Riyad Makaev - Doğruhaber/Analiz

Suriye savaşı birileri için ticaret, birileri için kıyamet haline geldi. İnsan ticaretinden tutun, silah kaçakçılığı, uyuşturucu, ilaç ticaretine kadar her alanda ticaret devam ediyor. Bu ticareti Suriye rejimi dahil Rusya, ABD ve diğer ülkelerin istihbarat birimleri kontrol etmektedir. Ayrıca, insan kaçakçılığı denilen alanda çeşit çeşit gruplar çalışıyor. Avrupa ülkelerine mülteci olarak gitmek için Suriyelilerden çocuk başı bin beş yüz Euro`dan başlayarak yirmi bin Euro`ya kadar para alınmaktadır. Bu ticaret işinde birbiriyle savaşan ve çatışan gruplar da bulunmaktadır. Bitmedi, tarihi eser ticareti ise en yaygın ve en çok para kazandıran ticaretlerden bir tanesi. Suriye`deki tarihi eserleri almak için Fransa`dan, İtalya`dan, ABD ve Almanya`dan koleksiyoncular bölgede sözde turist gibi veya gazeteci gibi dolaşmaktadır. Suriye`nin temel gıda ihtiyacı karşılama işi belli şirketler üzerinden yapılmakta ve bu şirketler ürünlerini savaş nedeniyle iki veya üç katı fazlasıyla vermekteler. En iyi iş yapanlar ise silah kaçakçılığı yapanlar. Suriye`de silah üreticilerinin sezonu 12 ay kesintisiz devam etmektedir. Lafın kısası, Suriye`de barış hariç her şey yapılmaktadır.

Bölgede bulunan ülkelerin kendi aralarında yapılan işbirliklerine baktığımızda şaşırmamak mümkün değil. Terörle mücadele iddiası ve bahanesiyle Suriye`ye gelen ABD, “terör” listelerindeki örgütlerle işbirliği yapmaktadır. Ayrıca mücadele ettiği diğer “terör” listelerindeki örgütlere de silah satmakta ve gerektiğinde silah yardımı yapmaktadır. ABD, Suriye`de barışı getirmek için hiç bir adım atmamıştır. Daha bir iki ay önce DEAŞ bitti derken, şimdi DEAŞ ile mücadele için komşu ülkelere de ihtiyaç olduğunu öne sürmektedir. Suriye`de barış olmasın da ne olursa olsun anlayışıyla hareket eden ABD, bölgedeki kaosun büyümesi için elinden geldiğince bölgeyi karıştırmak istiyor.

Suriye rejimi, “ben terörle mücadele ediyorum” derken, öbür taraftan terör örgütleriyle işbirliği yapmaktadır. Terör örgütleri dedikleri gruplardan daha çok kendi ülkesine zarar vermekte ve halka yönelik katliam uygulamaktadır. Bazen en radikal metodlara başvuran DEAŞ`ı bile şaşırtan saldırılar yapmaktadır. Esad rejimi, Rusya ve İran ile işbirliğini yapmaktadır ama, barış için hiçbir adım atmamakla birlikte sivillere yönelik kimyasal silah dahil her türlü silahları denemektedir. Rusya Başkanı Suriye`de askeri tecrübe ve silah denemeleri için imkan bulduklarını defalarca açıkladı. Rusya, Suriye, İran ve Türkiye ile işbirliği yaparak kendi silah teknolojilerini satmaktadır. Rusya, Türkiye ve İran Dışişleri Bakanlarının imzaladığı 12 maddelik ortak bildiride, Suriye'nin milli egemenliği ve toprak bütünlüğüne saygıya ve “terörle” mücadelede üçlü işbirliğini geliştirmeye vurgu yapıldı. Ayrıca, Suriyeli tarafların barış için müzakere etmelerine zemin oluşturması gereğine işaret edilerek, Suriye'deki silahlı muhalif gruplardan, “terör” örgütleri ile ilişkilerini kesmeleri de istendi. Ancak, devlet bazında “terör” örgütleriyle yapılan işbirlikleri hiç gündeme gelmedi.

Suriye, büyük devletlerin ticari ilişkilerini geliştirmek ve bunu bölgeyi kontrol etme oyunlarını oynamak için kullandığı müddetçe istikrar bulamaz. Şu anda Suriye`yi bir iş forumu ve bir fuar alanı gibi kullanan devletler var. Bu devletlerin kendi aralarında yapılan işbirliği anlaşmalarının Suriye`de barışın hakim olmasına hiçbir katkısı yoktur. Keşke hiçbir devlet Suriye meselesine müdahale etmeseydi, Suriye halkı kendi sorunlarını çoktan bitirmiş olacaktı. Şimdi de geç değil, tüm oyuncular dışarı çıkmalı, Suriye Suriyelilere bırakılmalı. Bunca zaman bu devletlerin yapamadıklarını Suriye halkı yapacaktır.