• DOLAR 32.457
  • EURO 34.749
  • ALTIN 2437.871
  • ...
`İslam`ı Muhafaza Ettikleri İçin Öldürülüyorlar`
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İSTANBUL - Dünyanın gözleri önünde büyük bir katliam gerçekleşiyor ve Arakan`da sadece Müslüman oldukları için insanlar katlediliyorlar. Bölgede yaşanan katliamları yerinde izlemek için Arakan`a giden gazeteci Osmann Sağırlı, Arakan dönüşü karşılaştığı manzarayı ve büyük katliamı anlattı. "130`dan fazla ülke gezdim. Mağduriyet bölgelerinde bulundum. Ama Arakan`da yaşanan vahşeti hiçbir yerde görmedim" diyen gazeteci Sağırlı, "Bir yerde yaşanan olaylardan dolayı kadınlar ağlıyorsa bu normal karşılanır, ancak erkekler ağlıyorsa burada söylenecek söz kalmamış demektir. Ben Arakan`da ağlayan erkekler gördüm" diyerek büyük zulmün boyutlarını ortaya koydu.

ÇATIŞMA YOK KATLİAM VAR
Arakan`ın durumunu kısaca özetleyin dersek ne söylersiniz?

Dünyanın birçok ülkesine gittim, afetler gördüm, savaş bölgelerini gezdim, mülteci kamplarını gördüm ama Arakan bunlardan çok farklı. Bir ülkede savaş varsa bomba düşer insan ölür. Burada çatışma da yok, çatışma iki taraf arasında olur. Haber ajanslarında "çatışmalar durdu" şeklinde haberler geçiyor. Bu çok büyük bir yanlış. İki kişi ya da grup birbirlerini karşılıkla vuruyorsa bu çatışma olur. Ama burada durum öyle değil. Burada Budistler, Müslüman Arakanlıları katlediyorlar.

İNŞALLAH O BEBEK ÖLMEMİŞTİR
Arakan`daki Müslüman halk ne durumda, nasıl bir izlenim edindiniz?

Katliamlardan kaçan Müslümanlarla karşılaştığımızda o insanların şok olmuş, tepkisiz bir şekilde bize baktıklarını fark ettik. Bir anne vardı. 18-19 yaşlarında. Kadının kucağında bir bebeği vardı. Kadın yürürken sürekli dönüp dönüp arakasına bakıyordu. Başka çocuğu var mı diye sorduk. Var deyip yanındaki bebeği gösterdi. Kaç günlük diye sorduk, 40 günlük, dedi. İsimleri Hasan ve Hüseyin. Annelerinin adı da Ümmü`ydü. Kadına bir şey sorduğumuzda bir robot gibi hareket ediyordu. Kadın donmuş bir haldeydi. Bu kadına ne olmuş diye sorduk. 20 gün önce Budistler bu kadının kocasını öldürmüşler. Kadın kocası öldürüldükten sonra tek başına kalmış ve çocuklarını alıp kaçmış. Dört gün süren zorlu bir yolculuk yapmışlar Bangladeş`e geçmek için. Bir şey yemediği için kadının sütü de olmuyor. Bundan dolayı bebekleri besleyemiyordu. Çocuklardan biri ağlıyordu ama sesi çıkmıyordu. Çocuk sadece ağzını açıp kapatıyordu sesi kesilmişti. O çocuğa sonra ne oldu bilmiyorum. İnşallah ölmemiştir.

KATLİAMDAN KURTULMAK İÇİN TEHLİKELİ YOLLARDAN GEÇİYORLAR
Katliamlara karşılık halk ne yapıyor?

Arakanlılar öldürülmemek için Myanmar`dan Bangladeş`e kaçıyorlar. Tabi bu kaçış öyle kolay bir kaçış olmuyor. Myanmar`dan kaçan Arakanlı Müslümanlar Bangladeş`le Myanmar arasındaki sınırda yer alan Naf nehrinin Hint okyanusuyla birleştiği yerde Bangladeş`e geçmeye çalışıyorlar. Bu nehrin genişliği 8 kilometre ve nehri geçen Arakanlı Müslümanların yolculuğu nehrin diğer tarafından bitmiyor. 1 buçuk saat süren bir bataklığı geçmeleri gerekiyor. Buradan geçmek çok tehlikeli, bekledikçe orada çamura batıyorsunuz. Orayı geçmeyi başardıktan sonra Bangladeş tarafında bunlar ikişer üçerli gruplara ayrılmak zorundalar. Çünkü Bangladeş tarafında görüldüklerinde şikâyet ediliyorlar ve yakalanıp tekrar sınır dışı edilip Myanmar`a teslim ediliyorlar.

O KIZI HİÇ UNUTMAYACAĞIM
Bölgede sizi en çok etkileyen olay ne oldu?

Birçok olayla karşılaştım ama beni orada en çok etkileyen bir kız çocuğu oldu. Ben hala bu kız çocuğunu düşününce gözyaşlarımı tutamıyorum. Çünkü benim de kızım var. Kızın ismi Roksina ve benim kızımla yaşıt. Roksina`yı ilk gördüğümde ağladığını fark ettim. Daha sonra hiç durmadan devamlı ağladığını gördüm. Önce ne olduğunu anlamadım. Bir yeri ziyaret ediyorduk. 65 yaşında bir teyze ayağıma sarıldı. Bu teyzenin 3 oğlu ve 4 torunu öldürülmüş. Roksina`da bu teyzenin yanındaydı. Sonradan hikâyesini öğrendik Roksina`nın. Annesi babası yaşıyormuş ancak Roksana`ya tecavüz ederler korkusuyla 65 yaşındaki teyzeye emanet ederek kaçanların yanına vermişler. Onları gördüğümde 5 gündür yollarda olduklarını söylediler.

Ben Roksina`yı ömrüm boyunca unutamam. Çünkü ben çok savaş gördüm. Ama eğer insanın kendi çoluk çocuğu varsa ve empati yapıyorsa işte orada filim kopuyor. Orada gazeteci olmak hiçbir şey ifade etmiyor. Direk insanın kendi hayatı, çocukları gözleri önüne geliyor.

YILIN 365 GÜNÜ ORUÇ TUTUYORLAR
Kaçış sırasında günlerce yol yürüdüklerini söylediniz. Bu yolculuk esnasında gıda ihtiyaçlarını nasıl gideriyorlar?

Ben orada olduğum süre boyunca bir tek insanın ağzına bir lokma koyduğunu görmedim. Ne ilginçtir ki hiç kimsenin, `Ben açım` dediğini de duymadım. Bu insanlar senenin 365 gününü oruçlu olarak geçiriyorlar. Senenin 365 günü oruçlu geçirilir mi ya… Görmüş olduğumuz Arakanlıların 5 gününe şahit olduk. Ramazan ayındayız, 5 gün boyunca ne bir iftar ne bir sahur gördük. Ve bu insanlar şu anda hicret ediyorlar. Hiç birisi açlıktan falan bahsetmiyor. Hepsi Müslüman oldukları için, dinini korudukları için; ismini, cismini değiştirmedikleri için bu eziyetlere ve katliamlara maruz kalıyorlar.

DİNLERİNİ MUHAFAZA ETTİKLERİ İÇİN ÖLDÜRÜLÜYORLAR
Karşılaştığımız başka ilginç olaylar oldu mu?

Birçok olayla karşılaştım ancak gördüğüm bir manzara yaşanan zulmün asıl sebebini ispatlar gibiydi. Bir bölgede yardım dağıtılıyordu. Ben de uzaktan izliyordum. Bu arada, sırada bulunan bir kadının yardım alma esnasında başörtüsü düştü. O kalabalıkta, o izdiham da, ezilme tehlikesi olmasına rağmen yere çöktü ve önce elleriyle başını kapattı. Daha sonra yerden başörtüsünü alarak başını örttü daha sonra tekrar ayağa kalktı. İşte bu örnek de her şeyi özetliyor. Bu insanlar dinlerini muhafaza ettikleri için bu zulümlere maruz kalıyorlar. Ve İslam`ı muhafaza ettikleri için öldürülüyorlar.

VAHŞİ YÖNTEMLER KULLANILIYOR
Arakan`dan kaçanlarla ilgili uzun mesafeler kat ederken bir gence sorduk. Senin neyin var, dedik. Şöyle anlattı: Birkaç gün önce evimizi bastılar ve babamı ayaklarından kurşunla yaraladılar. Sonra babamı tekrar evin içerisine soktular ve evi ateşe verdiler. Yaşları 8-13 olan iki kız kardeşim vardı. Onları da alıp götürdüler, nereye de götürdüklerini bilmiyoruz. Ben de annemi alarak kaçmak zorunda kaldım.

Enteresan yani. Olmadık metotlar deniyorlar. Çok çirkindir, 4-5 yaşındaki çocukları iğfal ettiklerini söylediler. Ve bu çocukları öldürmüyorlar getirip ailelere teslim ediyorlar, ömür boyu sıkıntı yaşasın diye. Bunun mevcut suçlar içerisinde nasıl kategorize edileceğini bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa dünyanın Arakanı görmezden geldiği. Arakan dünyanın umurunda değil.

DİRİ DİRİ TOPRAĞA GÖMÜYORLAR
Dünyaya Budistleri anlatırken çiçek ve böcek dostu diyorlar ama Müslümanları katlediyorlar. Bu nasıl bir olay? Arakanda gelen Müslümanlarla konuştuğumuzda bize şunu söylüyorlar, `Artık bize kurşun sıkmıyorlar. Çünkü kurşun bizden daha değerli, bizi diri diri toprağa gömüyorlar.` Bu Arakandaki katliamın ne boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor.

DÜNYA SAMİMİYETSİZ
Peki, bir gazeteci olarak dünyanın tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dünya kamuoyunun samimiyetsiz olduğunu şuradan çıkarabiliriz. Londra Olimpiyatları başladı. Suriye ve Myanmar da bu olimpiyatlarda var. Ben şimdi soruyorum. Bu ülkeler olimpiyatlara katılıyor, tamam. Peki, bu ülkeler `Arakan`da ve Halep`te ne kadara Müslüman katlettik, en zalim kim` bunları belirlemek için mi katılıyorlar bu yarışmalara? Eğer dünya kamuoyunun zerre kadar bir samimiyeti olsaydı bu ülkelere, `Bir dakika kardeşim, sen nereye geliyorsun, bu spor insan sporudur, senin burada ne işin var, sen bu yarışmalara katılamazsın` demesi gerekirdi.

ARAKANLILARIN İNSANİ HİÇBİR HAKKI YOK
Arakanlıların ilkokuldan sonra okumaları yasak, telefon taşımanın cezası 6 yıl hapis. Arakanlı Müslümanlardan doğanlardan da vergi alıyorlar ölenlerden de. Bir Arakanlının evine gelip el koyabilirler, çünkü yönetim `sen benim vatandaşım değilsin, istediğim zaman evine el koyabilirim` diyor. Bir Arakanlı çok marifetliyse, eli işe yatkınsa, iş yeri açacaksa bir Budist hiç para ödemeden ona ortak oluyor. Bir araç sahibi olamıyor, bisiklet bile alamıyorlar. Son zamanlarda camiler de kapatılıyor, ibadet etmek de yasak.

MÜSLÜMANLAR BİRLİK OLMADAN KATLİAMLAR DEVAM EDECEK
Müslüman Arakanlılara yönelik devam eden katliamlara tepkiler artarak devam ediyor. Mustazaflar Cemiyeti Genel Başkanı Abdurrahman Cens, dünyanın Arakan`daki katliama sessiz kaldığını belirterek, Müslümanların birlik olması gerektiğini kaydetti. Bu kadar Müslüman ülke olmasına rağmen Müslümanlar dünyanın birçok yerinde katledilip eziliyorlar" dedi. Bunun sebebinin Müslümanların arasında birlik olmayışından kaynaklandığını ifade eden Cens, "Bu cesaretlerini nerden alıyorlar, İslam âleminin, İslam ümmetinin heybetinin kalmayışından alıyorlar. Heybeti getiren birliktir, İslam ümmetinin dirliğidir, bütünlüğüdür" diyerek Müslümanların bir araya gelerek vahdeti sağlamaları gerektiğine dikkat çekti. (Şükrü Gündüz - İbrahim Toprak - İLKHA)

Bu haberler de ilginizi çekebilir