CHP grubunun basına kapalı bölümünde konuşma yapmış.

Klasik CHP’li mantığını, söylemini, yine tüm berraklığıyla ortaya sermiş.

Bakın neler neler söylemiş:

Anayasa’nın özü, siyasi kimliği belirlemektir. 1924 Anayasası’nda devletin kimliği belirlenmiştir. 4. maddede “egemenlik halkındır” ifadesiyle bu ortaya konmuştur. 1961’de ise “egemenlik milletindir” denmiştir. “Vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk’tür” ifadesi anayasaya konulmuştur.

Anayasa’dan Türklük kavramını çıkartmak isteyecekler. Buna izin vermeyelim.

Hem ulusalcıyız, hem de yenilikçiyiz. Bizi parçalı göstermelerine izin vermeyelim.

Birgül Ayman Güler’in sözleri Baykal’ın sahneye çıkması için bir hazırlık amacı taşıyormuş gibi görünüyor.

Baykal da özlemiştir kürsüleri.

Kılıçlar çekilmiş, kınlar kırılmıştır. Bu işten geri dönüş yok artık.

Ayrı parti Baykal’ın işine yaramaz. “Atatürk’ün partisi” diye diye az ekmek yemedi.

Parti içi muhalefeti topluyor.

Hatta Önder Sav’la bile ittifak yapabilir.

Neticede düşman aynı ve Baykal sahneye çıkmakta kararlı.

Yani onu bundan sonra daha sık görebiliriz.

Arada bir Nesrin Baytok’la ilgili can sıkıcı sorulara da muhatap olmazsa sorun kalmayacak.

Baykal, Kılıçdaroğlu’nu basit lokma olarak görüyor.

Hele bir de Alman vakıflarının desteği bir sona ererse…