Birleşmiş Milletler yayımladığı yeni insan hakları raporuna göre, Rakhine eyaletindeki Budist Myanmar güçleri tarafından Rohingya nüfusuna yönelik insan hakları ihlallerinin, insanlığa karşı işlenen suçların icra edildiğini gösterdiğini belirtti.

İlke Haber Ajansı (İLKHA) Dış Haberler Birimi tarafından tercüme edilen raporda, Budist Myanmar Devletine bağlı asker ve polisler ile yerel çeteler tarafından işlenen işkence ve cinayetlerin korkunç boyutlara ulaştığı görüldü.

BM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Linnea Arvidsson ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi Sözcüsü Ravina Shamdasani yaptıkları basın açıklamasında, raporda yer alan hak ihlalleriyle ilgili önemli bilgiler paylaştılar.  

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) tarafından ekim ayı başlarında kuzey Maungdaw`daki askeri operasyon ve tecritlerden kaçarak sınıra ulaşan insanlarla yapılan görüşmelere dayanarak açıklanan raporda; ülkedeki "güvenlik güçlerinin" bebek ve çocukların da aralarında bulunduğu Müslüman halka toplu tecavüz, cinayet, acımasız dayak, kayıplar ve diğer ciddi insan hakları ihlalleri belgelendi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Ra'ad Al Hussein bölgede ki olaylara dair, "Bu Rohingya çocuklarının maruz kalmış olduğu yıkıcı zulüm dayanılmaz. Ne tür bir nefret bir adamı, anne sütü için ağlayan bir bebeği palayla öldürmeye zorlar ve o anda tecavüze uğrayan annesinin buna şahitlik etmesini ister? Bunu yapanlar, o kadını korumakla görevli güvenlik güçleridir. Bu nasıl bir 'temizlik operasyonu?' Bununla hangi ulusal güvenlik hedeflenmiş olabilir?" diye sordu.

Raporda, OHCHR'nin görüştüğü kadınların yarısından fazlası cinsel şiddet ve tecavüze uğradığı da belirtiliyor. Görüşülen birçok kişi, cinayetlere tanıklık ettiklerini ve ailelerinin kayıp olduğunu söylediler.

Medreseler ve camiler yakıldı

Raporda ayrıca, yüzlerce Rohingyalının evleri, okulları, marketleri, dükkânları, medreseleri ve camilerinin ordu, polis ve bazen sivil çeteler tarafından yakıldığını gösteren bulgular da yer aldı. Şahitler ayrıca, pirinç tarlaları da dâhil olmak üzere gıda ve gıda kaynaklarının tahrip edildiğini, hayvanların ise telef edildiğini belirttiler.

Olaylardan kaçma esnasında birçok insanın açılan yaylım ateşiyle hayatlarını kaybettikleri de yine raporda yer alıyor.

Evler kasten ateşe verildi, insanlar yanan evlerin içine itildi

Raporda, "Evler, içinde aileler olduğu esnada kasten ateşe verilerek yakılmakta, farklı köylerden toplanan Rohingyalılar ordu mensupları tarafından zorla evlerin içine itilip yakılmaktadır. Birçok kişiden alınan ifadelere göre Rakhine köylerinde yaşayan yaşlılar ve engelliler dâhil olmak üzere ailelerin tüm üyeleri evin içine kilitlenip ev ateşe verilmektedir." ifadeleri yer aldı.

Birçok tanık ve mağdur, dövüldüğünü, tecavüze uğradığını, kendilerine bunlar yapılırken "Siz Bangladeş'siniz ve oraya geri dönmelisiniz. Bizim neler yapabildiğimizi görüyorsunuz. Sizin Allah'ınız sizin için ne yapabilir!" söylenildiğini dile getirdiler.

"Faillerin ve onlara emredenlerin hesap vermeleri gerekiyor"

Yüksek Komiser Zeid, iddiaların yerçekimi ve ölçeği göz önüne alındığında uluslararası toplumu güçlü bir şekilde tepki vermeye çağırarak şunları vurguladı:

"Myanmar Hükümeti, yaşanan bu ciddi insan hakları ihlallerini inkâr etmek yerine kendi halkına karşı giriştiği bu zulmü derhal durdurmalı ve mağdurların adalete, tazminatlara ve güvenliğe erişmesini sağlamak için sorumluğu kabul etmelidir. İnsanları ibadet ederken ya da aile geçimini sağlamaya çalışırken öldüren, iki yaşındaki çocukları ve 80 yaşındaki ihtiyar kadınları ölesiye döven faillerin ve onların azmettiricilerinin mutlaka hesap vermesi gerekir."

"Bangladeş sınırına sığınanların sayısının 66 bin"

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine göre, 9 Ekim'den bu yana başlayan şiddet, uzun süredir devam eden ihlal ve taciz olaylarının bir sonucu. Raporda Rohingya'ya yönelik ayrımcılık, dışlanma ve marjinalleştirme politikaları, kuzey Rakhine eyaletinde onlarca yıldır sistematik olarak devam ettiği, 9 Ekim 2016'dan bu yana Bangladeş sınırına sığınanların sayısının 66 bin olduğu belirtildi.

UNICEF: Çocuk haklarının ihlali kabul edilemez

Ayrıca raporda çocuk hakları ihlallerinin seviyesinde ciddi endişelerini dile getiren Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), ihlaller için kovuşturma ve derinlemesine soruşturma çağrısında bulundu.

Birleşmiş Milletler Ajansı, "Bu tür çocuk haklarının ihlal edilmesi tamamen kabul edilemez. Her çocuğun her durumda, cinsiyeti, dini veya milliyeti gözetmeksizin korunma hakkı var." açıklamasında bulundu.  (Ahmet Salim Çakar - İLKHA)