• DOLAR 34.446
  • EURO 36.302
  • ALTIN 2836.87
  • ...

Öcalan 1999`da Türkiye`ye teslim edildiğinde, dönemin başbakanı Ecevit, “Amerika, Apo`yu neden verdi, anlamadım” demişti de alay konusu olmuştu. Aslında o gün kimse anlamamıştı, Öcalan Türkiye`ye niçin teslim edilmişti? Ecevit, samimi bir şekilde bunu itiraf etmişti ama diğerleri de anlamadıkları halde anlamış gibi yaptılar.

Ecevit`ten hiç hazzetmem ama onun o gün safça sorduğu soruyu, ülkenin akıllıları sorsaydı ve cevabını bulsaydılar, ABD`nin neye yatırım yaptığı planı görülürdü belki. Ama ülke, teslimatın arkasındaki elin amacına/planına bakmadı, teslimat paketinin değerine baktı.

Bugün bile ABD`nin Öcalan`ı niçin teslim ettiği konusu anlaşılmış değil. Kimse, ABD Türkiye`nin dostu olduğu için Öcalan`ı teslim etti demez herhalde. Veya ABD Ortadoğu üzerindeki planlarından vazgeçti de Öcalan`ı Türkiye`ye teslim etti diyen de çıkmaz herhalde.

Öyleyse ABD, Öcalan`ı niçin Türkiye`ye teslim etti? Bu sorunun üzerinden 15 yıl geçti ve cevabı bugüne kadar verilmiş değil.

Korkarım ki sorunun cevabı bulununca iş bitmiş olacak ve herkes, ABD planlarını gerçekleştirdikten sonra bu sorunun cevabını öğrenmiş olacak.

Bugün bu soru tekrar sorulmalı ve cevabı bulunmalı. Çünkü bu sorunun cevabı bulunursa, Abdullah Öcalan profili çözümlenir ve çözüm sürecinin seyri ve varacağı nokta da tayin edilir.

ABD, Ortadoğu`daki yatırımının bir kısmını bu adam üzerine yaptı. Diyeceksiniz ki ABD, yatırımını üzerine yaptığı bu adamı niçin Türkiye`ye teslim etsin? Bana göre bu da ABD yatırımının bir parçası idi. Şunu artık anlamış olmamız lazım: Emperyalist güçler günübirlik hareket etmekten ziyade, onlarca yıl sonrasının planlarını yapıyor ve bu planları gerçekleştirmek için yıllarca plan sahasını müsait hale getiriyor. Zannedersem kuruluşu 50 yıl önceden planlanan israilin, öngörülen tarihte kurulmuş olması her şeyi ifade ediyordur.

İngiliz politikalarından beslenen ABD, bölge üzerine kısa ve orta vadeli planlar yaptı. Kısa vadede, hedefte Irak ve Irak`ın şekillenmesi vardı. ABD Irak`ta Kürtlere oynayacaktı. Talabani ve Barzani üzerinden Kürtlere statü kazandıracak ve özellikle de dünyanın en zengin petrol yataklarından Musul-Kerkük petrollerini uluslararası pazara çekecekti, bu konuda Türkiye`nin razı edilmesi gerekecekti. Öcalan`ı Türkiye`ye bir Irak rüşveti olarak veren ABD, aynı zamanda Öcalan`ın Talabani ve Barzani`ye yönelik muhtemel tehdit ve tehlikesini de etkisiz hale getirmiş olacaktı.

Öcalan teslimatı ABD`nin kısa vadedeki Irak planının ilk aşaması idi ve ABD çoğunlukla bunu gerçekleştirdi. Planın bir de ikinci aşaması vardı; barış süreci üzerinden Türkiye`nin oyalanması ve el altından PKK`nin güçlendirilmesi. Bu da hemen hemen sağlandı.

HDP heyetinin Öcalan ile görüşme sonrası, Öcalan`ın açıklamaları paylaşıldı. Dikkat ettiniz mi bilmiyorum, Öcalan bugüne kadarki dilini bırakmış, tehdit dilini kullanmıştı ve bugüne kadar yapmış olduğu silahları bırakma ve Habur çağrısından dolayı da özeleştiri veriyordu, yani özür diliyordu. Yani, ‘ben yanlış yaptım` diyordu demesine ama Öcalan aslında bu yanlışları da bilerek yapmıştı. Çünkü Türkiye`nin bugüne kadar oyalanması için bunlar gerekiyordu.

Suriye zeminini müsaitleştiren ve orada PKK`yi meşrulaştıran, sevimli hale getiren ABD, planlarını gerçekleştirme aşamasına yaklaştı ve Öcalan da bunu biliyor. Bunun için de özüne dönüş sinyalleri, mesajları veriyor. Hükümete 4-5 ay zaman tanıyor ve istekleri gerçekleşmezse silahları konuşturmaktan hatta daha ilerisi darbe mekaniğinin devreye girmesinden bahsediyor.

Şimdi gelelim can alıcı soruya: Hükümet mi Öcalan`ı kullandı, Öcalan mı hükümeti? Bana göre Öcalan kendini kullandırtmak üzerinden hükümeti kullandı, barış süreci ile oyaladı ve PKK`nin bugünkü güce ulaşmasını sağladı. Çözüm sürecinden amaç, Kandil`i silahsızlandırmaktı ama PKK şehirleri silahla doldurdu. PKK şehirlerde silah üzerinden ciddi bir hazırlık yapıyor.

Birileri Türkiye`yi, önümüzdeki bahara PKK`nin silah bırakma açıklamasına kilitliyor ancak korkarım ki bu da bir oyalamadır ve PKK önümüzdeki bahar öyle adımlar atacak ki Türkiye küçük dilini yutmuş olacak.

İnşaallah ben yanılırım da PKK silah bırakma kararı ile herkesi şaşırtır. Umutlu muyum, zerre kadar değil. Çünkü bugüne kadarki göstergeler ve gelişmeler hiç umut vermedi ki. Hele bir de buna Haziran genel seçimlerini ekleyin. Seçim öncesi PKK silah bıraktığını açıklayacakmış! Gelin onu külahıma anlatın, siz PKK`yi tanımamışsınız öyleyse. Zaten tanımış olsaydınız süreç bu hale gelmezdi!