• DOLAR 34.645
  • EURO 36.479
  • ALTIN 2912.38
  • ...
Zamlar hayatı olumsuz etkiliyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Artan hayat pahalılığı dar gelirlinin ve asgari ücretlinin geçim şartlarını neredeyse ortadan kaldırdı. Ağır ekonomik şartların faturasını hep bu kesim ödedi. Kamuoyu artık, aylık maaşı 50 bin, 80 bin, 100 bin TL arasında değişen siyasilerin ve bürokratların da fedakârlık yapmasını bekliyor.

Kurdaki artış Ocak 2020’den bu yana yüzde 100’ü buldu. Halkın parası anlık buharlaşırken dövizdeki hareketliliğe bağlı olarak iğneden ipliğe her şeye yeni zamlar geldi. Marketler neredeyse günü birlik etiket değiştirmeye başladı.

Şekere tek seferde yüzde 25 zam gelirken Ayçiçek yağının fiyatı 11 ayda 35 lira arttı. Elektrik, doğalgaz ve su faturaları da katlandıkça katlandı.

Türkiye’de hâlâ yaygın olarak kullanılan 12 kiloluk mutfak tüpüne bir ayda dört kez zam geldi. Ekimde 150 TL olan tüp, kasım ayında 200 TL’ye yükseldi. Girdi maliyetleri artan üreticiler, “bu halde üretirsek batarız” diyerek üretimi durdururken kimi üreticiler ise artık satarak değil, ürününü depoda tutarak kazanmaya başladı.

Son zamlardan un da nasibini alırken fırıncılar un bulmaz oldu. Bulanlar ise her güne farklı bir fiyat ile uyandı ve haliyle ekmeğe de art arda zam geldi.

Gıda ürünlerinin yanı sıra enerji kalemlerine de fahiş zamlar geldi. Döviz aksırmasıyla akaryakıttaki tarihi artışın ardından pompa fiyatları 10 lirayı aştı.  Yılbaşından beri kur ise yüzde 61 yükseldi. Aynı dönemde un, yağ, şeker ve pirinç fiyatları neredeyse yüzde 50’nin üzerinde zamlandı.

Ocak 2021’de 5.98 olan dolar bugün 12 liranın üzerine çıkarken bugün en temel gıda ürünleri de son 1 yıllık süreçte 2 kat arttı. Ocak 2021’de 70 lira olan 5 litrelik yağ bugün yüzde 50 artışla 105 lira oldu.

Ocak 2021’de 200 lira olan 50 kilogram şekerin fiyatı yaklaşık 300 lira oldu. Ocak ayında 50 kilogram un 115 liradan satılıyordu. Bugün temel gıda ürünlerinin ham maddesi sayılan unun çuvalı 350 lirayı aştı.

Dolar kurundaki ani dalgalanmalar nedeniyle başta akaryakıt olmak üzere doğalgaz, elektrik ve su gibi halkın zorunlu olarak kullandığı ürünlere günlük zam yapılmasının kendilerini olumsuz etkilediğini dile getiren Gaziantep’teki vatandaşlar, zamların önüne geçilmesini istiyor.

TL’nin dolar kuru karşısındaki değer kaybının temel gıda ürünlerine zam olarak yansımasının çok ciddi anlamda hayatı olumsuz yönde etkilediğini belirten Mehmet Mahsereci, zamlardan yakındı.

“Hayat gittikçe daha da zorlaşıyor”

Zamlardan dolayı geçinmekte zorlandığına dikkat çeken Mahsereci, “Hayat gittikçe daha da zorlaşıyor. Hayat pahalılığı daha da artıyor. Zamlı fiyatları üzerine tekrar bir daha zam geliyor. Çok şükür benim kira ödemem yok, eşimde çalışmıyor. Kendi maaşımın neredeyse tamamı mutfağa gidiyor. Ay sonunda oturup hesaplıyorum, lüksümüz yok; dışarı çıkmamışız ama maaş eriyip gidiyor. Nereye gittiğini de anlayamıyorum.” dedi.

“Asgari ücretle geçim çok zor oldu”

Zamlardan yakınan Adil Kaya, “İşsizlik başını almış gidiyor. İnsanların çoğu işsiz, insanlar ne yapacağını bilmiyor. Her ay zam geliyor. Gerçekten hiçbir şey alamıyoruz, alım gücümüz de kalmadı. Bu sıkıntıya bir çözüm bulunması lazım. Bir an önce işsizlere ve gençlerimize iş imkanı sağlanmalıdır. Gerçekten asgari ücretle geçim çok zor olmuş. 4 tane çocuğum var, kirada oturuyorum ve ev kira mı artık ödeyemiyorum. Çünkü çalışmıyorum, iş yok.  Nereye gitsem ‘yaşın geçmiş’ diyorlar ya da vasıfsız olduğum için işe almıyorlar. Allah sonumuzu hayır eylesin.” ifadelerini kullandı.

“Ürünlerin fiyatı sabah başka akşam başka oluyor”

Son dönemde ekonomide yaşanan gelişmeleri felaket olarak nitelendiren Halil Öncüel, “Allah herkese yardım etsin, yapacak bir şey yok. Paramız mum gibi cebimizde eriyor. TL muma döndü. Ne diyeceğimizi bilemiyoruz. Cebimizde 10 lira varsa sabah kalkıyoruz 3 lirası kalmış. Daha önce hiç böyle bir dönem yaşamadım. Dakika başı zam geliyor, ürünlerin fiyatı sabah başka akşam başka oluyor. Yetkilerin bu duruma bir el atması lazım, derhal bir çözüm bulmaları gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Her güne zamla uyandıklarını belirten İbrahim Aslantaş, “Gaziantep'te ekmek 1 liradan 2 liraya yükseldi. Artık fırıncılar, fırın kapatıyor. Fırının neden kapandığını sorduğumuzda ise ‘ekmek alan yoktur’ diyorlar. Un mecburi ihtiyaç ekmek de mecburi bir yiyecektir. Uncu un alamadığından yakınıyor.” diye konuştu.

“Zamları kontrol etmek ve denetlemek lazım”

Kamu emeklisi olduğunu belirten Mehmet Mercan, “Zamlar herkesi etkilediği gibi bizi de olumsuz etkiledi. Sürekli fiyatlar değişiyor. Markette fiyatlar sabah farklı öğleden sonra farklı oluyor. Bu zamları kontrol etmek ve denetlemek lazım. Bu zamların sebebi neyse bir çözüm bulunması lazım. Artık bıçak kemiğe dayanıyor. Herkese tepeden bakmak olmaz. Ekonomik seviyesi yüksek olanlar herkesin ekonomik seviyesini yüksek olarak değerlendirirlerse herkesi öyle görürsünüz. Fakat ekonomik durumuna yani asgari ücretle çalışanların ve emeklilerin gözünden bakarsanız; durumu görürsünüz. Halka tepeden bakarsanız olayı çözemezsiniz ve herkesi yüksek gelirli görürünüz.” dedi.

“Olan vatandaşa oluyor”

Aldığı emekli maaşı ile geçinemediğini belirten Mehmet Taşdemir, şunları söyledi:

“Dizimizde derman kalmadı. Artık bizim için yolun sonu görünüyor. İçinde bulunduğumuz durumun başka bir tarifi yoktur. Aldığımız aylık yetmiyor. Nasıl yetsin ki? Aldığımız aylık her şeyimizi kıstık. Yaşamımızı bile kıstık. Ömrümüz iyice kısıtlandı. Yetkililerin karnı tok sırtı da pek ve olan vatandaşa oluyor.”

“Zamlar bize çok kötü yansıyor”

Marketlerde ürünlerin fiyatının günlük olarak değiştiğini belirten Mehmet Bey, “Bugün 5 liraya aldığımız ürünü yarın 6 liraya alıyoruz. Sürekli fiyatlar değişiyor. Bu zamlardan dolayı hükümeti suçlu buluyorum. Bu durumun bir an önce düzelmesi lazım. Herkes günlük kendi kafasına göre fiyat değişikliği yapamazsın. Çünkü zamlar bize çok kötü yansıyor. Çocuğum üniversitede okuyor ve şu anda yetiştiremiyorum. Geçimimizi sağlayamıyorum.” ifadelerinde bulundu.

“Yetkililerin bu zamlara bir çözüm bulmasını istiyoruz”

Zamların psikolojilerini bozduğunu belirten Safia Hanım, “İnsanların bir kuru ekmeği bile ellerinden alındı. Bizi bir kuru ekmeğe bile muhtaç ettiler. Eşim malulen emekli, eşimin malulen almış olduğu emekli maaşı ile ben ne yapabilirim? Her gün zam üstüne zam yapılıyor. Bir tüp 225 lira olmuş. Günde 5 tane ekmek alsam hesabı bellidir. Yetkililerin bu zamlara bir çözüm bulmasını istiyoruz.” diye konuştu.

“Bu zamlar nereye kadar devam edecek?”

Zamları fırsatçıların yaptığını ifade eden Mustafa Demir, “Zamlardan dolayı halkın büyük bir tepkisi var. Bu zamlar devletten mi kaynaklı halkımızdan mı kaynaklanıyor bilemiyoruz ama herkes isyanda ve zamlardan dolayı protestolar başladı. Benzine iki-üç günde bir benzine, una ekmeğe zam geliyor. Şu anda fırıncılar zararına ekmek satıyor. Kur bir lira yükseldiği zaman doları bahane edip 3-5 liralık zamlar yapıyorlar. Kendi halkımız da fırsatçılık yapıyor. Devletin de hataları ve suçları var ama fırsatçılık daha çok var. Devletimizin bu fırsatçıların önüne geçmesi lazım. Zamların engellemesi lazım. Yoksa millet haklı, devlet bu konuda haksız. Çünkü her şeye zam yapılıyor. Hükümet bu zamların önüne geçemiyor. Bu zamlar nereye kadar devam edecek?” diye sordu.

“Nereye gitsek zamlarla karşılaşıyoruz”

Zamların engellenmesi gerektiğini belirten İbrahim Dural, “Zamların içinden çıkılacağı yok, her tarafımız zam oldu; nereye gitsek zamlarla karşılaşıyoruz. Emekliyim ve zamlardan etkileniyorum. Millet ekmek alamıyor. Karnını doyuramıyor. Emekli maaşım bana yetmiyor, nasıl yetecek? Kıt kanaat geçiniyoruz.” diyerek zamlardan yakındı. (İLKHA)

Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir