• DOLAR 32.22
  • EURO 35.015
  • ALTIN 2441.85
  • ...
İslami Uyanış ve  Meyve Toplayıcıları
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Her ne kadar Mısır, Tunus, Yemen ve Libya protestocuları arasında milliyetçi, komünist ve laik unsurlar bulunsa da, bu ülkelerde insanların kıyamlarını örgütleyen ve bunları sona erdirenin İslami tahrik ve sürükleyicilikten neşet ettiği inkar edilmez bir gerçektir. Protestolarda İslami olmayan gruplar İslami gruplarla birlikte hareket ettiler. Kaba bir hesapla bugün Mısır ve Tunus meclisleri için yapılan seçimlerde çıkan sonuçlar farklı kesimlerin inkılaba iştirakiyle ilgili nispeti açıklayabilir.
 
Mısır meclis seçimlerinde Müslümanların aldığı oy % 70 iken diğerlerinin oyu % 30 civarındaydı. Bu sayı, İslami kesimle diğerlerinin inkılaplara katılım göstergesi sayılabilir. Tunus’ta da çıkan sonuç benzeri bir hesaba tutulabilir. Ancak Yemen ve Libya’da İslami kesimlerin oy oranının çok daha fazla olduğu düşünülmektedir. Buralarda diğer grupların oy oranlarının ise yüzde ondan az olması hesaplanmaktadır. Zira, bu ülkelerin kendilerine has kültürleri, gösterilerdeki sloganları ve ellerinde taşıdıkları afişlerde “Çözüm sadece İslam’dadır” yazılarının göze çarpması bu gerçeği yansıtmaktadır.
 
Bununla birlikte Mısır, Tunus, Yemen ve Libya’da İran’daki gibi köklü bir sistemin kurulması beklentisine girilmemeli. Bu ülkelerin şartları İran’dan oldukça farklıdır. Hükümet sistemleri de bu esasa göre farklılık arz etmektedir. Ancak gerçek olan şey, bu ülkelerdeki hükümet sistemlerinin bundan böyle laik ya da seküler olmayacağı. Her ne kadar İslami hüküm ve kanunların oranı diğer ülkelerden farklılık arzetse de buradaki yönetimlerin İslami bir renge dayanacağı muhakkaktır.
Bununla birlikte inkılap yapan ülkelerde İslami uyanışın en önemli sonuçlarından biri yöneticilerin halkın oylarıyla ve serbest seçimlerle iş başına gelmeleridir. Bu durum, söz konusu ülkelerin başka güçlere bağlı olmamasını garantilemektedir.
 
Bu ülkelerde halkın kaybolmuş hakkı olan özgürlük ve bağımsızlık, İslami uyanışın bereketi ve elbette binlerce şehidin verildiği ağır bedellerle elde edilmiştir. Dikkat edilmesi gereken hassas nokta, inkılaplarla elde edilen özgürlük ve bağımsızlıktan daha önemlisi onların korunmasıdır. Tarihte birçok inkılap büyük fedakarlıklarla ve kanlar dökülerek elde edilmiş, ancak devam ettirilememiş. Bazıları tamamen aykırı bir yola girmiş. Kimi zaman büyük inkılaplar baskıcı yönetimlere ve diktatörlüklere dönüşmüş.
 
İnkılapları tehdit eden ve onları çizgilerinden alıkoyan tehlikeler, Müslüman Arap halklarının inkılaplarını da tehdit etmektedir. Bugün Mısır’da meclis seçimlerinde başarı elde eden Selefiler hassas bir konumda bulunmaktadır. Yaklaşık olarak Mısır meclisinin dörtte birini elde ettiler. Bu tabloya göre, yeni inkılap yapmış Mısır’da Selefiler sistemin kalıbını etkileyebilirler. Zira itidal çizgisini aşıp sıkıntı çıkarırlarsa Mısır inkılabını tehlikeli bir zemine çekebilirler. Bundan da en fazla İslami olmayan kesimler faydalanır.
 
İhvan, Selefilerin iki katına yakın milletvekiline sahiptir. Mutedil görüşe sahip olan İhvan’ın içinde liberal düşünceyi savunanların olduğu görülmektedir. İhvan, mutedil İslami çizgisini yönetimde ortaya koyamazsa halkın gözünden düşebilir. Selefiler, yönetimi göğüsleyecek İhvan’ı sıkıştırmaya ve zorlamaya kalkışırlarsa henüz çok yeni olan Mısır inkılabı büyük tehlikelerle yüzleşebilir.
 
İhvan’ın, ellerinde Müslüman halkın kanı bulunan askeri şura başkanı general Tantavi’ye gösterdiği müsamaha ve bazı İhvan üyelerinin sömürü ve zillet anlaşması olan Camp David’e vefalı davranacaklarını ileri sürmeleri liberal ve inkılabi olmayan tutumlar olup İhvan’a büyük zararların dokunmasına sebep olacak gelişmelerdir. Siyonist rejimle irtibatın devamıyla ilgili tutum, bu rejimin Kahire’deki elçiliğinin faaliyetlerini sürdürmesi, Siyonistlere gaz satışının devam etmesi, Filistin olayına yaklaşım şekli ve kısa zaman sonra hükümetin karşısında yer alacak olan bir çok mesele İhvan-ı Müslimin’i ağır imtihanlarla yüz yüze getirecek.
 
Mısır’ın toplumsal dokusu, Mısır toplumundaki İslami olmayan grupların geçmişi, Batının Mısır toplumuna nüfuzu, kanuni uygulamalarda ve siyasi sorumluluklarda kendilerini gösterecek olan Selefiler, hepsinden önemlisi de, Mısır inkılapçılarının farklı zeminlerde oldukça yüksek olan beklentilerini İhvan rehberleri kavrayamaz ve zamanında gerekli girişimlerde bulunmazlarsa, Mısır inkılabını tehdit eden ciddi bir tehlike ile karşı karşıya kalabilirler.
Benzeri tehlikeler inkılap yapmış diğer ülkeleri de tehdit etmektedir. Sömürgeci Batı ülkeleri bütün bunları göz önünde bulundurarak bozmaya çalışacaklar. Örneğin gizli bir şekilde Selefileri kışkırtmak için çabalayacaklar. İfrat ve tefrit konularını gündeme getirip bulanık suda balık avlamak için çabaladıkları şimdiden görülmektedir. Böylece inkılapları teslim alıp istedikleri alana yönlendirmeye çalışıyorlar.
 
Bütün bunlar İslami uyanış hareketlerini savunan ve yayılması için çabalayan Müslümanların sorumluluğunu kat kat arttırmaktadır. Oturup kalkmakla bir yerlere ulaşamayacağı, çok daha fazla gayrete ihtiyaç olduğu bilinmelidir.
“İslami uyanış” dalgasına “Arap baharı” adını takanlar, meyveleri koparma iklimini sabırsızlıkla beklemektedirler. Projelerini harekete geçirip meyveleri sepetlerine doldurmak ve inkılapları kendi çizgilerine çekmek için var güçleriyle çalışmaktadırlar.


Kaynak: Cumhuriyé Eslami Gazetesi
Çeviren: Hanefi Aydın / doğruhaber

Bu haberler de ilginizi çekebilir