Muhsin Şenol / DOĞRUHABER

Amerikan destekli darbe girişiminden sonra FETÖ`cülerin devlete sızma girişimlerini engellemek gerekçesiyle uygulamaya geçirilen güvenlik soruşturmaları ve mülakatlar binlerce masum kişiyi mağdur etti. Güvenlik soruşturmalarında FETÖ tarafından oluşturulan kirli hafıza kullanılırken mülakatlar ise tamamen inisiyatiflere bırakılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı`nın bu ay yapılan sözleşmeli öğretmen alımlarında da mülakatlardan dolayı yüzlerce kişi mağdur oldu. İnsan Hakları Cemiyeti Başkanı Mehmet Karadağ ve HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı Erdal Elibüyük, yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi gerektiğini belirterek mülakatların bir an önce kaldırılması uyarısında bulundu.

TÜRKİYE 4.SÜ ADAY MÜLAKATTAN GEÇER NOT ‘ALAMADI`

Yıllarca memur olma hayaliyle üniversite okuyan binlerce kişinin hakkı mülakatlarla elinden alınıyor. Gecesini gündüzüne katan gençler Kamu Personeli Sınavına çalışırken sosyal hayattan kopuyor ve yer yer ailesini ihmal ediyor. Sonuç olarak geçmişte yapılan fişlemelerle ya da akrabalarından herhangi birinin işlediği suçlardan dolayı çalışmaları boşa çıkartılıyor ve mülakatlarda düşük puanlar veriliyor. İşte kendi branşında 93 puan alarak Türkiye 4.sü olan bir öğretmen adayı kriterleri belli olmayan yapıldığı sırada kayıt altına alınmayan bir mülakatla 56 puan verilerek memur olması engelleniyor. Bu memur adayı gibi binlerce kişi aynı şekilde hak gaspına uğruyor ve yargı sürecinde birçoğuna neden dolayı düşük puan aldığı bile söylenmiyor.

“MÜLAKATLAR İSTİSMARA AÇIK”

Mülakatların ve güvenlik soruşturmalarının sadece bir kesimin değil toplumun her kesiminin mağdur olduğuna dikkatleri çeken İnsan Hakları Cemiyeti Genel Başkanı Avukat Mehmet Karadağ, “Maalesef 15 Temmuz darbe girişiminden sonra devam eden süreç insanları mağdur etmeye devam ediyor. Mülakatlar kimi meslek gruplarında gerekli görülüyor. Örneğin konuşma beceresi isteyen bir meslek grubunda veya temsil kabiliyeti isteyen bir meslekte mülakatların yapılması kabul edilir bir noktadır. Ama bu mülakatlar hakkaniyetli bir şekilde yapılmalı. Bunun usul ve esasları objektif bir şekilde yapılmalı.  Daha önce yapıldığı gibi mülakatların kayıt altına alınması ve itiraz edildiği zaman kayıtların incelenmesi gerekiyor. Aksi halde istismara ve kayırmalara açık bir uygulamadır” dedi.

“YAPILACAKSA OBJEKTİF KRİTERLER BELİRLENMELİ”

Mevcut sistemin hakkaniyetten uzak olduğunu vurgulayan Karadağ, “Bu ortamda mülakat yapmak haksızlıklara sebep oluyor. Ya tamamen ortadan kaldırılmalı ya da yapılacaksa objektif kriterler belirlenmeli. Bir hukuk devletinde bütün idari işlemlerde yargı yolunun açık olması gerekiyor. Bunu yargıdan kaçırmak mümkün değildir” şeklinde konuştu.

“ADAYIN NEDEN ELENDİĞİNE DAİR HİÇBİR BİLGİ MAHKEMEYE GELMİYOR”

Açılan davalarda mahkemelerin hukukun gerekliliklerini yerine getirmiyor diyen Avukat Mehmet Karadağ konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu konuyla ilgili bakanlıkların ve bürokrasinin kapsamlı bir çalışma yapması gerekiyor. Mülakatlar birçok insanın mağduriyetine ve hak kaybına sebep olmuştur. Benim de takip ettiğim davalar oldu bu konuyla ilgili. Ama adayın neden elendiğine dair hiçbir bilgi mahkemeye gelmiyor. Buna rağmen bile mahkemeler bu davaları reddediliyor. Üst mahkemeler dahi aynı tavrı sergiliyor. Tabi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidilebiliyor. Fakat herkes hakkını bu şekilde aramıyor ve mağdur bir kitle oluşuyor.”

“BİRÇOK MESLEKTE GÜVENLİK SORUŞTURMASINI GEREKTİRECEK BİR DURUM YOKTUR”

Mülakatlardan önce komisyonlara ulaşan istihbari bilgiler ışığında bazı adaylara düşük puan verildiğini de belirten Karadağ “Ellerinde bilgilerin çoğu karanlık dönemlere ait fişlemelerden meydana geliyor. Bu fişlemelere göre adaylara düşük puan veriliyor ve mülakatta elendi kılıfıyla örtbas edilmek isteniyor. Güvenlik soruşturmaları da bazı meslek gruplarına özgü tutulmalı. Birçok meslekte güvenlik soruşturmasını gerektirecek bir durum da yoktur. Kişinin donanımı, liyakati ve eğitimi belirleyici olmalıdır” ifadelerini kullandı.

“MÜLAKAT DEĞİL LİYAKAT ESAS ALINMALI”

Konuyla ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulanan HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı Erdal Elibüyük ise, “Mülakatların gerçek anlamda işe alınacak kişinin liyakatine bakıldığı bir yöntem değil. FETÖ ve doksanlı yılların karanlık yapılarının oluşturduğu hafızalarla hareket eden sisteme dönüşmüştür. Yazılı sınavlarda yüksek puan alıp memleketinden dolayı veya aidiyetinden dolayı veya akrabalarından dolayı işe alınmayıp elenenleri görüyoruz. Bakın Peygamber Efendimiz Veda Hutbesinde ümmetine ‘Hiçbir baba evladının işlediği suçtan dolayı hiçbir evlat da babasının işlediği suçtan dolayı sorumlu tutulamaz.` Uyarısında bulunuyor. Peygamberin ümmeti iddiasında olan bir ümmetin insan hakları noktasında bu hassasiyeti mutlaka gözetmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“YARIN CUMHURBAŞKANI MÜLAKATA GİRSE GEÇEMEZ”

Asıl olan kişinin memleketi, inancı veya mensup olduğu yapı değil asıl olan memlekete yapacağı hizmetler olmalı diyen Elibüyük sözlerini şöyle sürdürdü: “İşini yapabilecek ehil olanların seçimine yönelik bir sistem geliştirilmeli. Burada aileleri cezalandırılmış kişilerin mülakatlarda cezalandırıldığını görüyoruz. Mülakat zulme dönüşmüştür. Bendense çamurdan olsun yaklaşımı doğru değildir. Bu tehlikeli bir süreçtir. Geçmişte bundan şikayetçi olanlar bugün aynı zulmü devam ettiriyor. Başta cumhurbaşkanı olmak üzere bugün hükümette görev alan bakanlar dahil yarın iktidar el değiştirdiğinde girdikleri mülakatları geçemeyeceğini söylüyorum. Çünkü hafıza böyle işliyor.”