Tarihte Müslümanlar birçok katliama uğradılar. Hala da birçok bölgede bu katliamlar devam ediyor. Katliamcılar işlerini bitirdiğinde veya Müslümanlar biraz kendilerine gelip direnişe geçtiğinde, Birleşmiş Milletler veya NATO devreye girmeye başlıyor. Yani eğer mesele Müslümanların ölmesi ise son ferdi de öldürülene kadar bekliyorlar. Hatta Bosna`da olduğu gibi Birleşmiş Milletlerin askerleri öldürülmeleri için kendileri teslim ediyorlar.
Aslında bizler kur`ani ahlaka sahip olsak, o zaman hiçbir zalimin oyununa gelmeyiz. Ama İslam`dan ve Kur`an`dan uzak olduğumuz için bir türlü kendimize gelemiyoruz. Bazen Amerika`yı, bazen Avrupa`yı, bazen başka bir millet ve kuruluşu kendimize dost ve kurtarıcı görüyoruz. Birbirlerine davrandıkları gibi bize de davranacaklarını düşünüyoruz. Hatta içimizdeki laik, demokrat ve sol kesim, batılıların kendilerine sahip çıkacağını, onları mutlaka kurtaracağını hep hayal ediyorlar.
Halbuki gerçekler hiç te öyle demiyor. Batılılar Müslümanlara üstün geldiklerinde hiç kimseyi dinlemiyorlar. Adının bir Müslüman`a benzemesi veya ırkının çoğunluğu Müslüman olması katletmek için yeterli bir sebeptir. O hayran oldukları hümanist ve insancıl tarafı gidiyor bir anda bir canavara dönüşüveriyorlar. Gerçek karakterini ortaya çıkarıyor. Tabi o zaman da iş işten geçmiş oluyor.
Tarihe baktığımızda bütün büyük katliamları bu batılılar yapmışlardır. İnsanlık adına ne kadar kara leke varsa bu batılılar sürmüştür. En vahşi işkenceleri, en hunhar öldürmeleri, en acımasızlıkları hep onlar yapmışlardır.
Ama bugün bile bize batının medeniyetini yutturmaya çalışanlar ve bizleri onların yüksek değerlerine inandırmaya çalışanlar var. Tilkinin geyiği kandırıp aslanın inine götürmesi gibi sinsi sinsi bizi onlara yem etmeye çalışanlar var.
Ama biz onların gerçek yüzlerini çok iyi biliyoruz. İsrail`i Filistin`den, Avrupa`yı Bosna`dan, Amerika`yı Irak`tan Afganistan`dan, Pakistan`dan. Çin`i Doğu Türkistan`dan; Rusya`yı Çeçenistan`dan, Afganistan`dan. İngiltere`yi Hindistan`dan. Hindistan`ı Keşmir`den. İtalya`yı Libya`dan. Fransa`yı Afrika`dan. Hatta uzağa gitmeye gerek yok. Yeryüzüne bakarsak bugün bile nerde bir kan akıyorsa bunu batı medeniyeti akıtıyor. Hem de insanlık adına yapıyor(muş).
Bunların hangi dönemine bakarsan bak hep katliam, zulüm ve vahşet vardır. İnsanlığa kazandırdıkları ne kadar değer varsa yüksek bir kan ve para karşılığında satmışlardır. Bunların sadece siyasileri değil dindarları da vahşidirler. Hatta bu vahşetin fetvasını dindarlarından alıyorlar. Onlar kendilerinden başka milletleri kabul etmezler. Ancak kendilerine hizmet ettikleri müddetçe iyi davranırlar. Fedakarlık, insanlık, hak , hukuk onlar için sadece kandırılacak kitle için birer araç olarak görüyorlar. İşleri bitince ilk önce onlar bu değerleri katlediyorlar.
Müslümanların kendilerini ve medeniyetlerini bunlardan koruması için bir ortak İslam barış gücü oluşturulmalı. İslam medeniyet ve uygarlığını dünyaya tanıtmalı. Her bir Müslüman bu misyonu bulunduğu bölgede,çevrede, muhitte ortaya koymalı. Böylece bu barbar batı medeniyetine alternatif bir medeniyeti ortaya çıkarmalı. Bu batı medeniyetinin insanlığa sunacağı bir insani değeri yoktur. İnsana bile insan gözü ile bakmazlar. Onların nezdinde insan da akıllı bir hayvandır. Onun sadece bedeni ihtiyaçları vardır. Ve bunu elde etmek için her yol meşrudur.