• DOLAR 34.536
  • EURO 36.615
  • ALTIN 2921.504
  • ...
Acıların En Büyüğü Kendi Toprağımızda Esir Olmak...
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Mehmet Özcan / Doğruhaber
Siyonist asker Gilat Şalit`e karşılık işgal altındaki vatanları Filistin’de kalmamak şartıyla bırakılarak Türkiye’ye getirilen
11 Filistinli esirden üçüne Doğruhaber gazetesi olarak ulaştık.
 
Yaşadıkları ve anılarını konuştuğumuz esirlerden Macid
18,5 yıl, Teysir 19 ve Harun 20 yıl kalmış siyonist işgal zindanlarında… Dile kolay, işkencelerle geçen tam 20 yıl…
 
Kuruluşundan bugüne yaptığı katliamlarla işgali dört bir koldan sürdüren siyonistisrail rejimi, Filistin topraklarında her türlü zulüm ve vahşeti yaşatmaya devam ediyor.
 
Bu vahşetlerden biri de Filistinlilerin siyonist işgal zindanlarında esir edilmesidir. Hergün onlarcasının gerekçesiz tutuklanarak her türlü işkencelere maruz kaldığı işgal zindanlarında halen 7 bin dolayında esir bulunuyor.
 
Geçtiğimiz günlerde işgal zindanlardaki zulüm şartlarını protesto amacıyla 1600 Filistinli esirin 27 gün sürdürdüğü açlık grevi zaferle sonuçlanmıştı. Bu esirlerden 1027’si ise geçtiğimiz aylarda Hamas tarafından esir edilen siyonist asker GilatŞalit’e karşılık serbest bırakılmıştı. Bırakılan 1027 esirden bir kısmı ise vatanları Filistin’de kalmamak şartıyla Türkiye, Katar ve Suriye’ye gönderilmişti.
 
Türkiye’ye gelen 11 Filistinli esirden Macid Hasan Ebu Kıtiş, Harun Yakup Mansur ve Teysir Hamdan Süleyman’a Doğruhaber gazetesi olarak ulaştık ve bir söyleşi gerçekleştirdik.
Söyleşimizde siyonistlerin zaman zaman tehditleri karşısında kendi tavırlarının ne olduğu konusundaki sorumuza, “Biz siyonist rejimle savaş halindeyiz ve baştan beri bunu zaten göze almış bulunuyoruz. Ümmet şunu özellikle bilmeli ki; israil’den haklarımızı ancak güç kullanarak alabiliriz.
 
Ama Allah yolunda ölmek en büyük hedefimizdir” diye konuşuyor Macid. Sözü fazla uzatmadan siz okuyucularımızı yaptığımız söyleşiyle baş başa bırakıyoruz.

Kendinizi kısaca tanıtır mısınız;?
İsmim Macid Hasan Ebu Kıtiş. Kudüs’e yakın bir köydenim. Siyonistler, köyümü 1967 yılında yıktı. Yakalanmadan önce Kudüs Üniversitesi Şeriat Fakültesi öğrencisiydim. Allah’a hamdolsun, şu an Türkiye’deyim. Ve burada bulunmaktan son derece mutluyum.

ZİNDANDA GEÇEN 18,5 YIL…

İsrail cezaevlerinde kaç yıl esir olarak kaldınız?
1993 yılında yakalandım. Üç müebbet ve kırk yıl hapis cezasına mahkum edildim. Siyonist zindanlarda toplam 18,5 yıl kaldım. En sonunda Allah’ın fazl ve keremiyle Hamas’ın gerçekleştirdiği “Esirlere Vefa” adlı operasyonla esir ettiği siyonist esir GilatŞalit’e karşılık serbest bırakılan esir kafilesi içinde serbest bırakıldım.

İsrailli esir Şalit karşılığında serbest bırakıldınız ve şartlı bir şekilde Türkiye’ye yerleştirildiniz? Bize o süreci ve neden Türkiye’ye yerleştirildiğinizi anlatır mısınız?
Üç ülke; Türkiye, Suriye ve Katar, esirlerin tümünü kabul etmeye hazır olduğunu bildirdi. Hamas liderliği bize nereye gitmek istediğimizi sordu. Biz de halkını çok sevdiğimiz İslam ülkesi Türkiye’yi seçtik ve buraya yerleştik.

BİR AY ÖNCE EVLENDİM

Kaldığınız İstanbul’da neler yapıyorsunuz?
Yaklaşık 6 aydır İstanbul’dayız. Evvela kişisel olarak hayatımıza bir düzen vermeye çalışıyoruz. Tam bir ay önce evlendim. Şu anda bir aile düzenim var. Yarıda kalan eğitimimi tamamlamaya çalışacağım.

ALLAH YOLUNDA ÖLMEK EN BÜYÜK HEDEFİMİZDİR

İsrailli Yahudi bir aile, Türkiye’ye gönderilen iki esirin başına ödül koymuştu. Bu bağlamda sizin ve diğer esirler için bir tehlike söz konusu mudur?
Biz siyonist rejimle savaş halindeyiz. Savaş başlı başına bir tehlikedir. Biz israil’e karşı savaşı seçerek baştan beri bunu zaten göze almış bulunuyoruz. Biz israil’e karşı savaşan bütün Filistinlilerin tehdit ve tehlike altında olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla doğrusunu söylemek gerekirse bu tür tehditler bizi hiç ama hiç etkilemiyor. Tehlikelerin olduğunu biliyoruz ama ciddiye almıyoruz. Çünkü biz her şeyi göze aldık. Fakat her şeye rağmen tedbirimizi alıyoruz. Her şey Allah’ın elindedir. Bizim için Allah yolunda ölmek en büyük hedeftir ve bunu Allah’tan temenni ediyoruz.

Biz Türkiye’nin Müslüman halkına güveniyoruz. Gerçekten burada kendimizi güvende hissediyoruz. Bu konuda hükümetin hassas davrandığını da bu vesileyle belirtmek istiyorum.

ÜMMET BİLMELİ Kİ; SİYONİSTLER ANCAK GÜÇTEN ANLAR

İsrail cezaevlerindeki şartların iyileştirilmesi için başlatılan açlık grevi Filistinli esirlerin yaklaşık bir aylık mücadelesiyle zafer sonuçlandı. Bu konuda ne söylemek istersiniz?
Allah’a şükür 27 gün süren bir direnişin sonucunda Filistinli esirler istediklerini aldı. Biz Hamas olarak her zaman şunu söylüyoruz; siyonistisrail, hiçbir zaman güzellikle bize bir şey vermez. Siyonistler ancak güçten anlar. Biz de bu yolu seçtik. Hamdolsun esirlerimiz bile bu yolla istediklerini aldı. Biz de ümmetin şunu özellikle bilmesini istiyoruz ki; İsrail ancak zorla haklarımızı verir.

HAMAS ESİR TAKASINDA FEDAKÂRLIK YAPTI

Hamas, esir takasında kendi mensupları dışındaki grupların fertlerinin de serbest bırakılması için çalışmalar yaptı mı? Örneğin Mervan Barguti gibi?
Hamas, sadece kendi mensuplarının değil bütün Filistinlilerin serbest bırakılması için görüşmeler yaptı. Mervan Barguti de bu listede yer alıyordu. Şu an israil zindanlarında çok sayıda Hamas lideri bulunuyor. Örneğin; Cemal el Heyke, Abbas es Seyyid, Mahmud İsa, Abdullah Barguti ki; bu, el Fetih liderlerinden Mervan Barguti’nin akrabalarındandır. Bu liderler Hamas’ın güzide liderleridir. Fakat maalesef bu takasta bunlar yer almadı. Buna mukabil Fetih’ten ve diğer Filistinli gruplardan çok sayıda esir takasta yer aldı. Hamas esirleri için getirilen kısıtlamalar diğer esirler için öngörülmedi. Hamas bu konuda fedakârlık yapmıştır.

ESİRLER DEMİR TABUT ARAÇLAR İÇİNDE NAKLEDİLİYOR
İşgalci siyonistin cezaevinde esirlere yönelik uygulamalarından biraz konuşalım…
Siyonist zindanlar, dünyanın en sıkı korunan ve en kötü infaz rejimine bağlı zindanlardır. Yakalanan her esir önce günler ve aylar süren işkencelere maruz kalıyor. İşkenceler altında şehid olan çok sayıda esir var. israil’in bir politikası da esirlerin sürekli zindandan zindana taşınmasıdır. Böylece esirlerin uyum sağlaması engelleniyor.
 
Bunun sonucu olarak esirler sürekli bulundukları yerde yabancılık çekiyor. Esirlerin taşınması işleminin ayrıca çok korkunç bir hikâyesi var. Esirler demir tabut olarak isimlendirilen araçlar içinde naklediliyor. Bu araçların içi kışın buz gibi yazın ateş gibidir. Ve esir bunların içinde saatlerce yolculuk yapıyor. Nefes alma yeri yok. Düzgün oturma yeri yok. Esirler bu araçlar içinde acı içinde acı çekiyor.

Siyonist zindanlarda bir odada kaç esir kalıyor?
Bu değişebiliyor. Bazı zindanlarda örneğin Askalan zindanlarında bir odada 25 kişi kalabiliyor. Burada sadece bir tuvalet bulunuyor. Bazı zindanlarda da bir odada 8 kişi bulunuyor. Yani kısacası odalar aynı değildir.

Filistinli Müslüman esirler cezaevini nasıl değerlendiriyor, kendilerini nasıl yetiştiriyor, yaptıkları faaliyetler neler anlatır mısınız?
Hamas olarak bizim, zindanlarda uyguladığımız eğitim programlarımız, kültürel programlarımız var. Biz zindanda aklımızı, ruhumuzu, dilimizi ve bedenimizi korumak için çalışıyoruz. Bunun için özel çalışmalarımız ve programlarımız var. İmkân buldukça da spor yapıyoruz.

Vefat eden esir, ailesine elleri kelepçeli teslim edildi
“Zindanda benim için en acı anne-babamın vefat haberiydi ama daha da acısı kendi topraklarımızda işgalcilerin esiri olmaktı” diyordu Harun Yakup. O da tam 20 yıl esir kalmış siyonist zindanlarda. Ve sonra siyonist asker GilatŞalit’e karşılık ülkesi Filistin’de kalmamak şartıyla serbest bırakılmış…
İsmim Harun Yakup Mansur. Filistin’in El Halil şehrindenim.

İsrail cezaevlerinde kaç yıl esir olarak kaldınız?
1992 yılında tutuklandım. 20 yıl zindanda kaldım. Esir takasıyla serbest bırakıldım.

KAFATASINDA KURŞUN DELİĞİ OLAN ESİR ARKADAŞIMIZ YILLARCA AMELİYAT EDİLMEDİ

Size özellikle esirlerin sağlık sorunlarıyla ilgili bir soru yöneltmek istiyorum. Esirler, siyonist zindanlarda tedavi olabiliyor mu?
Gerçekten esirlerin sağlık ve tedavi meselesi hakkında konuşmak özel bir gayret gerektirir. Çünkü bu çok trajik bir meseledir. Esirin en sıradan en basit bir ilaç alması için günlerce bazen de aylarca beklemesi gerekir. Vefatına yakın bir zamana kadar tedavi edilmeyen esirler var. Siyonistler, esirlere tedavi edici ilaç vermiyor.
 
Verse de ağrı kesici veriyor. Örneğin benim bademcik ameliyatı olmam gerekiyordu. Bunun için beş yıl bekledim.
 
Ciddi hastalıkları olduğu için ameliyat bekleyen onlarca esir var. Fakat bunlar tedavi edilmiyor. İsamFadamani adında esir bir kardeşimiz vardı. Kafatasında kurşunun açtığı bir delik vardı. Orayı deri kapatıyordu. Ameliyat olması gerekiyordu. Yıllarca öyle kaldı. Hamdolsun o da esir takasıyla serbest kaldı. Şimdi Katar’da tedavi ediliyor.

Filistinli kadın esirlerin durumu da çok kötü. Doğum yapan Filistinli bir esir hanımın ellerini, doğum sırasında bile çözmediler düşünebiliyor musunuz?

En sonunda tedavi edilenler de çok büyük bir zillete maruz kalıyor. Ölüm döşeğinde olanların elleri bile kelepçeyle tutuluyor. Hatta çok ilginç; vefat eden bir esir ailesine teslim edildi. Onun içinde bulunduğu torbayı açtıklarında vefat eden esirin ellerinin kelepçeli olduğunu gördüler. Yani inanılmaz bir kin…

ZİNDANDA BENİM İÇİN EN ACI ANNE-BABAMIN VEFAT HABERİYDİ AMA DAHA DA ACISI KENDİ TOPRAKLARIMIZDA ESİR OLMAKTI

Zindanda zihninizde yer eden bir anınızı bizimle paylaşabilir misiniz?
Zindanda benim için en acı an, anne ve babamın vefat haberiydi. Zindanda bunun acısı çok büyük oluyor. Anne ve babamın vefat haberini zindanda aldım. Bunu hiç unutamıyorum. Ama bundan daha acısı kendi topraklarımızda işgalcilerin esiri olmaktı. Bunun acısı hiçbir şeye benzemez.

Türkiyeli Müslümanlara yönelik neler söylemek istersiniz?
Türkiyeli Müslümanlara şükranlarımı sunuyorum. Allah ecirlerini versin diyorum. Çünkü bize büyük bir teveccüh gösterildi. Kendimizi ailemizin içindeymiş gibi görüyoruz. Burada İslam’ın kardeşliğinin lezzetini tattım. Bütün Müslümanlara duacıyım.

Yıllarca farelerle dolu hücredekaldım
Konuştuğumuz bir diğer esir, Teysir Hamdan. O da gençliğinin baharında daha 19 yaşında girdiği zindanda 19 yıl kaldıktan sonra siyonist asker GilatŞalit’e karşılık serbest bırakılmış. “Ben yıllarca 1.5x2.5 mt. alana sahip tek hücrede kaldım. Işığı söndürsen ortalığı fareler basıyor. Açık bıraksan uyuyamıyorsun. Ziyaretçi yasak… Mektup yasak…” diyor Teysir Hamdan.
 
Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
İsmim Teysir Hamdan Süleyman, 38 yaşındayım.

19 YIL SİYONİST ZİNDANLARDA KALDIM

İsrail cezaevlerinde kaç yıl esir olarak kaldınız?
İzzeddin el Kassam Tugaylarının Kudüs sorumlusu olmak ve siyonist askerleri kaçırma suçlamasıyla müebbet hapse mahkûm edildim. Ve 19 yıl siyonist zindanlarda kaldıktan sonra esir takasıyla bırakıldım.

20 YILDIR MEYVE YÜZÜ GÖRMEYEN ESİRLER VAR

Siyonist zindanlardaki yaşam koşullarını bize anlatır mısınız; özellikle verilen yemekler konusu?
Yemekler son derece kötü. Bir gün önceden pişirilip veriliyor. 20 yıldır meyve yüzü görmeyen esirler var. Yemeklerimiz Yahudi usulüyle pişirildiği için genelde kantinden aldıklarımızla besleniyoruz. Bu da hem yetersiz hem de maddi olarak külfetli bir beslenmedir.

YILLARCA 1.5X2.5mt. ALANA SAHİP FARELERİN OLDUĞU TEK HÜCREDE KALDIM

Zindanda yaşadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
Benim için özel aynı zamanda çok acı bir hatıram var. Filistinli esir için radyo dinlemek dışarıyla bağ kurmaktır adeta. Biraz olsun bununla rahatlar insan. Ama benim için radyo dinlemenin kabusa dönüştüğü bir an var.
 
Ben babamın vefat haberini radyodan aldım. Bunun o anki acısını anlatamam. Zindanda beni en çok etkileyen ve zihnimde yer eden anı budur. Ben yıllarca 1,5x2,5 mt. alana sahip tek hücrede kaldım. Işığı söndürsen ortalığı fareler basıyor. Açık bıraksan uyuyamıyorsun. Ziyaretçi yasak… Mektup yasak… En güzel anımız da siyonist asker GilatŞalit’in esir edilmesiydi.

Türkiyeli Müslümanlara yönelik ne söylemek istersiniz?
Türkiye’de Türkler de, Kürtler de kardeştir. Bunlar birbiriyle çekişmesin. Bizim israil’le sorunumuz din farklılığından kaynaklanıyor. Bu hususun özellikle bilinmesini istiyorum.
 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir