Sekiz günlük savaşta Hamas’ın elde ettiği zafer direniş cephesinin güç kazanmasına neden oldu. Bugün Siyonist rejim, Filistin İslami direnişi karşısında zaafını ve güçsüzlüğünü her zamandan daha fazla hissetmektedir. Son kutlamalar Filistin halkının Hamas’ı bağrına bastığını, Filistin’in siyasi dengelerinin Hamas’ın elinde olması için hiçbir şeyden çekinmediğini gösterdi. Son birkaç yıl içinde Batı ve Filistin Özerk yönetimi Hamas’ı ve Heniyye’nin hükümetini inzivaya mahkûm etmek için büyük çaba sarf ettiler. Buna rağmen Hamas, münzevi olmadığı gibi gücünü daha da pekiştirdi.

Hamas, milliyetçilere ve Siyonist rejimle uzlaşı isteyenlere karşı ciddi bir duruş sergilemektedir. 22 ve 8 günlük savaşlarda Hamas’ın elde ettiği zafer, Filistin İslami direnişinin Kudüs işgalcisine karşı bütün gücüyle durduğunu gösterdi. Buna karşılık gasıp ve yapay Siyonist rejim bir türlü Hamas’a boyun eğdiremedi.

Siyonist gazetelerden Haaretz, Siyonist rejimin Gazze’ye yönelik sekiz günlük savaşına işaret eden yazısında, savaşın Hamas’ın güç kazanmasına yol açtığını, Hamas’ın 25. Kuruluş yıldönümünde yapılan kutlamalara katılımın benzersiz olduğunu ileri sürdü.

Siyonist rejim, birkaç hafta önce, Filistin direniş gruplarını yok etmek için “Bulut Sütunu” adıyla saldırı başlatmıştı. Savaş sekiz gün sürdü. Filistinlilerin güçlü saldırıları karşısında sekiz gün dayanabilen Siyonist rejim, ateşkes ilan etmek zorunda kaldı. Bugünlerde Filistinliler Hamas’ın kuruluşunun 25. Yıldönümünü kutluyorlar. Avi Issacharoff ismiyle Haaretz Gazetesinde yayınlanan makalede bu savaşın Hamas’ın siyasi gücünü arttırdığını ileri sürülmektedir.

Issacharoff, makalesinde şunlara değinmektedir: Tam olarak yirmi beş yıl önce Cibaliye kampı yolunda meydana gelen olay ilk intifadaya yol açtı. Geçen süre zarfında Gazze şeridi 1987’nin Gazze’sinin şartlarından epeyce farklı hal aldı. Yüzbinlerce kişi Hamas’ın kuruluşunu kutlamak için toplanıyor. Hamas’ın israil’e karşı zaferini kutluyor. Bir gün Filistin Cumhurbaşkanı olacağı söylenen Halid Meşal ile görüşüyorlar. Geçen çeyrek yüzyılda, Fetih ve diğer gruplardan oluşan Filistin Kurtuluş Örgütünün kontrolünde bulunan Gazze, Hamasistan (Hamas ve Filistin’in birleşimi)’a dönüştü. Burası Filistinli Müslüman Kardeşlerin kontrolüne geçen ilk bölüm oldu.

En son yapılan mitinge katılanlar, Hamas tarihinin en büyük kalabalığını oluşturuyordu. İnsanlar, Mescidi Aksa ve Telaviv’e fırlatılan Fecr 75 füzesinin maketleri yerlerine yerleştirilmeden Gazze’nin Ketibe meydanına toplandılar. Hatta esansçılar bunun için Fecr 75 adında bir esans ürettiler.

Söz konusu makalenin yazarı, Meşal’in merasimdeki davranışlarına dikkat çekip şunları dile getirmektedir: Gazze’ye ayak basınca yeri öpen ve defalarca gözlerinden yaşlar akan Halit Meşal, bu hareketin rehberlik karakterine sahip olduğunu ortaya koydu. Filistinli hiçbir yöneticinin Filistin toprağının en küçük bir parçasının işgaline göz yumamayacağını söyledi. Kalabalığa yaptığı konuşmada; “Filistin nehirden denize, güneyden kuzeye bize aittir, bu toprakların bir karışından bile vazgeçmeyeceğiz, hiçbir zaman işgalci israil’i resmiyette tanımayacağız, israil’in hiçbir meşruiyeti yoktur, bu işin ne kadar uzun sürmesi de önemli değildir” açıklamasında bulundu.

Filistin’in halk tarafından seçilen hükümetinin sözcüsü ise, yüzbinlerce Filistinlinin Hamas’ın yirmi beşinci kuruluş yıldönümünü kutlaması için bir araya gelişini biat tazeleme, direnişin zaferini kutlama ve direniş seçeneğini destekleme anlamı taşıdığını bildirdi. Konuyla ilgili yazısında Tahir En-Nevevi, Hamas’ın 25. Kuruluş yıldönümüyle ilgili şunları dile getirdi: Hamas, eskiden daha güçlüdür. Bu kutlamalara katılan halkın en büyük mesajı, direniş projesinin hepsini bir araya topladığını, bunun parçalanma ve bölünmeye yol açmadığını, halkın bu mübarek günde Hamas’ın etrafında toplandığını ortaya koymaktadır. Halid Meşal’in konuşması ise açık ve şeffaf bir stratejinin seçilmesini ortaya koydu ve bütün Filistinliler adına beyan edildi. Halid Meşal, İslam ümmetinden mali, siyasi ve silah yardımında bulunmalarını, kendilerine dua etmelerini ve Filistinli direniş gruplarını desteklemelerini istedi.

Bu arada Halid Meşal’in Gazze ziyareti Siyonist rejim makamlarını çılgına çevirdi. Halid Meşal’in yüzbinlerce insana hitap etmesiyle bu öfke tamamen zirve yaptı.

Kadima Partisinin lideri, Siyonist rejimin Halid Meşal’e saldırmamasını teessüfle karşıladığını söyledi. Daha önce de Siyonist rejimin savaş bakanlığını yürüten Shaul Mofaz, Meşal’in Gazze’ye yaptığı ziyarete değinip; “Fırsatı değerlendirip zehirli yılanın başını kesmeliydik. Meşal ölümü hakketmiş” dediği açıklamasının devamında şunları dile getirdi: “Eğer İsrail, Abbas’ın zayıflamasına göz yummaya devam etse ve Hamas’a demir yumruk göstermezse yakın zamanda Meşal, Yehuda ve Samere (Batı yakasına)’ye de gidecek”

Mofaz’ın açıklamaları direniş güçlerinin Gazze şeridindeki büyük kutlamalarının Siyonistleri şiddetlice öfkelendirdiğini göstermektedir. Gasp edici işgalcilere karşı Filistin halkını bir araya getiren direniş, Kudüs’ün kurtuluşuna kadar devam edecek.

Yazan: Said Sübhani
Kaynak: Risalet Gazetesi
Çeviren: Hanefi Aydın / doğruhaber