Şu Rakamları Bir Kusuversek Diyorum

Kusmak bazen iyi gelir insana, özellikle rahatsızlığımızın sebebi yediklerimizdendir diye bildiğimizde. Hatta yanımızdaki bir şey bilenler bize tavsiye ederler; “bir istifra etsen iyi gelir sana” derler. Ya midemizi abur cubur şeylerle doldurmuşuzdur veya soğuk sıcak ayırımı yapmamışızdır.

Uzatmayalım, yapacağımız tek şey -affedersiniz- kusmaktır.

Kusmak sadece midemizi temizlemek için değil, beynimizi, hafızamızı, kalbimizi temizlemek için de iyi gelir kusmak.

Yıllar önceki bir karikatür gözümün önüne geldi; dünya kupası oynanıyordu ve televizyon durmadan bu futbol maçlarını yayınlıyordu, karikatürde adam evinden dışarı çıkmış, hafiften eğilmiş ve sayısız futbol topu kusuyordu, kapısını açık bıraktığı evindeki televizyon da maç yayını yapıyordu.

Allah aşkına nedir şu rakamlardan çektiğimiz yahu! Kafamız beynimiz rakamlarla doldu taşıyor. Gözümüz kulağımız rakamlardan başka bir şey duymuyor, görmüyor.

Buna insan nasıl tahammül edebilir? Telefonlarımız, bilgisayarlarımız bile yeri geldiğinde bizi uyarıyor, hafıza dolduğu için yeni bir şey kaydedemediğini haber veriyor.

Allah için biz de birbirimizi uyaralım; Kusalım şu rakamları, duygularımızda, düşüncemizde bir temizlik yapalım, tıkandı beynimize giden yol hafızamız tıka basa rakamlarla dolu, kalbimizin sesini duyamaz olduk, dilimizi istila eden şu rakamlardan, liradan, dolardan, eurodan birazcık olsun arınalım.

Farkında değiliz ama kalbimiz kas katı kesiliyor. Vicdan diye bir şeyimizin olduğunu unutuveriyoruz.

İşin acı yönü, başkalarını unutuyoruz, kardeşlerimizi unutuyoruz, kardeşliğimizi unutuyoruz.

Şeytan bu rakamlardan duvar örüyor aramıza hem de aşılmaz bir duvar. Veya rakamlardan bir bataklık oluşturuyor, bir girmişsek bir daha çıkamıyoruz.

Lütfen “Şeytan sizi fakirlikle tehdit eder...” ayetini birazcık da bu taraftan okuyalım.

Haydin kusuverelim şu rakamları, inanın bize çok iyi gelecek!

 “Hah şöyle, bak betine benzine kan geldi, gözün açıldı, kendine geldin” derdi rahmetli anam, bizi kusturduktan sonra.