına rağmen, güvenlik gerekçesi ve İslam`i çalışmalarına engel oluyor diye saman tüccarlığını terk etmek zorunda kaldı.

ŞEHİD ŞEYHMUS çalışamıyordu ama maddiyata da önem vermiyordu. Rahmetli babasından kalan emekli maaşını annesi alıyordu. Şehid Şeyhmus bu maaşın da yüzde seksenini yine ihtiyaç sahibi yakın arkadaşlarının ihtiyacı için kullanırdı.
Kendisinden küçük olan dava arkadaşlarını korur ve onlara koruyucu kanadını gererdi.

İslam düşmanlarının baskı ve saldırılarını sezdiği ve gördüğü anda, kendini öne atar ve ‘`BANA ZARAR GELSİN DE KARDEŞLERİME ZARAR GELMESİN`` diyerek, İslam`da en üst kardeşlik makamı olan ‘`İSAR`` (kendini kardeşlerine feda etme) nöbetini devralmış olarak kardeşliğin hakkını veriyordu. Bunu yaparken de ALLAH C.C: rızası için yapıyordu. Hatta o, bazen koruyup kolladığı insanın; bunu anlamamasına da özen gösteriyordu. Zira bunun bilinmesinin, riyakârlık olduğunun idrakindeydi.

Mürted örgüt PKK`nın bölgede halka uyguladığı baskı ve asimilasyondan da aşırı derecede rahatsızdı. Hatta Mürted örgütün baskısı sonucu ‘`esnafa kepenk kapattırma`` günlerinde Şehid bizzat gidip, Dava arkadaşlarının işyerlerinde oturur ve Dava Arkadaşlarının baskı altında kalıp işyerlerinin kapanmamasını sağlardı.

ŞEHİD ŞEYHMUS; bu şekilde (daha sonra şehid olmuş) birçok Dava arkadaşının işyerlerinde bulunmuştu. ŞEHİD HACI NURİ; ŞEHİD ARİF (CİCİKIZ) FURKAN, ŞEHİD CEMAL ve daha birçok arkadaşının yanında onlara destek ve yaren olmuştu.
Dava arkadaşlarının Şehadet haberini alınca da, saatlerce ağlardı.

Soğuk bir kış günü yaptığı duasında (ki o duasını işitenlerden naklediyorum);

‘`Ya Rabbi! Sen bana bu soğuk kış gününde şehadeti verme. Çünkü soğuklardan dolayı, cenazeme gelenlerin benim yüzümden eziyet çekmelerini istemiyorum. Ya Rabbi! Sen beni güzel bir günde ve selametli bir havada katına Şehid olarak al`` diyerek duada bulunmuştu.

ŞEHİD ŞEYHMUS; yakınları tarafından ‘```EVLEN`` telkinlerine ve baskılarına karşı, ‘`ben cennette AYNEY-İ MARZİYE ile evleneceğim`` derdi.

Şehadetinden 2 hafta önce, evlenmeye karar vermişti. (Herhalde artık şehadetin kendisinden uzak olduğu zehabına kapılmıştı.) İki haftası dolunca da Şehid oldu.

Annesinin deyimiyle ‘`oğlum Şeyhmus, her sabah evden çıkınca elimi öperdi ve ben de ona hayır duasında bulunur ve oğlumu öylece hayır duası ile uğurlardım. Şehid olduğu gün; sabah evden çıkmadan önce yine elimi öpmüş ve ben de sanki dilim tutulmuşçasına ve LAL olmuş gibi oğluma istediğim halde hayır duasında bulunamadım`` demişti.
ŞEHİD ŞEYHMUS, evden çıkar çıkmaz bir arkadaşının marangoz dükkânına gider ve kısa bir zaman sonra da 3 kişi gelip dükkân sahibini sorar. ŞEHİD ŞEYHMUS onlardan şüphelenir ve arkadaşına zarar gelmesi diye ‘`DÜKKÂN SAHİBİ BENİM`` der. Der demez de, elleri kırılası o 3 kişi ellerini bellerine atıp silahlarını çekerler ve ŞEHİD ŞEYHMUS`a kurşun yağdırırlar. Şehid`e 5 kurşun isabet eder ve hemen ruhunu Rahmana Şehid olarak teslim eder. Ruhu şad olsun ve Allah`ın izni ile bizleri de şefaatinden mahrum etmesin inşaALLAH`u Teâlâ. Âmin

ŞEHİD ŞEYHMUS yakın arkadaşlarına hep şu vasiyetini tekrarlar dururdu: ‘`Her Şehid arkasında bir söz bırakır. Benim sözüm de şu olsun; -Bir Müslüman geçmişinden ders almayıp geleceğini düşünmüyorsa, o Müslüman kâmil bir Müslüman değildir`` derdi.
 
Allah c.c. ŞEHİD ŞEYHMUS (Mürcek) NARİN ve tüm Şehidlerin Şehadetini kabul etsin ve bizleri de onların yolundan ve şefaatinden mahrum etmesin inşaALLAH. Âmin
 
ŞEHİD, 1993`te şehid oldu. 
 
Allah`a emanet olun ve İslam Davası dâhilinde kalın. Fi Emanillah Wesselam.

 
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir