CHP olarak adlandırılan yapı, geçmişi; katliam, idam, sürgün, zindan, İstiklal Mahkemeleri, yasakçılık, millet, tesettür, seccade, cami ve İslam düşmanlığıyla temayüz eden kirli bir yapıdır.
Geçmişinde Boraltan Köprüsü ve Atma Hamidiye Kardeşiz türünden binlerce leke olan bu parti, bugüne kadar ne bu kirli ve katliam dolu geçmişiyle yüzleşmiştir ne de milletten, Müslümanlardan özür dileyip helallik almıştır.
Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine ülkenin yedi bölgesinde katliamlara imza atan bu oluşum; kimilerini Alevi oldukları için, kimilerini Kürt, kimilerini ise sırf Müslüman oldukları için katletmiştir. Dersimde Alevileri, Zilan’da Kürtleri, Konya’da Dindarları, Menemen Provokasyonuyla başta Ege olmak üzere ülkenin batısında yüzlerce âlimi katleden bu kirli oluşum, Karadeniz’de ise sırf şapka takmıyorlar diye Müslüman halkı Hamidiye gemisiyle günlerce bombalamıştır. Belki tarihte kendi denizinden kendi gemisiyle kendi topraklarını, kendi halkını bombalayan başka bir iktidar olmamıştır.
Şimdi seçim sonrası CHP’lilerin Depremzede mazlumlara yaptıkları hakaretlere, saygısızlıklara bir de bu açıdan bakalım. CHP için sadece elitizmdir önemli olan. Kendi elit sefillikleriyle uyuşmayan herkes cezalandırılmalı gerekirse hakaret edilmeli ya da Hamidiye gemisine havale edilmelidir.
Bu CHP’nin gerçek yüzüdür. Seçimi kazanamayan, Devlet’in silahlı gücünü eline geçiremeyen CHP, bu kadar azgınlaşıp saldırganlaşabiliyorsa eğer; maazallah seçimi kazanmaları ve askeri, polisi kontrollerine almaları durumunda neler yapar varın siz düşünün. Hele bir de bu kuvvetlerin yanına Hevallerinin de eklendiğini, FETÖ’nün de tekrardan kuvvet bulduğunu düşünürsek Türkiye’nin açık bir toplama kampı olacağını iddia etmek yerinde bir tespit olacaktır.
Eğer Kılıçdaroğlu seçimi kazanırsa, İç Anadolu Bölgesi’nin vay haline. Herhangi bir afet ya da bir sorun halinde yardımlar, organizasyonlar oy yansımasına göre yapılacağından oradakiler kendi hallerine terk edilecektir. Onlara yağmurlu havada bile su vermeyecektir CHP.
Eğer Kılıçdaroğlu kazanırsa Kandil’den getireceği milisler ile halkın kendine oy vermeyen kesimlerine yeni 6-8 Ekim vakaları yaşatacaktır. Karayılan’ın askerleri Kılıçdaroğlu’nun milisleri olarak topluma dehşet yaşatacaklardır.
Geçmişi kirli CHP, her ne kadar zulümleriyle yüzleşmemişse de katlettiklerinin çocuklarını devşirerek kendisine yönetici, genel başkan yapma gibi çok mahir bir davranış sergilemiştir.
CHP’nin şimdiki kasetçi Genel Başkanı da devşirme kontenjanından önce partiye eklemlenmiş sonra da FETÖ işbirliğiyle yapılan bir kaset kumpası ile genel başkan ilan edilmiştir.
Hani bu CHP zihniyeti depremzedelere, cellâdına âşık millet, diye hakaret ediyorlar ya; işte bu zihniyetin genel başkanı tam da bu tarifin parmakla işaret ettiği kişidir.
CHP Dersim’de katliam yapmış… Kemal Kılıçdaroğlu’nun köylülerini, akrabalarını katletmişken o gelip CHP’nin genel başkanı olmuştur.
Bundan daha büyük bir cellâdına âşık olmak mı olur? Devşirmeliğin en büyük zararı, devşirilen kişinin şahsiyet erozyonuna uğramasıdır. İşte o yüzden de akşam Karayılan’la yatıp sabahına Ümit Özdağ ile uyanabiliyor. Bu tarihin kaydettiği en büyük fırıldaklıktır.
Şimdi burada aklıma bir soru gelmiyor da değil doğrusu; acaba Kemal Kılıçdaroğlu PKK ile birlikte ailesinin, köylülerinin, Dersim’in intikamını mı almak istiyor? O yüzden mi böyle sırf Cumhurbaşkanı olmak için gerekirse tüm Türkiye’yi ateşe atmak istiyor.
Bu, ancak intikam hırsıyla yapılacak bir şeydir. Açık ve net Kılıçdaroğlu Türkiye’den intikam alıyor… Hem de 40-50 bin insanın katilleriyle beraber…
Eğer Cumhurbaşkanı olarak seçilecek olursa aynı zamanda PKK eş başkanı olarak da seçilmiş olacaktır…
Eğer Cumhurbaşkanı olarak seçilecek olursa aynı zamanda FETÖ’nün yeni Türkiye imamı olarak da seçilmiş olacaktır…
Selam ve Dua ile…