ABD`nin Rakka operasyonuyla bölgeye yerleşmeyi hızlandırırken, YPG kuzeyde TSK destekli muhalefetin bölgesini, taciz saldırılarla Afrin`e ve Lazkiye`ye koridor açma çabasındadır.
AA`nın haberiyle geniş bir alana yerleştiği ortaya çıkan ABD, Suriye`deki nüfuzunu 10 üsse tamamlamış durumdadır. ABD, Suriye`de; Kuzey, Doğu ve kısmen Güney bölgesinde askeri üsler yapma telaşesini yaşamaktadır. Batı ve Orta kısımda ise Rusya, kontrolünü arttırmak için adımlar atmaktadır.
Peki Astana`da görüşülen barış hangi ülke içindi?
Astana görüşmelerinde muhalefetinde kontrolünde olan İdlib kilit görevini aldı. Son günlerde İdlib`in idaresi üzerine yapılan tartışmalar, İdlib`te yeni çatışmaların kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. Muhalefetin birleşip kurduğu Fetih ordusuyla rejim güçlerinden alınıp ortak bir idare kurulmuştu.
Astana görüşmeleriyle çatışmasızlık bölgeleri arasında olan İdlib, sözde barış için istenilen ortamın oluşturulmaya çalışıyorlar. İdlib`te Batı ve Türkiye tarafından terör örgütü olarak görülen Nusra isim değiştirerek Tahriri Şam ve Türkiye`nin desteklediği Ahraruş Şam ortak bir idare ile yönetmekteydiler fakat son günlerde iki örgüt şehrin hâkimiyeti için çatışmaktadır. Cumhurbaşkanı Sözcüsü İ. Kalın`ın Türkiye ve Rusya`nın İdlib`e yerleşebileceği açıklaması Türkiye`nin Nusra`yla çatışma ortamına girmesi demek olur. Halep`in düşmesi karşılığında El Babı veren Rusya, Afrin`e karşılık İdlib`e gözünü dikmiş durumda.
ABD ‘nin son dönemlerde İdlib ve Nusra üzerine açıklamaları, İdlib`i hedef haline getirmek, YPG`yi İdlib`e yönlendirmek, Türkiye ve Nusra`yı savaş ortamına çekmek istemektedir. Azez ve Cerablus arasının Fırat Kalkanı ile kapatılması ABD`yi zor duruma koymuş PYD`ye koridor açmak için alternatifleri gerçekleştirmeye çalışmaktadır. ABD, Deyrizor`dan sonraki hedefi için terör söylentisi ile zemin hazırlamaktadır. İşgali olamazsa da istikrarsız bölgeyi Batı kendisi için kazanç olarak görmektedir.
İpek Yolu Projesi için çalışmalarını hızlandıran Çin, Suriye`de çatışmasızlık bölgelerinde barışı sağlamak ve yatırım yapmak için kolları sıvayıp bölgede etkin olmaya çalışıyor. ABD ve Rusya`nın askeri olarak hâkimiyetine müdahaleden kaçınarak ticaretle kendine yer açmaya çalışacaktır ve bunun için Çin ‘‘Suriye Expo 2017`` fuarını düzenledi ve milyarlarca dolar yatırım yapmaya hazırlanıyor. İpek Yolunun 3. Güzergâhının Suriye`de geçmesinin düşünülmesi, Çin ve Küreselciler için önem arz etmektedir. Palmira`nın tarihi İpek Yolunda önemini Çin çok iyi bilmektedir. Suriye hem Akdeniz oradan Avrupa`ya açılmak demek oluyor hem de Afrika`ya açılmak için jeopolitik önemi bulunmaktadır. İpek yolu: Halep`ten geçen bir yol İdlib`ten Lazkiye`ye, diğer yol ise Şam`dan Mısıra uzanmaktadır. Küresel proje için Suriye önem arz etmektedir ve bundan dolayı çatışmazlık ve kanton yönetimlerini hızlandırmak Küreselcilerin amaçları arasındadır. Bu konuda ABD ve Küreselciler ayrı düşmektedirler. ABD, Çin İpek Yoluna karşı durması barış ihtimalini zor duruma koymaktadır.
Türkiye sınırında askeri hareketlilik bir operasyonun ayak sesleridir. Olası bir operasyon fillerin tepişmesine imkân hazırlayan bir operasyon olmamalıdır. Türkiye ve Katarın Muhalefetin üzerindeki etkisi birleştirme için değerlendirmelidir. Ezilen yine Suriye halkı olmamalı!…