Kılıçdaroğlu, özenle seçildiği belli olan ifadelerinde şunları söyledi: “Düşüncem şu: Belli inanç grupları bir araya gelebilir... Saygı duyarız. Kimseye sen niçin bu inanç grubundansın niçin bu arkadaşlarla bir araya geldin demeyi düşünmedim. Ama inanç gruplarının belli bir siyasete angaje olmalarını, siyasallaşmalarını hiçbir zaman doğru bulmam. Çünkü dinin, inancın siyasete angaje olması doğru değil. Bu parti olarak düşüncemiz. Ama bir inanç grubu bir seçimde A partisine, bir seçimde B partisine veya yurttaşlar olarak ayrı bir partiye oy verebilirler, buna saygı duyarız. Demokrasinin gereği budur.”

Bu açıklama genel siyasi tabloya bakıldığında problemlidir, ama bir konuya has kılınırsa farklı anlaşılabilir. Yani Alevilerin CHP’yi destekledikleri biliniyorken Kılıçdaroğlu’nun “inanç gruplarının belli bir siyasete angaje olmalarını,

siyasallaşmalarını hiçbir zaman doğru bulmam” demesi çok acemice bir yorum değilse kendi ayağına kurşun sıkmaktır. Belki de Kemal Bey Alevileri son zamanlardaki çıkışlarından dolayı inanç gruplarından görmüyor. Biliyorsunuz bazı Aleviler, Müslüman olduklarını kabul etmiyorlar.

Yine de böyle düşünmeyen Aleviler de bulunabileceğinden dolayı problemli bir yaklaşım.

Ama konu “cemaat” ya da “hizmet” olunca işler değişebiliyor. Kemal Bey, cemaate hitaben “Siz daha önce DSP’yi

desteklediğiniz gibi beni de destekleyebilirsiniz” demek istiyor.

Ama kodlaması yanlış! Cümleyi bir daha okuyalım:

Ama bir inanç grubu bir seçimde A partisine, bir seçimde B partisine veya yurttaşlar olarak ayrı bir partiye oy verebilirler.
A partisi AKP ise B partisi de herhalde BDP’dir. Kendileri ise C partisi (CHP) nerede?

Neyse, geçelim bunu.

Fırsatı değerlendirmeye çalışıyor Kemal Bey. Gülen’cilerin Ak Parti ile aralarının iyi olmadığını en son o fark ettiyse de yaptığı atak hiç de yabana atılır cinsten değil.

Bununla yetinmiyor Kılıçdaroğlu, bir de jest yaparak alemin bilip de itiraz ettiği bir konuda farklı konuşuyor: Kılıçdaroğlu, “Poliste veya yargıda camianın hakim olduğuna dair görüşler var, size böyle bir rapor geldi mi? Poliste veya yargıda böyle bir örgütlenme var mı” sorusu üzerine şu cevabı veriyor: “Elimizde böyle bir veri yok. Ben bir belge görmeden anlatımlardan yola çıkamam... Benim bir şeyi dillendirmem için bir kaynak, bir belge olması lazım.”

Kemal Bey böyle diyor da muhatapları bunu kaale almaz mı diyorsunuz?

Bence fazla acele etmeyin. Ak parti daha tehlikeli görünürse “hizmet ehli” Ergenekonla da ittifak yolu arayabilir.

Yani “inanç grupları” mesajı almıştır.