• DOLAR 32.46
  • EURO 34.765
  • ALTIN 2434.478
  • ...
Anti Kapitalist Görüntünün Derin Kökleri
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Hüseyin Kaya / Haber - Yorum

Mesela yok olma sendromu yaşayan bazı solcular için can simidi gibi bir şeydi 1 Mayıs. Kimileri zaferin ayak seslerini duymaya başladı, kimileri devrim sürecine girildiğini düşündü.

Bu arada kendilerine “antikapitalist Müslümanlar” diyenler de gündeme geldi. Hem pankartlarıyla, hem soldan apartılmış görüşleriyle, hem de İslam’ın neresine oturttukları pek belli olmayan kadın-erkek elele halaylarıyla gündeme geldiler.

Kimi solcular klasik din düşmanı tavrıyla onları değerlendirdi, kimileri de onlardan yola çıkarak sol ideolojinin doğru yolda olduğunu iddia etti.

Bu arada İhsan Eliaçık’ın uzun süredir sol kesimlere sıcak mesajlar verdiğini de biliyorduk. Mesela Pkk’ye yakınlığıyla bilinen ANF bir süre önce kendisiyle bir söyleşi gerçekleştirmişti. Bakın söyleşide Eliaçık neler söylüyor. Ben bazı kısımları alıyorum, merak edenler tümüne bakabilir:

İktidarın, muhalifleri siyasal açıdan susturma eğilimine girdiğinden bahsedebiliriz. Bunun sebebi de siyasi bir doktrine inanmaları falan değil, haksız kazançlar sağlaması, kamu üzerinden zenginleşmeleridir. Bunun hesabının sorulacağından korkuyorlar. Onun için “Silivri’dekilerin hışmından korkun” diyorum.

(Bu mesaj kimedir dersiniz?)

Adalet devleti dediğimiz şey şöyle bir şey; kamuyu temsilen devletin resmi metinlerinde Türk ve Kürt gibi herhangi bir etnik köken, İslam, Hıristiyanlık gibi herhangi bir din, Atatürk gibi herhangi bir şahıs ismi yer almamalıdır. Hak, hukuk, adalet, eşitlik, emek, özgürlük, demokrasi kavramları yer almalıdır.

(Bay Eliaçık bu kavramların hangi beşeri ideolojiden alındığını ve ne kadar ideal olabileceğini de izah etseydi iyi olurdu. Bu arada “İslam”ın Hz. Adem’den Hz Muhammed’e kadar bütün peygamberlerin dini olduğu gerçeğini göz ardı ederek konuşuyor.)

Fethullah Gülen, Erdoğan, Ladin, ajan değillerdir. Bunlar dini iklimlerden çıkmış bir takım gruplardır. Kapitalistlerle de ters düşmemektedirler.

(Bu üç ismi yan yana getirmek ve kapitalizmle aralarında bağ kurmak gerçekten büyük beceri ister. Tebrikler Bay Eliaçık!)

Esasında Kürtler İslamiyet’e geçmiştir; ama Kürtlere gelen İslam, Emevi İslam’ıdır. Kürtler Emevi İslamiyet’inden almıştır. Kürtler de imparatorluk İslam’ı ile İslamlaşmıştır. Eski Orta Asya kültürü ile İslamiyet birbirine karışmış.

(Kürtlerin Müslümanlaşması ikinci halife Hz. Ömer dönemi ile başlar. Eliaçık bilerek önce konuyu çarpıtıyor, buradan yola çıkarak halkın İslami köklerine savaş açan Pkk’yi haklı çıkarmaya çalışıyor.)

Bir dini aydınlanma hareketi lazım. Anadolu ve Mezopotamya’da bu lazım. Gerek BDP gerek PKK’nın bu hususta zayıf kaldığını düşünüyorum. Dinle ilgilenmeleri lazım. Bu dini aydınlanmaya katılmaları lazım. Devrimci İslam’ı anlamaları ve halka anlatmaları lazım. Teolojik sorunları olsa bile, Allah’a inanmıyor olsalar bile, bir halk gerçeği olarak bunu kabul etmeleri lazım.

(İşte buna yorum yapılmaz, sadece “pes” denir.)

Pkk çevrelerinden de Eliaçık’a destek mesajı geldi tabii.

Özgür Gündem gazetesinde Hasan Kıyafet, şunları yazdı:

Bütün dinler gibi İslamiyet’i de kimse kapitalizmin yanında gösteremez. Bu görüşümüzü kanıtlayan, nice açık ayetler, hadisler ve bilge yorumları vardır. Baştan Kur’an’ın: Kenz Suresi: (mal biriktirme) ateştir, şeytanın besinidir diyordu. Mülk Allah’ındır, lüks haramdır diyordu. Hz. Ali: Bir köyde bir kişi acından ölürse bütün köy katildir, Hz. Ömer ise: Komşun aç sen tok yatıyorsan, bizden değilsin, diyordu. Daha ne desinler?.. Siz hiç vahşi kapitalizmi, acımasızlığı, eşitsizliği öven bir din ya da peygamber gördünüz ya da duydunuz mu? Fatih Camii’nde iş kazalarında ölen emekçiler için saygı namazı kılıp Taksim 1 Mayıs alanına doğru yürüyen gençlerin başında din adamı yazar Sayın İhsan Eliaçık varmış.

Hasan Kıyafet, dikkatinizi çektiyse habersiz olduğu bir alana girince garip laflar etmiş.

Peygamberin sözünü Hz Ömer’in sözü diye yazmış, Kenz Suresi diye bir şeyden söz etmiş. Kimsenin göremediği “Lüks haramdır” gibi bir ayet keşfetmiş.

Burada da durmamış, İslami literatüre “Saygı namazı” diye bir şey de kazandırmış.

Bu arada “Din adamı, yazar Sayın İhsan Eliaçık” Hasan Kıyafet için bir şey söylemiş mi bilmiyorum. Ama herhalde söylemez. Zaten onların Allah’a inanmıyor olmaları da önemli değil öyle değil mi? Onlar devrimci ve sosyalist çünkü. Meclisteki temsilcilerinin, mesela Sırrı Sakık’ın kapitalistliğinin su götürmemesi de gözüne batmamaktadır Eliaçık’ın; ama hayatını İslami ve insani hizmetlere adayan bir Mevdudi için “Abdestli kapitalist” diyebilmektedir.

Hepsi bir yana Eliaçık’ın Silivri’ye mesaj vermesini anlayamadım.

Yoksa onların da din düşmanlıklarını “Emevi İslamına karşı olmak” olarak mı yorumluyor?

Kimbilir…

Belki de “malum güruhun” psikolojik savaş yöntemlerinden biri ile karşı karşıyayız.

Bu haberler de ilginizi çekebilir