Ve yine ALLAH mazlumları, mustazafları, bomba ve kurşun altında kalanları da görmektedir. Rabbimiz hicret edenleri, işkence edilenleri, Yusufi medresede bedel ödeyen muvahhitleri de görür ve onlarla beraberdir. Tarihte yaşanmayan olay bugün ülkemizde yaşanıyor. Başbakanı, cumhurbaşkanı ve hemen hemen bütün sivil güçleri Müslüman olan ülkede ezilen, elinden hakları alınan, tıka basa cezaevlerine konulan, sürgüne mecbur bırakılan daima Müslümanlar oluyor. Buda yetmezmiş gibi cezaevlerindeki Müslümanlar kilometrelerce uzaklara sevk(sürgün) ediliyor, ailelerine psikolojik baskılar yapılıyor. Vücudunun %90`ı felçli olan Fikret Bayram gibi İslami hassasiyete sahip insanları görmezden gelip, inancı gereği örtünen bacıları derse almayarak okul bahçelerine mahkûm ediyorlar. Bu da yetmezmiş gibi kendilerine kan kusturanlara açılım yapıp cezaevlerinden tahliye ediyorlar. Gayrı İslami kuruluşlara destek kampanyaları başlatıyor, yarı çıplak sporcularıyla gurur duyuyorlar. İslam’a düşmanlıklarını gözler önüne seren bir acı olayda Adıyaman’da yaşandı. Bölgede İslami çalışmalarda bulunan STK üye ve gönüllülerine toplamda 50 yıl hapis cezası verildi. Bu cezalar; toplumdaki ahlaki hastalıklara karşı mücadele eden, yardım faaliyetlerinde bulunan, toplumun ıslahı için gayret eden dernek üye ve gönüllülerine verildi. Şimdi soruyorum size, amaçları sadece ALLAH`ın rızası olan bu insanları herhangi bir gayrıislami faaliyetin içerisinde gören var mı? Ya da askerin, polisin, sivillerin katledildiği saldırılarda görenler var mı? Adam öldürmeyi bir tarafa bırakın Ceza verilen bir mütedeyyinin yakınının anlattıklarını dinleyin:

Bir gün onu bahçeyi temizlerken karıncalarla konuştuğunu gördüm. Şaşırmıştım, ne konuştuğunu duymak için beni fark etmeyeceği bir şekilde biraz daha yaklaştım. Karıncalara, sizin için burayı yıkamayacağın, 3 gün içinde burayı terk edin diyordu. Şimdi yetkililere sesleniyorum karıncalara dahi zarar vermeyen bu insanlara ceza vermek ne diye. Eğer Müslüman değilseniz bunları yapmanız normaldir. Yok, eğer müslümansanız bu zulme sessiz kalmayın, yoksa dilsiz şeytan taifesinden olursunuz ve hesabınız çok ağır olur. Dicle kenarında kurdun yediği kuzunun hesabı Hz. Ömer’den soruluyorsa bugün bu mazlumların elleri büyük mahkemede yakanızda olacaktır. Zulümle ayakta durmaya çalışanlar elbette yıkılmaya mahkûmdurlar. Zulümle âbâd olanın sonu berbat olur.

Yadullah Yıldırım / Adıyaman / Yaş:21