Biri Açken, Tok Olanlar Güvende Olamaz
"Dünyadaki her 7 insandan biri açken, tok olan 6 insanın kendini güvende hissetmesi mümkün değil"
Diyalog Avrasya Platformu (DAP) ve Azerbaycan Bilimler Akademisi İktisat Enstitüsü’nün (ABAİE) ortaklaşa düzenledikleri ‘’Dünyada Açlık Problemi ve Çözüm Yolları’’ konulu konferansta konuşan Paşayeva, dünyanın belirli bölgelerinde yaşanan açlık sorunlarına olan duyarsızlığın maneviyatsızlığın bir neticesi olduğunu söyledi.
BEN AÇLIĞI DA İNSANLIĞI DA SOMALİ’DE GÖRDÜM
Ganire Paşayeva geçtiğimiz yaz Somali’ye yaptığı seyahat ve orada gördüklerinden sonra açlığı daha iyi anlayabildiğini söyledi. Paşayeva ’’Açlık insanın neyi yemek isteyip neyi yemek istememesi değil veya kalorisi az şeyleri yemek değil sadece yiyecek hiçbir şey bulamamaktır. Somali’de açlıktan dolayı ölümle burun buruna gelmiş 100 binlerle insan gördüm’’dedi.
Somali’de Türk gönüllülerin yaptıkları çalışmalardan da övgüyle bahseden Paşayeva ’’İnsanlık adına orada yapılanları görünce milletim adına Türk milleti adına çok sevindim’’ dedi. Somali’de insanların bütün ümitlerinin oradaki Türk gönüllülerinin desteğine bağladığını belirten Paşayeva, Türk gönüllülerin hiçbir menfaat beklemeyen ve çok zor şartlar altında tamamen insanlık adına faaliyet gösterdiklerini söyledi. Azerbaycanlı vekil ‘’Her türlü imkanlara sahip, okumuş olmalarına rağmen, rahatlıklarını geride bırakarak hizmet için oralara gitmişler ve inanılmaz güzel işler yapıyorlar’’ dedi.
Milletvekili orada gördüklerinden sonra dünyada insanlığın hala ölmediğine dair inancının daha da arttığını ifade etti. Türkiye adına milleti adına gurur duyduğunu ifade eden Paşayeva en çok da bu hareketi kuranlar adına sevindiğini bildirdi. Paşayeva ‘’Bence bu hareketin adı manevi buhrandan kurtulma hareketi olmalı çünkü, manevi problemleri çözmeden biz insanlık adına istediğimiz manzarayı göremeyeceğiz’’ dedi.
BU KONFERANS BİZİM İNSANLIK BORCUMUZDUR
ABAİE Müdürü Prof İsa Aliyev ise basına yaptığı açıklamada dünyada yaşanan açlık problemi gibi global bir meseleyi DAP ile beraber gündeme getirmeyi ve çözüm yolları adına çalışmalar yapmayı, insanlık adına bir borç olarak kabul ettiklerini ifade etti. Konferans süresince açlık probleminin sosyal, iktisadi ve manevi taraflarının ele alınacağını ayrıca ülke olarak bu konuda yapılabilecek işlerle ilgili fikir alışverişinde bulunulacağını bildirdi.
DAP Azerbaycan Koordinatörü Mustafa Saatçi de dünyada bir milyar insanın aç, 2 milyar insanın da yoksulluk sınırında olduğunu söyledi. Saatçi ’’Dünyadaki her 7 insandan biri açken, tok olan 6 insanın kendini güvende hissetmesi mümkün değil’’ dedi. (Cihan)
RİSALE-İ NURDAN:
İşârâtü’l-İ’câz’da ispat edildiği gibi, bütün ihtilâlât-ı beşeriyenin madeni bir kelime olduğu gibi, bütün ahlâk-ı seyyienin menbaı dahi bir kelimedir.
Birinci kelime: “Ben tok olayım; başkası açlıktan ölse bana ne!”
İkinci kelime: “sen çalış, ben yiyeyim.”
Evet, hayat-ı içtimaiye-i beşeriyede havas ve avam, yani zenginler ve fakirler, muvazeneleriyle rahatla yaşarlar. O muvazenenin esası ise, havas tabakasında merhamet ve şefkat, aşağısında hürmet ve itaattir. Şimdi, birinci kelime havas tabakasını zulme, ahlâksızlığa, merhametsizliğe sevk etmiştir. İkinci kelime avâmı kine, hasede, mübarezeye sevk edip rahat-ı beşeriyeyi birkaç asırdır selb ettiği gibi, şu asırda sa’y, sermaye ile mübareze neticesi, herkesçe malûm olan Avrupa hâdisât-ı azîmesi meydana geldi.
İşte, medeniyet, bütün cem’iyât-ı hayriye ile ve ahlâkî mektepleriyle ve şedit inzibat ve nizâmâtıyla beşerin o iki tabakasını musalâha edemediği gibi, hayat-ı beşerin iki müthiş yarasını tedavi edememiştir. Kur’ân, birinci kelimeyi, esasından “vücub-u zekât” ile kal’ eder, tedavi eder. İkinci kelimenin esasını “hurmet-i ribâ” ile kal’ edip tedavi eder. Evet, âyet-i Kur’âniye âlem kapısında durup ribâya “Yasaktır” der. “Kavga kapısını kapamak için banka (ribâ) kapısını kapayınız” diyerek insanlara ferman eder, şakirtlerine “Girmeyiniz” emreder. (Sözler, Yirmi Beşinci Söz, Birinci Şule)
Risale Haber