İslami Siyaset
Dünya kurulduğundan bu yana İnsan ile Şeytan, iyi ile kötü hep savaş içerisindedir.
Dünya kurulduğundan bu yana İnsan ile Şeytan, iyi ile kötü hep savaş içerisindedir.
İyi tarafta olan hep mertçe ve dürüst bir şekilde savaşırken kötü tarafta olanlar hep hile ve fitne ile amacına ulaşmaya çalışmaktadırlar.
Bunu yaparken de insan haklarını göz ardı ettikleri halde kendilerini çok iyi gösterirler. Hatta o kadar ki kendilerini insanlığı korumakla görevli birer kahraman gibi halka gösterirler. Hem onlara: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın." denildiğinde: "Biz ancak ıslah edicileriz." derler. (Bakara-11)
İslamiyet yeryüzüne indiğinden beri hep küfrün saldırılarına maruz kalmıştır. Bu saldırılar karşısında İslamiyet başarı kazandıkça, er meydanında yenilgiye uğrayan küfür hile ve fitne yolunu seçmiştir.
Yaşadığımız bu coğrafyada parçalanan Osmanlı devletinden sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti Laiklik rejimini seçmiş, Müslüman olan halkını 1928 yılındaki harf İnkılâbı ile bir anda cahil konumuna getirmiş, bunun farkına varan nice âlim ve ileri görüşlü Müslümanları zindan ve sürgünlere ya da darağacına göndermiştir.
Evet, küfür uzun soluklu planlar kurmuş ve bunda da başarılı olmuştur.
Önce Dindar bir kılığa bürünüp halkı yalan yanlış hurafelerle yanlışa yönlendirmiş dinimizi gerici, cahil, bir kimliğe bürümüşlerdir. İslam’dan uzaklaştırılmış halkı şeriat ile yönetilmeye karşı ön yargıdan oluşan bir duvar örmeyi sağladılar, diğer yandan da teknolojiyi ve medyayı kullanarak evlerimizin içine kadar girmiş çocuklarımızın, gençlerimizin ve hatta bizim beynimizde yer edinmiş batıya özenen bir toplum haline gelmemizi sağlamış ve bizi ahlaki yönden çökertmişlerdir. Sosyalleştirme adı altın da birçok dizi, sinema filmi ve tabi ki çocuklarımız için de çizgi filmler yayınlandı bizde bunları ağzımız açık izledik ve ne izlediğimizin bilincinde olmadan. Öyle ki akraba, dost ve komşu ziyaretine gitmektense bu akşam falanca dizi oynayacak bir yere çıkamam diyecek hale geldik. Eskiden beri söylenen bir söz vardı;
Bir gün cehennem ateşini evimize kendi ellerimizle koyacağız ve bu ateş tırnak şeklin de olacaktır diye. Çağrı TV’deki “Farklı Bakış” Programında Emin güneş hocamdan dinlediğim meselede ki gibi kendilerine neden diye sorarsak biz sadece ipi gevşettik dediler. Gerisini kendileri yaptı.
Evet, biz cehalet uykusuna dalarken, küfür bizden olmayanların bizi yönetmesine sessiz kalmamızı sağlamıştır. Yıllarca laik sisteme göre yönetildik. Allah’ıma hamdolsun artık bizde medya ile halkın karşısına çıkıp gerçek İslam’ı anlatacağız. Bizde siyasete atılacağız ama büyük bir farkla İslami siyaset olacak yani siyaset eşittir yalan, yerine siyaset eşittir doğruluk olacaktır.
Ama halkımızın din ve siyaseti bir arada duydukları zaman bir ön yargı içerisinde olduklarını düşünüyorum. Bu ön yargıyı kırmak için halkı bilinçlendirip gerekirse bütün evleri tek tek dolaşarak siyasi hareketimizi halkın anlayabileceği bir lisanla anlatılmasını sağlamalıyız. Bunun için fedakârlık yapmak bizlere düşüyor, canla başla yorulmadan halkımızı bilinçlendirmek için çalışmalıyız.
Mustazaflar Hareketi kutluyorum. Siyasi hareketimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.
HAFTANIN YAZISI
Meryem Çiftkardeş / Şanlıurfa – Yaş: 30