Müebbet Hapis Vereceklermiş (!)

Ergenekon Davasında sona doğru yaklaşıldı. Davaya bakan savcı yirmi dört sanık hakkında müebbet hapis cezası verilmesini istemiş.

Pe ki kim bu Ergenekon Davasının sanıkları?

Ülkemizi iç ve dış tehdit unsurlarına, anarşiye, terörizme karşı koruyan askerler, gazeteciler, aydınlar ve hatta bilim adamlarından oluşan bir grup insan…

Suçları neymiş?

Ülkeyi korumak.

Kime karşı?

Teröristlere karşı.

Kim bu teröristler?

Kendileri gibi düşünmeyen herkes;

Dindarlar, Kürdler vs. onlardan olmayan herkes.

Bu teröristlere karşı ne tür eylem planları geliştirdiler?

İnternet andıcı, Balyoz eylem planı, sarıkız, eldiven, ayışığı, yakamoz, kafes eylem planı, poyraz köy, irtica ile mücadele eylem planı…

Bu eylem planlarındaki eylemin amacı?
Türkiye`de İslamî her türlü faaliyetin önüne geçmek, kendi hayat düşüncelerini başkalarına benimsetmek, Allah`a kulluğu bıraktırıp, kula kul etmek…

Ergenekon Davasında yargılananların yirmi dört tanesi hakkında müebbet hapis istenmiş. Şimdi siz daha ne istiyorsunuz? Diyebilirsiniz; lakin on yılda bir darbe yapan, masum insanları katleden, karanlık odalarda karanlık planlar gerçekleştirip karalama kampanyası yapan, cezaevlerinde işkenceden yemek yer gibi zevk alan, binlerce faili (onlar tarafından malum olup bizlerce )meçhul olan insanın mazlumca katledilmesi, Müslümanların kutsal mekânı olan ve Allah`ın evinin bir şubesi mesabesinde olan Camileri bombalamak için eylem planları hazırlayan, Güneydoğuyu kan gölüne çevirmek için kardeşi kardeşe vurduran bu zihniyet için elbette bu cezalar az…

Tabi bu cezalar (şayet verilirse) dünyaya taalluk eden cezalardır. Bir de bunun mahşer günü var…

Bu saydıklarımız ülkenin sözde aydın, gazeteci, bilim adamı ve askerlerinin gerçekleştirmiş oldukları eylem planları ve karşılığında alacakları cezalardır. Gelin bir de biz “bizim” müebbetliklere ve eylem planlarına bakalım…

İslamî hassasiyetinden dolayı yargılanıp müebbet hapse mahkûm olan insanlar Ergenekon davasında yargılananlar gibi fazla mürekkep yalamamışlardır. Onun için burada tek tek konumlarını yazmaya gerek yok. Zaten onlar Allah`a kul olmakla en büyük konumdalar…

İslamî hassasiyetinden dolayı müebbet hapse mahkûm edilenlerin suçları ne?

Öncelikle Allah`a kul, Resul (sav)`e ümmet olmaktır. Akabinde ise Camide Kuran`ı Kerim dersi vermek ve almak, İslamî eserler okumak, kula kul olmayı reddetmek, Derneğe üye yolmak, Fakir ve ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmak…

Toplumu ifsattan kurtarıp ıslahına çalışmak, ayrıştırmak yerine birleştirmek, nefret ettirmek yerine sevdirmek…

Bütün bunlardan dolayı aylarca işkence seanslarından geçen, işkenceci canilerin ellerinde can verip şehadet mertebesine kavuşan, yurdunu terk edip hicret etmek zorunda kalan ve müebbet hapisle cezalandırılıp zindanlara atılan masum ve mazlum binlerce insan…

İşkence seanslarından sonra önceden hazırlanan ifadelerine zorla attırılan imzalar neticesinde onlarca insan müebbet hapse mahkûm ediliyor ve yirmi yılı aşkın bir suredir cezaevinde olan onlarca insan var.

Ergenekon davasında yargılananlar ile Cami`de ders verenler arasındaki fark bu… Fakat sistem kendi halkına zulmedene de müebbet hapis cezası veriyor, lütfedene de…

Varsın Ergenekon davasında yargılananlar müebbet hapse mahkûm edilsin. Yaptıkları işler ve çevirdikleri dolaplar ortada, Pe ki, bu Müslümanların suçu ne?

Nebilerin, Sıddıkların, Şehitlerin ve Salihlerin hicret ettirilme, zindana attırılma ve hatta şehit edilme suçları ne ise bu Müslümanlarında suçu o… Varsın versinler müebbet hapsi, onlar (Nebiler, Sıddıklar, Şehitler ve Salihler ) ne güzel arkadaştırlar…