• DOLAR 32.45
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...

14 Mayıs seçimlerinin üzerinden bir aydan fazla zaman geçti.

Cumhurbaşkanlığının ikinci turunun yapıldığı 28 Mayıs günü ve sonrasına kadar ki seçim yoğunluğunu da hesaba katmayacak olursak 20 günlük bir vekillik geçmişi söz konusu olmuştur.

Bu 20 gün içinde bana gelen talepler üzerinden bir değerlendirme yapıldığında; aslında vekillerin işlerinin yasama çalışmalarından ziyade bireysel ve toplumsal anlamda halkın taleplerine koşturmak olduğunu anlıyorsunuz.

Bu iyi bir şey mi kötü mü henüz karar veremedim doğrusu.

Ancak sahadan vekillere gelen taleplerin yoğunluğu, çeşitliliği ve bunlarla ilgilenmenin oluşturduğu meşguliyet, vekillere yasama faaliyetlerinde bulunabilmesi için zaman bırakmıyor.

Bizim parti olarak yasama çalışmalarından kast ettiğimiz, elbette ki genel kurulda el kaldır, indir faaliyetleri değildir.

Sorunların tespiti, nedenleri, sebep oldukları mağduriyetler, komplikasyonları, bu sorunları çözme yolları, sorunların yasalarla ilişkisi, yasaların toplumun realiteleri ile olan uyumsuzlukları, bu uyumsuzlukların var olan sorunlarla ilişkisi gibi hususların tamamı yasama çalışmalarının birer parçasıdır.

Yani aslında vekillerin yasama çalışmalarına hakkaniyetli bir katkıda bulunabilmesi için bir hazırlık sürecine, araştırma imkanlarına ve bir birikime ihtiyacı vardır.

Halkla bire bir temas halinde olup halkın sorunlarına vukufiyet elbette ki çok önemlidir.

Bu hazırlık dönemini tamamlamayan, talepler ve istekler içerisinde boğulan, yasamayı sadece el kaldır ve indir olarak kabul eden bir yasama anlayışının sorunların çözümüne bir katkısı olmayacaktır.