Şehitlerin Hanımı Hz. Atike Binti Zeyd (R.Anha)

Vahiy gelmeden önce İslam`la şereflenen bahtiyarlardan… Birbirinden değerli beş şahsiyetle evlenen, her evlendiği eşini Allah yolunda şehadete uğurlayan, istikametten ayrılmayan değerli bir eş… Beraber baş koydukları dava uğruna can yoldaşlığı yaptığı aziz şehitler…  

O Muvahhid bir baba olan Zeyd b. Amr b. Nüfeyl`in kızı… Cennetle müjdelenen on kişiden biri olan Said b. Zeyd`in kız kardeşi… İsminin anlamına nisbeten pak, iffetli ve cemali güzel bir hanımdı. Babası Zeyd fetret döneminde yaşamış Hanif dinine mensuptu. O iman etmişti, fakat biliyordu ki hak olan son peygamber gelecek ama ona yetişip, yetişemeyeceğini bilmiyordu. Bu Muvahhid baba vefat etmeden önce oğlu Said b. Zeyd için şöyle dua etti. “Ya Rabbim ben son Peygamberin doğacağı zamana kadar yaşar mıyım bilmem ama sen oğlumu o son Nebiye en yakın kişilerden kıl.” Dedi. Evet, Muvahhid babanın duası kabul oldu. Tam da dediği gibi oğlu Nebi`ye (sav) en yakınlardan, cennetle müjdelenen on kişiden oldu. Hz. Atike`nin de dünyasına şirk günah girmeden Allah`ın izniyle oda vahiyden önce Müslümanlar safına katıldı.

O ilk Hz. Ebubekir`in oğlu Abdullah ile evlendi. Bu izdivaç aile arasında konuşulduğu zaman Hz. Ebubekir`in oğlundan yana bazı tereddütleri vardı. Oğlu babası ona “ Haydi oğlum cihad`a” deyince üşengeçlik yapar, katılmazdı. Bir baba olarak oğlunun ahiretini düşünen baba Hz. Atike gibi bir yandan iffetli bir yandan cemali güzel bir bayanla evlenirse cemaatle namazlarını, ibadetlerini aksatacağını düşünüyordu. O yüzden başlangıçta onay vermedi. Ama sonrasında oğlu onun rızasını alarak evlendi. Birkaç sene geçtikten sonra Hz. Ebubekir`in dediği gibi oğlu cemaatle namaza katılmaz olmuş, en son bir Cuma namazını kaçırmıştı. Babası sadece ahiretini düşünen biri olarak, onun boşanmasını istedi. Abdullah da istemeyerek te olsa eşini talak-ı ric`i ile boşadı. Kısa bir zaman sonra oğlunun bu şekilde üzgün olduğunu gören baba “ Oğlum eğer bana söz verip cihada katılır, ibadetlerine dikkat edersen Hz. Atike`yle tekrardan evlenmene müsaade ederim” dedi. Abdullah söz verdi ve sözünün eri olarak cihada katıldı ve şehadet şerbetini içti. Hz. Atike`nin eşi kendi ölümünden sonra eşinin başka kimseyle evlenmesine razı değildi. Bu hususta da birbirlerine söz vermişlerdi. Abdullah şehit olduktan sonra Hz. Ömer`in kardeşi Zeyd b. Hattab ona talip oldu. Hz. Atike`de eşine verdiği sözü ileri sürerek evlenmek istemedi. Zeyd bunu duyunca “Allah`ın helal kıldığı bir şeyi böyle bir söz verme ile kendine haram edemezsin” dedi. Bu söz üzerine kabul etti. Bir can yoldaşı daha Allah`a kavuştu. Ondan sonra adalet timsali Hz. Ömer`in kendisi ona talip oldu, onunla evlendi. Kısa zaman sonra bir bayan için en zor imtihanlardan biri olsa gerek, Hz. Ömer`de şehid oldu. Bu imtihana sabretmek öyle kolay değildi.

Bu hadise üzerine Abdullah b. Ömer üvey annesini Atike`yi kastederek “ Kim şehid olmayı isterse Atike b. Zeyd ile evlensin” demiştir. Hz. Ömer`den sonra Hz. Zübeyr`le evlendi. O da şehid oldu. En son Hz. Ali ile evlendi. Allah`ın hikmeti O da şehid oldu. Hz Atike bir eş olarak ibadetleriyle, yaşantısıyla Allah yolundan ayrılmadı, istikamet üzere yolunu sürdürdü. Birbirinden değerli beş şahsiyetle evlenme bahtiyarlığına erişti. Allah ondan razı olsun.    İREM GÜLTEKİN