• DOLAR 32.354
  • EURO 34.864
  • ALTIN 2392.845
  • ...
Halkın İnancının Ve Duygularının Tercümanı Olan Etkinlik
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Biz bu konuyu Kutlu Doğum etkinliklerinin en iyi takipçilerinden ve vazgeçilmez konuşmacılarından biri olan Mehmet Göktaş hoca ile konuştuk. Şahit olduğu güzellikleri ve edindiği heyecanı sizlerle paylaşıyoruz.

Muhterem Hocam, geçen yıl ile bu yılki Kutlu Doğum etkinliklerinin bir kıyaslamasını yapabilir misiniz?

 

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, geçen yıla göre katılım çok daha fazla olmuştur. Her yer ya ikiye katlanmıştı veya dikkat çekecek şekilde artmıştı. Bunların bir kısmına bizzat katıldım ve şahit oldum, katılmadığım etkinlikleri de medyadan ve daha sonra oradaki konuşmacı hocalarımdan ve görevli kardeşlerden öğrendim.

Ben bu sene Kutlu Doğum etkinliklerine Van ile başladım. Şehrin orta yerinde, meydanda gerçekleştirilen bu etkinlik şunu göstermiştir ki, Diyarbakır ve Batman’ın ardından Van gelmektedir. Daha sonra gittiğim her yerde Van’ın ihtişamının konuşulduğuna şahit oldum.

Batman’daki Peygamber Sevdasına şahit olamadım, en büyük üzüntüm bu oldu. Aynı saatte Gaziantep’te konuşmacıydım, sonra Gaziantep İstasyon meydanı elimizden alındı ve akşama ertelendi. Böyle olunca Batman’a katılma imkânım doğdu, fakat akşama Gaziantep’e dönme işini riske atmamak için vazgeçtim. Yoksa okuldan kaçan âşıklar gibi bir saatliğine de olsa Batman’ın sevdasına şahit olmak istiyordum. Çünkü nasıl hazırlandıklarını biliyordum.

Ve tahmin ettiğim gibi Batman gerçekten çok muhteşem olmuş.

Şanlıurfa nihayet salondan kurtuldu ve meydanlara taştı, önceki yıllara göre katılım da fazlaydı. Fakat etkinlik yapılan meydan engebeliydi, platform her yerden görünmüyordu. Şanlıurfa’da gözden kaçan bir güzellik daha vardı. Şehrin bütün Seydaları, tarikat şeyhleri gelmişti, fakat platformun arka tarafında kalmışlardı ve halk görememişti. İnşallah gelecek yıl etkinlik için düzgün bir meydan seçilir.

Bingöl’ün Peygamber Sevdasındaki yeri bir başkadır. Bingöllüler sadece kendi şehirlerinde değil, Türkiye’nin neresinde olurlarsa olsunlar, gerçekten hemen fark edilmekteler ve bulundukları yere sevdalarını yansıtıvermekteler, bunu hemen fark ediyorsunuz. Genç, Solhan ve Karlıova ilçelerindeki Kutlu Doğum etkinlikleri geçen yıla göre en az ikiye katlanmıştı.

 

Peki, hocam, bu sene Anadolu’nun batısı hakkındaki tespitleriniz nasıl?

Batıya geçmeden önce Çukurova üzerinde bir şeyler söylemek istiyorum. Yaptığım konuşmada da belirttim, Adana gelecek yıl Mimarsinan parkına kesinlikle sığmayacaktır, şehrin ortasında bir meydanda yapılmalıdır. Adana’nın küçücük kasabalarında yapılan etkinliklere bile binlerce kişi katılmaktadır.

Osmaniye ve Ceyhan da bu kervana katıldığını göstermiştir.

Tarsus’ta ilk defa Kutlu Doğum etkinliğine katılıyorum bu sene. Tek kelimeyle muhteşemdi. Açık hava spor tesisi idi, fakat bir meydandan farksızdı. Yani demek istediğim, Tarsus’taki etkinlik bir meydan mitingi gibiydi.

Bu sene benim en çok dikkatimi çeken yerlerden birisi Bursa olmuştur. Artık Bursa başlı başına bir Peygamber Sevdası merkezidir, İstanbul’dan ve Ege’den ayrı kendine has ciddi bir merkez. Şehrin dışında sayılacak ücra bir yerde yapılmasına rağmen müthiş bir kalabalık vardı elhamdülillah. Yani bu demek oluyor ki, eğer şehrin merkezinde yapılsaydı bu etkinlik, mutlaka ikiye katlardı.

Bursa’da şahid olduğumuz önemli bir şey daha var. Eskişehir, Kütahya ve birçok merkezden talepler aldık. Bizden bu etkinliklerin en kısa zamanda kendi merkezlerinde yapılmasını istemektedirler. İnşallah gelecek yıl Ege ve Marmara’nın birçok yerinde Kutlu doğum etkinlikleri olacaktır.

 

Gelelim Diyarbakır’a Hocam!

Diyarbakır üzerine epeyce yazıldı ve konuşuldu, ben fazla bir şey söylemeyeceğim. Fakat şunu belirteyim ki, Diyarbakır gelecek yıla kadar durmadan konuşulacaktır. Şimdiden vardığım her yerde mutlaka Diyarbakır’dan söz ediliyor, Diyarbakır soruluyor. Görebildiğim kadarıyla İslam adına faaliyet yürüten bütün aklıselim sahibi herkes artık hesabını Diyarbakır’a göre yapmaktadır. Çünkü onlar da görüyorlar ki, Diyarbakır’ın dikkate alınmadığı bütün hesaplar yanlış çıkacaktır.

Diyarbakır, bu ülke insanına İslam adına yeni bir bayram hediye etmiştir. Yakında bu bayram bu ülkenin sınırlarını aşacak ve Allah’ın izniyle dört bir yandan gelen Müslümanlarla birlikte kutlanacaktır.

Diyarbakır’da Kutlu Doğum etkinliğinde görevli bir polis memuru arkadaşına şunu söylüyor:

“Biz bir yıl boyunca bugünü bekliyoruz, biz buradan bir yıllık Peygamber Sevdamızı yüklenip gidiyoruz, Allah bunlardan razı olsun!”

 

Katılımın çokluğunun dışında başka ne gibi değişiklikler gördünüz?

Kemiyetle birlikte keyfiyet de ikiye katlanmış durumda. Bütün etkinliklerimizde coşku ve heyecan tam anlamıyla zirve yapmaktadır.

Sanki yüzyıllardır kutlaya geldikleri bir bayrammış gibi Müslümanlar öylesine bir coşku içerisindeler ki. Kardeşlerin anlattıklarına göre, bayram bekler gibi günler öncesinden beklemektedirler.

Kendi kendime sorduğum olmuştur, bu insanları böylesine beklentiye sokan ve coşturan şey nedir diye. Sonra düşündüm ki, halkımız bu etkinliklerin her dakikasına bizzat iştirak etmektedir. En az üç saat süren etkinlik boyunca yüzlerce defa tekbir getirmekte, tevhidi haykırmakta, ilahi ve ezgilere bizzat katılmakta, sayısız miktarda Rasûlullah’a salâtü selam getirmekte ve onun hayatından bölümler dinlemekte ve hayalinde canlandırmaktadır. Bütün bunlar az şey midir? Özellikle meydanlarda tekbir getirmenin ne demek olduğunu şöyle bir düşünün. Bastırılmış imanı dışa vurmaktır, mevcud yaşam tarzına itiraz etmektir, muhalif bir duruş sergilemektir.

İşte bütün bunlardan dolayı halkımız artık Kutlu Doğum etkinliklerini iple çekmektedir.

İnsanların, özellikle bayanlarımızın etkinlik alanlarına akışını bir gözleseniz, kelimelere dökemediğimiz çok şeyler göreceksiniz.

İnzardergisi - Haziran 2011

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir