İki dakikanızı alabilir miyim?

Bazen yüz yüze, bazen telefonda “İki dakikanızı alabilir miyim?” veya “bana bir beş dakika ayırabilir misiniz?” gibi isteklerle çokça karşılaşırız. Bu soruların cevabı vaktin değerini bilen insana göre değişir.

Haftada dört gün bu köşeden sizlere yazıyorum. Ortalama üç yüz veya üç yüz elli kelimeyi aşmamaya çalışıyorum, yaklaşık iki dakikada okunuveriyor.  Fazla bir vaktinizi almadığımı düşünerek bununla teselli oluyorum. İstisnalar dışında insanımızın daha fazla vaktinin alınmasını doğru bulmuyorum.

Dakikaların çok kıymetli olduğu bir dönemde yaşıyoruz, değerlendirenler için iki dakika gerçekten çok önemlidir.

İnsanların zamanına el koyma hakkımız yoktur, hiç kimse bize zamanından bir bölümünü ayırmak zorunda değildir.

Gelelim bu iki dakikanın Allah katındaki hesabına.

Peygamber Aleyhisselam meşhur hadisi şeriflerinde; “Bulunduğunuz meclislerin hakkını eda ediniz” buyuruyor. “Nedir ey Allah’ın Rasûlü?” diye sorduklarında; “Allah’ı çok çok zikretmek, birbirinize doğru yolu göstermek ve bir de gözleri yummaktır” buyuruyor.

Birincisi; insanlar bir araya geldiğinde, birbirleriyle muhatap olduklarında Allah’ı anmıyorlarsa, Allah’tan söz etmiyorlarsa, yaşantılarının içine Allah’ı katmıyorlarsa bu çok tehlikeli ve acı bir durumdur ve başlı başına bir meseledir.

İkincisi; Müslümanlar bir araya geldiklerinde veya muhatap olduklarında “irşades-sebîl” birbirlerine doğruyu göstermekle yükümlüdürler.

“Gözlerini yummak” diye tabir edilen üçüncü yükümlülük ise, bulundukları ortamın ayıplarını görmemek, eksiklerini araştırmamak ve özellikle şahit oldukları bu ayıpları ve eksikleri oradan dışarıya taşımamaktır.

Gerek köşe yazarlığı olsun gerek medyadan insanlara düzenli veya düzensiz hitap etme durumunda olanların bu Nebevi ölçüye riayet etmeleri gerekir. Hiçbirimiz söylenmedik bir şey söyleme, bilinmeyen bir şeyi bildirme iddiasında olamayız, çünkü yeryüzünde söylenmedik bir şey kalmamıştır. O halde bize düşen, daha önceden söylenmiş olan hakikatleri değişik ifadelerle tekrar etmekten ibarettir. Çünkü tekrarda fayda vardır, hakikatleri tekrar etmek ve hatırlatmak bir yükümlülüktür.

Bunu yaparken de özellikle Rabbimizden çokça söz etmek, birbirimize doğruyu göstermek ve ayıpları, eksikleri görmemek, araştırmamak ve oradan dışarıya taşımamaktır.

Bir de başta belirttiğimiz gibi insanımızın vaktini almamaktır.

Cumanız mübarek olsun!