İlginç Kareler; Albert Pike’ın Mektubu, Kissenger’in Demeci ve Einstein’in Yorumu Işığında Yaşananlar
İlluminati(Aydınlanmışlar) isimli derin ve bir o kadar gizli yapıyı duymayan yoktur.
Birçok insan bu isme ve faaliyetlerine kulaklarını kapatsa da dünyanın dört bir yanındaki MASONİK yapılanmayı kimse inkar etmez.
Oysa Masonik oluşumlarının tümü İlluminati’ye hizmet eder.
ABD’nin Mason Üstad-ı Azam’larının ilklerinden biri olan Albert Pike’in 15 Ağustos 1871 tarihinde yine başka bir Üstad-ı Azam olan İtalyan Giuseppe Mazzini’ye yazdığı mektupta günümüzü ilgilendiren önemli noktalar bulunuyor.
Mezkur mektubun içeriği kadar yazarının hayatı da ilginç.
Pike, 1861-1865 yılları arasındaki ABD İç Savaşı’nda Güney Ordusu içindeki bir komutandır.
Ancak yıllar sonra öldüğünde bu Güneyli komutanın heykeli Washington D.C’ye dikilecektir. (Bu heykel 2020’deki George Floyd protestolarında göstericilerce boynuna halat geçirilerek yıkıldı.)
Washington yönetiminin kendilerine karşı iç savaş başlatan bir generalin heykelini merkezde dikmesi ilginç değil mi? Bu sorunun cevabı Pike’ın mektubundaki HEDEFLERDE gizli.
William Guy Carr adında Kanada Kraliyet Donanmasından emekli olan eski bir istihbarat subayı 1950 yılında özenle gizlendiği(!?) söylenen bu mektubu ortaya çıkarır.
Mektup şu an British Museum’da ancak özel izinle görülebilmekte.
Pike, mektubunda Mazzini’ye şu amaçlarını açıklamış:
“Aydınlanmacı düşüncenin amacına ulaşması için öncelikle bir dünya savaşı çıkarmalıyız. Bu sebeple; Rusya'da Çar'ı zayıflatıp, ateizmi ve Komünizmi hakim kılmalıyız. Casuslar vasıtasıyla çıkaracağımız Birinci Dünya Savaşı sonrası, Komünist düzeni iyice inşa etmeliyiz ki, tüm hükûmetleri yıkabilelim ve tüm dini düzenleri zayıflatabilelim. Ardından İkinci Dünya Savaşı'nı çıkarmalıyız ve bunu gerçekleştirmemiz için; Faşistler ve Siyonistler arasında savaşla sonuçlanacak bir gerginlik oluşturmalıyız. İsimleri Nazi olacak olan Faşistleri, savaş sonunda yok etmeli ve savaş sonrası Filistin'de Yahudilerin ana unsur olacağı İsrail Devleti'ni kurmalıyız. İkinci Dünya Savaşı sürecinde Uluslararası Komünizm mutlaka Hristiyanlığı dengeleyecek bir güce ulaştırılmalı...Üçüncü Dünya Savaşı'nı çıkarmamız için; İslam Dünyasının liderleri ve Siyonistler arasında ajanlarımız vasıtasıyla, ayrı düştükleri konular üzerinden gerginlik çıkarmalıyız ve bu savaş, Müslüman Arap Dünyası ve İsrail Devleti'nin birbirlerini yok edecekleri şekilde dizayn edilmeli.. Her şeyi yok etmek ve yıkmak isteyen Nihilist kitlelerin ve Ateistlerin önlerini açmalıyız ve müthiş bir sosyal çöküş provoke etmeliyiz ki böylece bu kanlı kargaşa ve vahşetin doğurduğu korku içinde mutlak ateizm etkisi ortaya çıksın... (Ateizm ve Deizm’den sonra) Bizler bu aşamada evrensel bildiriler yoluyla Lucifer'ın Saf Doktrininin ışığını insanlara vereceğiz...”
Pike’ın mektubu ve yıllar içinde yaşananlar ortada.
Bu mektubun gönümüz için bir benzerini de ABD’nin Derin Bilgesi(!) Henry Alfred Kissenger’in yorumlarında görüyoruz.
2017’de katıldığı bir programda gelecekle ilgili hedeflerini paylaşan Kissenger şunları söylüyor:
“...Büyük Rus ayısı ve Çin orağı uykudan uyanacak ve ardından İsrail bütün silahlarıyla öldürebildiği kadar Arap öldürecek. Umarım her şey yolunda gider ve Orta Doğu’nun yarısı İsrail’in olur. Askerlerimiz kurallara uyacak ve Müslümanları küle dönüştürecek, sokaklarda çılgın Rus ve Çinlilerle savaşacak. Kazanan global bir hükûmet olacak...”
Benzeri tespitin birçok kişi tarafından yapıldığı Albert Einstein’a atfedilen bir vecizede şöyle denir:
“3. Dünya Savaşı’nda hangi silahların kullanılacağını bilmiyorum ama 4. Dünya Savaşı’nda taş ve sopalar olacağını biliyorum”
İlluminati çatısı altındaki Masonik Zihinlerin bu hedeflerine bakıldığında;
“Batı Medeniyetini, insanlığın yürüyüşünde başına gelen bir kaza’ya” benzeten Seyyid Hüseyin Nasr’a hak vermemek mümkün mü?