Memur-Sen Gaziantep Şubesinden şiddet olaylarına tepki
Memur-Sen Gaziantep Şubesi düzenlediği basın açıklamasıyla son günlerde PKK tarafından yapılan saldırıları kınandı.
Memur Sendikaları Konfederasyonu tarafından 81 ilde eş zamanlı olarak yapılan basın açıklamaları kapsamında basın açıklaması düzenleyen Memur-Sen Gaziantep Şubesi, artan saldırıları kınayarak yaşanan saldırılar karşısında kamuoyunun sağduyuyu kaybetmemesi tavsiyesinde bulundu.
Yeşilsu parkında bir araya gelen sendika üyeleri sık sık PKK aleyhine slogan atarak PKK’nin Müslüman Kürtlerin temsilcisi olamayacağı belirtildi.
Basın açıklamasını okuyan Memur-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, Terörün, kan ve şiddetten beslenen bir insanlık suçu olduğunu söyledi.
Son günlerde artan şiddet olaylarını lanetlediklerini belirten Gök, işlenen bu insanlık suçunun ancak aklı, ruhu ve vicdanı iflas etmiş kişiler ve gruplar tarafından işlendiğine vurgu yaptı.
Suruç’ta meydana gelen bombalı saldırıda 32 kişinin katledildiğini ve sonrasında PKK’nin düzenlediği saldırılar ile Türkiye’nin yeniden bir terör sarmalının içine çekildiğini belirten Gök, “Küresel bir saldırı altındayız. Bir taraftan küresel şer şebekelerinin kanlı senaryolarında kanlı kalemleriyle figüranlık yapıyorlar bir taraftan da terör örgütlerinin vahşi katliamlarını perdelemeye çalışıyorlar. Daha açık konuşacak olursak, terör örgütlerini meşrulaştırma ihalesini alan malum medya, terör örgütlerinin sözcülüğünü yapıyor. Onları da kınıyorum. Aynı 28 Şubat sürecinde olduğu gibi baronlarına hizmet ediyorlar. Toplum mühendisliği yaparak milletin tüm değerlerine savaş açıyorlar.”şeklinde konuştu.
Sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere her kesimin bölgesel barışın ve dünya barışının oluşturulmasında etkin bir şekilde rol alması ve bu yapılardan yararlanılması gerektiğini belirten Gök, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Eğitim sistemimiz değerler odaklı olarak yeniden yapılandırılmalı, gençlerimiz milli, manevi ve ahlaki değerlerle donatılmalıdır. Kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı dil yerine birleştirici ve bütünleştirici dile önem verilmelidir. Her kurum ve kuruluş sorunun değil çözümün parçası olmayı hedef olarak belirlemelidir. “ (İbrahim Koçyiğit- İLKHA)