İşgalci siyonist çetelerin 15 gündür Gazze’de yaptığı soykırıma karşı, Müslümanlar dünyanın dört bir yerinde ayaklanırken, ülke liderleri ise basit bir kınamadan öte sadece yaşanan vahşeti seyretmekle kalmış durumda…

Sivil Toplum Örgütlerinin Kadın Temsilcileri ve anneler, 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda bir araya gelerek Filistin'de yaşanan vahşet ve soykırıma tepki göstermek amacıyla, oturma eylemi düzenledi,

Filistinli Kadınlarla Dayanışma İnisiyatifi adına basın mensuplarına konuşan Zehra Arslan Erdal, Filistin'de işgalci siyonist rejimin uyguladığı soykırıma dikkat çekti.

Vicdan sahibi Sivil Toplum Örgütlerinin Kadın Temsilcileri ve anneler olarak işgal çetesinin Gazze Şeridi’nde 15 gündür sürdürdüğü katliama "DUR" demek için burada olduklarını ifade eden Arslan, "Bizimle aynı duyguları paylaşan herkesi İşgalci rejimin Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını bir an önce durdurması için harekete geçmeye davet ediyoruz." dedi.

"Saldırılarda okullar, camiler, hastaneler vurularak dünyanın gözü önünde savaş suçu işleniyor"

Zehra Arslan Erdal

Apartheid rejimi, yaklaşık yüz yıldır Filistinlilerin topraklarını işgal ederek defalarca katliam gerçekleştirdiğini ifade eden Erdal, "İki milyondan fazla insanın yaşadığı Gazze Şeridi’ne ise 17 yıldır abluka uygulayarak bölgeyi adeta bir toplama kampına çevirdi. Gazze Şeridi’ne yönelik yıllardır süren bombalı saldırılarda sahilde piknik yapan aileleri, sokakta oyun oynayan çocukları, hastanelerde tedavi bekleyen hastaları, ibadethaneleri, insanın en güvenli sığınağı olan evlerinde aileleri, en çok da kadın ve çocukları hedef aldı. Ve maalesef Gazze’de hiçbir yer güvenli değil. Gazze’de devam eden saldırılarda okullar, camiler, hastaneler vurularak dünyanın gözü önünde savaş suçu işleniyor. İşgalci İsrail Yönetimi askerlerine yargılanmayacaklarının güvencesini vererek bunun yolunu açtı ve tam 15 gündür bütün uluslararası hukuk kurallarını ve insanlığı ayaklar altına aldı." şeklinde konuştu

"Anneler ve babalar çocuklarının paramparça olan cesetlerini toplayıp poşetlere koyarak defnetmek zorunda kaldı"

Bu sürecin son halkası olarak Gazze Şeridi’nde gerçekleştirdiği katliamlarda yine yüzlerce kadın ve çocuk işgalcilerin açık hedefi olduğunu belirten Erdal, "17 Ekim Salı gecesi İsrail’in El-Ehli Baptist Hastanesi’ni bombalaması sonucu büyük çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan 500’den fazla insan katledildi. İşgalci siyonist, daha güvenli olduğunu düşündükleri için sığındıkları hastanenin bahçesinde oyun oynayan, yemek yiyen ve savaş ortamında yaşama tutunmaya çalışan masum çocuk ve kadınları vahşice katletti. Anneler ve babalar çocuklarının paramparça olan cesetlerini toplayıp poşetlere koyarak defnetmek zorunda kaldı. Filistin’den her geçen dakika acı haberler alıyoruz. Şu ana kadar işgalcilerin Gazze Şeridi’ne gerçekleştirdiği saldırılarda binden fazlası çocuk olmak üzere 4 bine yakın kişi şehid edildi." ifadelerinin kullandı.

"Vicdan sahibi herkesi Filistinli kadın ve çocuklara destek vermeye ve onlara sahip çıkmaya davet ediyoruz"

Gazze Sağlık Bakanlığı, işgalci çetenin saldırılarında ölenlerin yüzde 70'inin kadın, çocuk ve yaşlılardan oluştuğunu ve bombalanan bina enkazında kalan bin 300 kişiden haber alınamadığını ifade eden Erdal, "Bunlardan 600'ünün yine çocuklardan oluştuğunu açıklandı. Tablo çok acı. İşgalciler her 15 dakikada bir, üç çocuk katlederek Gazze Şeridi’nde, dünyanın gözü önünde soykırım uyguluyor. Bizler vicdan sahibi kadınlar ve anneler olarak, dünya liderlerini, uluslararası sivil toplum kuruluşlarını, Birleşmiş Milletler’i, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ni, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni, İslam İş birliği Teşkilatı’nı, Arap Birliği’ni, siyasi aktörleri ve kamuoyunu işgalci israilin Gazze Şeridi’ne uyguladığı soykırımı durdurması için harekete geçmeye ve işgalcilere yaptırım uygulamaya davet ediyoruz. Biz, Filistinli kadın ve çocukların yanında olduğumuzu göstermek adına şu andan itibaren pazar gece yarısı 24.00’e kadar bu alanda sessiz bir oturma eylemi başlattığımızı kamuoyuna duyuruyoruz. Vicdan sahibi herkesi Filistinli kadın ve çocuklara destek vermeye ve onlara sahip çıkmaya davet ediyoruz." diye konuştu.

"Ukrayna için tüm dünya ayaklandı Filistin'de soykırım var ama dünya sessiz"

Filiz Marangoz

Bir kadın bir anne olarak Filistin'de yaşanan katliama dur demek için bu eyleme destek verdiğini ifade eden Filiz Marangoz, "Bir an önce bu soykırıma son verilmesi gerekiyor. Gerçekten içimiz acıyor, neden Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler sesini çıkarmıyor? Ukrayna'da ki savaş için tüm dünya ayaklandı ama Filistin'de soykırım var ama dünya sessiz. Öldürülenler Müslüman olduğu için mi? Bizler bu durumu kınıyoruz. Bir an önce bu vahşete, katliama son verilmesini istiyoruz." çağrısında bulundu

"Peygamber Efendimizin söylediği suyun üstündeki samsanlar bizler miyiz? Çoğuz ama hiçbir şey yapamıyoruz"

Mihraç Teğin

Artık harekete geçilmesi gerektiğini söyleyen Mihraç Teğin, "Bugün Filistinli kardeşlerimiz için buradayız. Bir şeyler yapamamaktan o kadar mustaribiz ki içimiz yanıyor. Ufak tefek bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Ne kadar etkili oluyor bilmiyoruz. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem)'in söylediği suyun üstündeki samsanlar bizler miyiz? Çoğuz ama hiçbir şey yapamıyoruz. Bu gerçekten bizim yüreğimizi derinden sarsıyor. Onlar için elimizden sadece bu tür eylemler ve dua geliyor. Biz daha kendi aramızda bir araya gelemezken tüm dünyanın bir araya gelmesini bekliyoruz. Bir araya gelmeden hiçbir şey yapamayacağız. israil zaten korkak bir millet, bunu hepimiz biliyoruz ama biz onlardan daha mı korkağız? Biz onlar kadar yürekli değiliz demek ki. Kendi davaları için bu kadar çaba sarf ediyorlar ve biz hak olan dinimiz, Mescid-i Aksa için hiçbir şey yapamıyoruz. Müslümanlık, birlik beraberlik bu mu? Bilemiyorum, kendimizi sorguluyoruz. Artık harekete geçmek gerekiyor ama bunu da başımızdakilerin desteğiyle yapabiliriz." şeklinde tepki gösterdi. (İLKHA)