• DOLAR 32.45
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...
NEBEVİ MİRAS HİCRET
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

RABİA KÜLTER / DOĞRUHABER 

Baktığımız her ufkun öte yanına hasret;
Bir ömür sürüyoruz; nereye varsak hicret...(N.F.K)

Hicret; zorlu bir serüven, uzun ve meşakkatli bir yolculuk, sevdiklerinden acı bir firak, yeniden bir fetih, yeni umutlara gebe bir hayat.

Hicret belki de insanoğlu için en mühim bir dönüm noktasıdır. Aslında hicreti bu kadar önemli kılan şey şüphesiz kişinin hicretini nereden nereye yaptığıdır.  Filhakika O Kutlu Nebi yanında sadık dostuyla beraber hicret ederken sadece mekân değiştirmediler. Onlar Mekke`den Medine`ye giderek Fücurdan Takvaya geçiş yaptılar. Karanlık içinde kalmış, günahlar içinde debelenen, yaratılış gayesinden uzaklaşmış, cahiliye  teberrücüyle hayatlarını idame eden bir toplumdan hakikat ışığıyla bezeyecek /bezenmiş bir topluma tüm varlıklarıyla hicret etmişlerdi. Evet hicret karanlıktan aydınlığa yapılan yeniden var olma meselesidir.  Her insanoğlunun hayatında muhakkak bir hicreti vardır. Ama önemli olan bu hicretin nereye ve neden olduğudur.  Üstad Necip Fazıl ‘ın dediği gibi; “Bir ömür sürüyoruz; nereye varsak hicret.”  Her bir hicretimiz diriliş ve umudu yeniden yeşertmek olmalı. Çünkü hicret  çölden doğan hakikat ışığının  insanlığı  aydınlatan bir medeniyetin başlangıcı. Hicret, süfli özelliklerden  arınarak ûlvi  özelliklerle donanmak, hakikat yolculuğunun miladı.

Esfeli safilinden  ahseni takvime ulaştıran burak.  Haramdan helale geçiş. Asırlar önce Kutlu Nebi şöyle diyordu biz ümmetine : “ Asıl muhacir günahları terkedendir. “  Hiç şüphesiz bu çağrının özellikle günümüzde ne kadar önemli olduğunu daha iyi idrak edebiliyoruz. Çünkü hazzı,  eğlenceyi hayvani duygularını tatmin etmeyi bir özgürlük telakki etmektedirler.  Ama ne yazık ki en büyük gaflet içinde kendilerini avutmaktadırlar. Asıl özgürlüğün ruhunu ve bedenini tatmin edecek yegâne şeyin haramlardan sakınarak helâl dairesinde hayatların idame edilmesidir. Oysaki süfli emelleri ve istekleri  içinde biçare kalmışlardır.  İşte bu karanlık içinde en küçük bir hakikat ışığına muhtaç kalmışlardır maalesef. İnsan ancak ahseni takvim derecesinde hakiki özgürlüğü yaşayabilir. En çok da bu dönemde hicret ruhunun dirilişine ihtiyaç duyduğumuz aşikardır. Öyleyse tekrardan bir hicret gerçekleştirmeliyiz hiç vakit kaybetmeden. Şair ne güzel söylemiş;

Ve şimdi bir hicret, bir hicret daha gerek

Terk edip eğrileri doğruya yönelerek

Tövbe-i nasûh ile tövbe edip dönerek

Bir daha günahlara dönmemek ölene dek

 Hicret çirkin çirkefe hem boykot hem de bir set

Hicret en büyük cihat ve en ulvî bir davet

Hicret emeli fert, hicret etmeli ümmet

Bu hicretle kurtulur bütün bir beşeriyet. VESSELÂM.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir