"Camiler Müslümanlar için `Namus-u Ekber` konumundadır"
Diyarbakır`ın Sur ilçesindeki tarihi Fatih Paşa Camii`ne (Kurşunlu) yapılan saldırıya tepki gösteren Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu, camilere yapılan saldırıların Müslümanların malına, hanesine ve çocuklarına yapılmış saldırıdan daha acı verici olduğunu belirti.
Diyarbakır`ın Sur ilçesindeki tarihi FatihPaşa Camii'ne (Kurşunlu) yapılan saldırıya tepki gösteren Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu, Fatih Paşa Camisi'nin alevler içindeki halinin tüm Müslümanların yüreğini derinden dağladığına vurgu yaptı.
Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu Koordinatörü İbrahim Gökdemir adına yapılan açıklamada, özelikle Diyarbakır`ın tarihi ve dini mekânlarla donanımlı Sur ilçesinde iki ayı aşkındır süren hendek kazma, barikat kurma vatandaşı evinden ve iş yerinden tehcir ettiren uygulamaların adeta hayatı durdurma noktasına getirildiği ifade edildi.
Tarihi ve dini mekânların saldırıya uğraması ile halkın iki aydan beridir ezandan mahrum ve ibadetlerini camilerde yapamadığının altı çizilen açıklamada, “Öz Yönetim” ve daha fazla özgürlük talebi ile bu tür eylemlere başvuranların sebep oldukları bu tahribat ve yıkım İslam dininin sosyal yaşamındaki her türlü değerine yapılmış bilinçli bir saldırıdır.” denildi.
FatihPaşa Camii'nin alevler içindeki halinin tüm Müslümanların yüreğini derinden dağladığı ifade edilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Biz Müslümanlar için Kâbe`nin temsili konumunda olan Allah`ın evleri camilere yönelik her türlü saldırıyı şiddetle lanetliyoruz. Camilerimize yapılan saldırı malımıza, hanemize ve çocuklarımıza yapılmış saldırıdan daha acı vericidir. Camilerimiz biz Müslümanlar için Namus-u Ekber konumundadır. Bakara Suresi 114`üncüayetinde belirtildiği gibi ancak zalim olanlar mescitlere zarar verirler. Bugün Sur ilçemizdeki başta Ulu Cami olmak üzere onlarca cami ve mescitlerde ezanlar susmuş ve ibadet yapılamıyor ise bu sebep olanlar zalimlerin ta kendileridirler. Müslüman halkımız iki ateş arasında kalmış, malını ve canını yitirdiği gibi ibadetini bile yapamaz bir duruma gelmiştir. Sosyal devlet sorumluluğunun gereği olarak can, mal, namusu korumakla sorumluğu olduğu gibi Müslüman halkımızın özgür bir şekilde ibadetlerini ifa etme yükümlüğü de vardır.”
Sivil toplum kuruluşlarının ve özellikle de bölge halkının camileri sahiplenmesi gerektiğine vurgu yapılan açıklamada, “Bizler bu olup bitenlerden Suriye`de yaşananların bir benzerinin bölgemizde de ayak seslerini duyar gibiyiz. Yetkililerden acil olarak duruma müdahil olmalarını aksi takdirde bir bütün olarak Müslüman halkımızı insafsız, zalim, gaddarların vicdanına! Terk etmiş olacağını hatırlatırız. Devlet vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlamakla birlikte dini mekânlarınıda korumaktan aciz bir konumda olmamalıdır. Devletin sorumlu konumundaki yöneticilerini acil olarak camilerimizi sahiplenmelerini, inanç özgürlüğüne yönelik saldırıları bertaraf etmeye ve önlem almaya davet ediyoruz. Bizler Başta halkımızı ve duyarlı sivil toplum kuruluşlarını; yeryüzünde Allah`ın adının anıldığı camiler ve mescitlere yönelik saldırılara karşı camilerini sahiplenmeye ve korumaya çağırıyoruz. Camilere yönelik saldırılara karşı tepkilerini en üst perde den vermelerini bekliyoruz.” ifadeleri kullanıldı. (İLKHA)