• DOLAR 32.284
  • EURO 35.005
  • ALTIN 2444.464
  • ...
Efendimiz ve Fedakârlık
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Tarih boyunca gönderilmiş olan bütün peygamberler yurtlarından sürülme, baskı altına alınma, tehdit edilme ve hatta öldürülmeye kadar varan zorluklar yaşamışlar ancak yine de davalarından vazgeçmemişlerdir.

Peygamber Efendimiz (sav), müşrik bir toplumu o güne kadar yaşadıkları inançlarından vazgeçirerek, yalnızca bir olan Allah'a kulluk etmeye çağırmak üzere gönderilmiştir. Resul-ü Ekrem Efendimiz, bu görevi sırasında çok büyük zorluklarla karşılaşmıştır. İslam ahlakının toplumda yaygınlaşmasını kendi menfaatlerine aykırı gören müşrikler, Peygamberimiz (sav)'e ve inananlara karşı ellerindeki tüm imkânları kullanarak büyük bir mücadele yürütmüşlerdir.

 Peygamberimiz (sav)'e tuzaklar kurulmuş, O'nu öldürmeye, yaşadığı yerden sürmeye ya da tutuklamaya kalkışmışlardır. Allah'ın Rasulü'nün insanlar üzerindeki etkisini önleyebilmek için, Peygamberimiz (sav)'e delilik, büyücülük, akıl yetersizliği, doğru sözlü olmamak, şairlik gibi asılsız iftiralarda bulunmuşlardır. Peygamberimiz (sav) inkârcıların sözlü ve fiili olarak yaptıkları bütün bu iftira ve saldırılara karşı malından ve canından birçok fedakârlıkta bulunarak kararlılıkla direnmiştir. Yapılan tüm tehditlere, baskılara ve çıkarılan zorluklara rağmen, dinini tebliğ etmeye devam etmiş,  Mekke müşriklerinin mal, mülk, şeref ve liderlik gibi tekliflerini de;

“Sağ ellime güneşi, sol ellime ayı bile verseniz ben asla dinimi tebliğ etmekten vazgeçmem” diyerek reddetmiştir.

Rasulullah'ın davanın korunması ve ilerlemesi için yapmış olduğu bu üstün fedakârlıklar ve güzel ahlakı, bütün Müslümanlar için çok güzel bir örnektir. Ayrıca Peygamberimiz (sav)'in, en zor şartlarda bile kendi şahsi menfaatlerden önce dinin menfaatlerini, davanın güvenliğini,  Müslümanların rahat ve huzurunu ön planda tutması, O'nun sahip olduğu üstün fedakârlık anlayışını göstermektedir.

Yine Rasulullah efendimizin peygamber olmadan önceki hayatında Hz. Hatice`yle evlendikten sonra, Mekke`nin en zenginleri arasında sayılırken, peygamber olduktan sonra sahip olduğu mal varlığının tümünü İslam davası için harcadığından, bazen günlerce yiyecek hiç bir şey bulamadan aç kalması, onun İslam için nasıl malını harcayıp feda ettiğini açıkça gösterir.

Rasulullah`ın eşi Hz. Aişe`ye yaptığı şu vasiyet, Rasulullah`ın fedakarlık anlayışını bizlere gayet açıkça göstermektedir.

"Malı toplayıp da harcama hususunda cimri davranma yoksa Allah da rızkını senden keser, malı elinde saklayıp infak etmeksizin tutma yoksa Allah da sana vermeyi meneder."

Kısacası efendimiz fedakarca yaşamış, fedakarlığı yaşayarak öğretmiştir. Ondan bu dersi alan sahabeyi kiram da bütün hayatları boyunca onun izinden gitmiş ve İslam için fedakarlık yapma konusunda hep birbirleriyle yarışmışlardır. Onların o aziz fedakarlıklarıyla İslam kısa sürede tüm dünyaya yayılmış, insanlara hayat ve iman bahşetmiştir.

Bu haberler de ilginizi çekebilir