Twit atmaktan ve sağa-sola sataşmaktan vekilliğe fırsat bulamayan Aygün için twitter vazgeçilmez bir mekândır.

Hüseyin Aygün attığı twitte önce Dicle Üniversitesi Bilge Gençlik Kulübüne sataşıyor. -Tabi Aygün sataşmadan önce Bilge Gençlik Kulübünün “Dernek” değil Kulüp olduğunu öğrenseydi iyi olurdu.- “Güzellik Yarışmasının” iptal edilmesi Bilge Gençlik Kulübünün Dicle Üniversitesinde yaptığı basın açıklamasına denk gelmesi Hüseyin Aygün’ü korkutmuş olacak ki, duman grubunu protesto eden Bilge Gençlik Kulübünün yeni başarılara imza atmasını hazmedemeyip sataşmayı tercih ediyor.

Hüseyin Aygün, maşaAllah provokatörlükte o kadar hızlı ki, twitlerini takip edemiyoruz. Aygün’ün attığı diğer twitlere gelince…

Yine duman grubunu protesto eden 49 STK hakkında Aygün, “Hizbullah’a yakın” kelimesini kullanıyor. Aygün, twitin devamında “Yaşasın kâfirler için Cehennem” sloganına vurgu yapıyor. Bence Aygün Hizbullah’tan ziyade “Yaşasın kâfirler için Cehennem” sloganından çok korkmuş. O kadar korkmuş ki kendini kâfirlerle aynı statüye koymuş. Aksi takdirde atılan slogandan neden rahatsız oluyor ki?

Gelelim son provakasyon twitine…

Hüseyin Aygün, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde 3 yıldır devam eden İslami STK davasında serbest bırakılan Hacı İnan’ın beraat ettiğini söylüyor. Mahkemece 13 kişiye verilen cezayı görmeyen Aygün, Hacı İnan’ın beraat etmesine tahammül edemiyor. Aygün, hiçbir zaman bardağın dolu tarafını (!) görmeyi beceremediği gibi bu defa da bardağın dolu tarafını göremiyor.

Söz İslami STK davasından açılmışken sözde İslami haber sitelerine değinmeden edemeyeceğim. Sözde İslami haber siteleri tıpkı Aygün gibi bardağın dolu tarafını göremeyip (!), haberin başlığını “Hizbullah Davasında 3 Sanığa Beraat” diye attı. 13 kişi hukuksuz bir şekilde ceza yağmuruna tutulurken haberin başlığını bu şekilde atmak hangi İslami değer ile bağdaşmaktadır?