• DOLAR 34.547
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3005.461
  • ...

Acil yıktırılacak bina sayısı 566; bağımsız bölüm sayısı bin 849

Yıkık bina sayısı 252; bağımsız bölüm sayısı 384

Ağır hasarlı bina sayısı 7 bin 319; bağımsız bölüm sayısı 17 bin 61

Orta hasarlı bina sayısı bin 650; bağımsız bölüm sayısı 14 bin 130

Elazığ’daki binaların son durumunu anlamak için kanaatimizce yukarıdaki rakamlara bakmak yeterlidir. Elaziz’de toplam 33 bin 424 bağımsız bölüm yani 33 bin 424 aile evsiz kalmış durumda. Bugün itibari ile depremin ardından bir ay geçmiş olmasına rağmen sadece Doğukent mahallesindeki 500 tane  konteyner sahiplerine ulaştırıldı. Elazığ’da 1000 civarında ağır hasarlı binanın yıkımı tamamlandı. 8 bin yıkılacak bina var. Bir ayda bin bina yıkıldığına bakılırsa sadece bina yıkımı bir yıl sürecek gibi. Konteyner kentin bir ayda sadece 500 tanesinin teslim edilmesine ve yıkılması gerekip yıkılan bina sayısına bakacak olursak Elazığ’ı zor günlerin beklediğini söylemek zor olmasa gerek. Her yerde olduğu gibi ateş düştüğü yeri yakıyor VE ŞU AN YANAN AZİZ ŞEHRİM ELAZİZ.

Görülen o ki depremzedeler için yapılacak evlerin teslimi beş yıl sürecek. Elazığ’daki hemşerilerime şimdiden çadır ve konteynerlerde uzun süre yaşayacaklarını ve buna hep beraber alışmamız gerekeceğini üzülerek söylemek istiyorum. Yapılanlar bu sonuca götürüyor bizi.

Bir de Bakan Bey’in depremde hasar tespiti yapan üst düzey teknolojinin kullanıldığı lazer tespit cihazları varmış biz çekiçten başkasını görmedik. Görenler varsa konum atsınlar da bizde bu nimeti bizim binalarımızda kullanılmasa bile görme lütfuna erişmiş oluruz.

Düşünün ki depremi yaşayan bir il için Afet bölgesi ilan edilsin deniyor meclise sunulup oylama yapılıyor. Oylamada hayır diyen milletvekilleri  bir de sonucu alkışlıyor. Neyi niçin alkışladıklarını buradan sormak istiyorum. Deprem yaşamış yüz binlercesi dışarıda kalmış bir ilin afet bölgesi ilan edilmemesini neden alkışlıyorsunuz bir türlü anlayamadım. Oy verilmez o ayrı bir konu ama alkışlamak da ne anlama geliyor anlayan Elaziz halkına da anlatsın bir zahmet.

Son olarak buradan emeği geçen herkese teşekkür edip başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere şu önerilerimize kulak kabartmalarını hükümetin ELAZİZ depreminde sınıfta kalmamasını rica ediyorum:

1)Elaziz ilinde ağır hasarlı ve yıkık evlerin yerine yapılacak evlerin 2020 Kasım ayına kadar yetişmesini umut ediyor depremi ve kışın soğuğunu beraber yaşayan halkımız bir kış daha dışarıda kalmasın diyoruz

2)Evlerinin yerine ev yapılacak depremzedelerimize yapılan evlerin tüm külfetini halkımıza yüklemenin doğru olmadığını düşünüyoruz. 18 yıl boyunca kendi evlerinin taksitini ödeyerek kendi evlerinde kiracı durumuna düşürülmüş olunacak insanlar. Bu durumu bir nebzede olsa rahatlatacak yapılan evlerin toplam bedelinin % 50 sinin Cumhurbaşkanı’mızın çıkaracağı KHK ile devlet tarafından ödenmesinin halkımızın sırtındaki deprem yükünü azaltacağı inancındayız.

4)Elazığ’ın hızlı inşası için ülkemizin her yerinden inşaat firmalarının gelmesini olumlu buluyor ancak Elazığ’lı inşaat firmalarının da unutulmaması gerektiğini hatırlatıp özellikle inşaat firmaları yapı malzemelerini Elazığ’dan almaları yönünde bir çalışma olursa depremin Elazığ ekonomisi üzerinde oluşturduğu kara bulutları dağıtıp gelen baharı ELAZİZ’e müjdelemiş olacaksınız.

5)Elazığ’ın deprem bölgesi olması nedeniyle şehrimizi inşa edecek inşaat firmalarının kar oranlarının azaltılıp yüzde ona düşürülmesi ve bunun ivedilikle takip edilmesi gerektiği kanaatindeyiz.

6)Deprem nedeni ile 3 ay boyunca su ücretlerinin alınmayıp ücretsiz olduğunu açıklayan Belediye Başkanı’mız Şahin ŞERİFOĞLULLARI’nı örnek davranışından dolayı tebrik  eder aynı durumun elektrik ve doğalgaz faturaları içinde uygulanmasının veya en azında 3 ay boyunca elektrik ve doğalgaz faturalarının %50 ‘sinin alınmaması devlet tarafından karşılanması  bir ihtiyaçtan ziyade zorunluluk olmuştur, bilgilerinize.                                             

Dr.Lokman AYDOĞDU