Dünya bir domuzun kulağı üzerindeymiş

Bir zamanlar “Dünya öküzün boynuzları arasında duruyormuş” diye Müslümanlara mal edilen bir rivayet var idi. Sonra “bir balığın sırtındaymış” rivayetini de duyduk. Sonra bu rivayetleri akla uygun yorumlarını da dinlerdik; ziraatın ve denizciliğin önemine vurgu yapıldığını söyledik.

Bir kaç gündür dünyanın dengesinin bir domuzun kulağı üzerinde durduğunu dinleyip duruyoruz, üstelik hepimizi buna inandırıyorlar.

Nasıl da bir kulakmış bu? Depremlerin öküzü bir sineğin ürkütmesiyle olduğu anlatımlarına bugün domuz görünümlü muhteris bir sapkının kulak acısının aynı şekilde dünyayı sallayıvereceği anlatılıp duruyor.

Bu kulak meselesinden dolayı Amerika’da iç savaş çıkabileceğinden tutun,

Ukrayna’ya yardımların kesileceği, Batıya  NATO için yeni faturalar dayatılacağı

Önceki iktidarında Kudüs’ü terör devletinin başkenti ilan ettiği gibi Filistin için yeni gâvurluklar düşüneceği,

Kulağından vurulmuş öfkeli haliyle insanlığın başına ikinci defa musallat olacağı konuşulan bu sapkın bunak herifin neler yapabileceği bu şekilde tartışılıp duruyor.

Müslümanlar olarak bu sapkın bunaklardan hangisi gelirse gelsin bize asla bir hayır gelmeyeceğini çok iyi biliyoruz.

Yine bir şey biliyoruz ki dünya Sapkın ve bunak bir domuzun kulağı üzerinde değildir,

Her daim Allah’ın dediği olmuştur ve yine öyle olacaktır. Biz bize düşeni yapmakla yükümlüyüz.

Yine de bu kulak meselesinin ardından nelerin olmasını temenni edersiniz diye bize sorulacak olursa.

Kendi aralarında birbirlerine düşmesini, elinde milyonlarca Müslümanın kanı bulunan Amerika’nın bir iç savaşa girmesini, belalarını birbirlerinden bulmasını temenni ederiz. Rabbimizin elbette buna gücü yeter.

Hele orta yerde iktidar hırsıyla burunlarından soluyan Sapkın Bunaklar varken niye olmasın böyle bir şey!

Hatırlayın daha önceki seçimin neticesinde Beyazsaray baskınları olmuş ve birbirlerine düşmüşlerdi, Rabbim nelere kâdir değil ki?

Bizim buralarda bu şekilde azıp kuduranlar için “kendi canını yiyesin” derler, inşaallah öyle olur.

Ve bütün dünya bayram eder. Öyle değil mi?

Bu duygu ve temennilerle selam ve dualarla!