BİTLİS-30 Mart’ta  yapılacak olan yerel seçimler öncesinde Hüda Par Bitlis Belediye Başkan adayı Cengiz Karakaya, seçim  değerlendirmesi ile ilgili gazetecilere açıklamalarda bulundu.

 Karakaya yaptığı açıklamada, “Halkımızın maddi ve manevi sorunlarını biliyoruz. Bu sorunları, İslami ve insani perspektifle çözmek için, adayız.” dedi.

 Karakaya, daha önce yöneticilik  yaptıkları Sivil Toplum Kuruluşlarında bu tecrübeyi kazandıklarını ifade ederek, “Burada 3 buçuk yıl bir Sivil Toplum Kuruluşunun başkanlığını yaptık. Maddi ve manevi sorunları yakından gördük. O zamanlar STK’daki görevimizden dolayı mağdur olan aileleri tespit çalışmalarımız oldu. Bununla birlikte mahalleri, sokakları ve hiç görmediğimiz yerleri gezdik, gördük. Bitlis’in virane şehre dönüştüğüne şahit olduk.  Tabi bu tespitlerde maddiyatın dışında maneviyat eksiklilerini de gördük. Özellikle terk edilmiş, enkaz haline gelmiş binaların içinde yapılanlara şahit olduk. Balli, esrar, gibi zararlı maddeleri bu alanlarda kullanan vatandaşlarımıza ulaşmaya çalıştık. Şükür olsun ki Çoğuna ulaşabildik. Daha sonra yaklaşık bir yıl önce Hür Dava Partisi kuruldu. Yaklaşık 4 ay önce Bitlis ilinde yerel seçime girileceği kararı alındıktan sonra aday adaylığı başvurusunu yaptım. Nihayetinde Hüda Par’dan Belediye Başkan adayı oldum” dedi.

 Bitlis’te eksiklerin kendilerini rahatsız etiğinin altını çizen Karakaya, “İlk önce bizim bir Bitlisli olarak içimiz yanıyor. Bitlis’te eksiklikler ve yapılan yanlışlıklar çoktur. Birileri yanlış olan şeyleri bilmesine rağmen,  devam ettiriyor. Özellikle üstten inme anlayışı, kendi etrafında bulunan bazı kitlelere, çıkar sağlama amaçlı işleri gördük. Biz yapılan bu yanlışları düzeltmek, toplumu bilinçlendirmek amacındayız. Bizim parti olarak iki projemiz vardır. Birincisi maddi kalkınma, ikincisi ise manevi kalkınmadır.  Manevi olarak, kalkınırsak maddi kalkınma arkasında gelecektir. Bizim belediyecilik anlayışımız bu şekilde olacaktır.  Bizleri belediye başkanlığı seçimlerine iten sebepler bunlardır. Biz herhangi bir partiye alternatif parti olarak kurulmadık. Bizler bu coğrafyada siyaset sahnesinde yer alacağız.  Gün geçtikçe yaptığımız çalışmalarımız göstermiş olduğumuz azimle bunu ispatlayacağız.  Hz. Ömer’in adaleti tarihte yerini almış ve bizler için büyük tecrübe ve örnektir.  .” ifadelerini kullandı.

 Bitlisi’in gittikçe azalan nüfusuna da  değinen Karakaya, “Şuan Bitlis’in tabelasında nüfusu 46 bin olarak yazılmış. Fakat biraz gezildiğinde, bunun böyle olmadığı görülecektir Herhalde 40 binin altına da inmiştir.  Böyle devam ederse bu rakam 5 -10 yıl içinde 25 -30 binlere kadar inecektir. Dışarıdaki Bitlislileri sayarsak milyonlara ulaşırız. Bitlis insan üreten bir fabrikadır. Ama Bitlis son on yıl içinde müthiş bir insan göçü verdi.  Halkla istişare edilmeden karar almak bunlara sebeptir. Eğer halkın geleceği için kararlar alınacaksa halka sorulması, danışılması lazım.  Örneğin çarşının yıkılma olayı var. Çam sitesinde dükkanlar yapılıyor.  Dükkan sayısı arttırılsın diye 46 metre kare olan dükkanları 23’e indirmişler.  Çarşı merkezindeki esnaf, burayı boşaltacak, 23 metrekarelik dükkanlara gidecek. İşte bu anlayış ‘Ben yaptım oldu’ anlayışıdır. İşte biz bu anlayışı ortadan kaldırmak için bir araya geldik.” diye konuştu.

 Yıllardır bu coğrafyadaki halklar ötekileştirilmiştir

“Bizim asıl gayemiz insanları ıslah etmektir. Çünkü bizim parti olarak referansımız İslam’dır” diyen Karakaya, “Bizim için insanın rengi dili ırkı aynıdır. İnşallah farklı siyasi partiler tatlı bir seçim mücadelesi içerisinde bir seçim dönemi geçirmeyi ümit ediyoruz. Bir serüvene bir çalışmaya girdik ve 30 Mart tarihinde sonuçlanacak. Halkımız kimi tercih edecekse kendi kararını verecek. Yıllardır bu coğrafyada bulunan halklar ötekileştirilmiştir. Ufak bir yanlış yapılmış ve bu yanlış neticesinde zulme uğramıştır. Köylerin isimleri değişmiştir. Öyle bir hale girmişiz ki mahkemede Türkçe bilmediğimiz için derdimizi anlatamadığımızdan ceza yemişiz.  Köylerimiz talan edilmiş, her şeyimiz elimizden alınmış bunu belirtmek için gitmişiz ama, Türkçe bilmediğimiz için derdimizi anlatamamışız. Bunların hepsini yaşayan biziz, biz de bunların aynısını yaparsak, o zalimlerden hiçbir farkımız kalmaz. “dedi.

 “Belediye bir bütündür yanlışlar herkesindir”

Belediye yöneticilerinin uygulamalarına da değinen Karakaya, “Belediye bir bütündür. Eğer ortada yapılmış bir yanlışlık varsa bu yanlıştan tek kişi sorumlu tutulamaz. Ortada bir değil binlerce yanlış var. Bunları tepsilerle sıralayabiliriz. Halk arasında konuşulan o kadar çok şey var ki, bizler bunları söylemeye haya ederiz. Bunlar konuşulursa, bu belediyeciliğin hali hazırda Bitlis’e verecek bir şeylerinin kalmadığı sonucu çıkar.  Bugün belediyede 15 encümen var. Orada bir yanlış yapıldığında niye hiç biri yanlış yapıldığını dile getirmedi? Bunların 9 tanesi idare ile birlikte hareket ediyor. Diğerleri A veya B partisinden. Bunları şimdiye kadar niye bu zulme engel olmadılar. Peygamberimiz hadisinde, ‘Zulme engel olun’ diyor. ‘Biz azınlıkta olduğumuz için olmadı’ diyorlar. Bu yapılan haksızlıkları halka anlatsaydınız. Basın açıklaması yapsaydınız. Ama ortada çıkar söz konusu olduğu için, kimsenin sesi çıkmıyor. Bu nedenle tek fert üzerinden olaya bakarsak bir yanlış yapmış oluruz” şeklinde konuştu.

 “Hakkın rehberliğinde halk için mücadele edeceğiz”

Hakkın rehberliğinde halk için mücadele edeceklerini vurgulayan Karakaya, “Biz parti olarak ev ziyaretleri gerçekleştiriyoruz. Onlara derdimizi anlatıyoruz. Şimdiye kadar binlerce ev ziyareti gerçekleştirdik. Gittiğimiz her evde bizlerin Bitlis olarak kaybedecek 5 yılımızın olmadığını anlattık. Bu işi yapacak olanların gerçek manada Allah’tan korkması gerekir. ‘Hakkın rehberliğinde halk için’ diyoruz.  Biz belediyeye geldiğimiz zaman olaylara yerinde müdahale edeceğiz.  Halkımız ile karşılıklı istişarede bulunacağız.   Bitlis’te şimdiye kadar neler yapılmış, mevcut durumu ve gelecekte neler yapılabilir, bunlara cevap arayacağız. Dediğimiz gibi şimdiye kadar binlerce evi ziyaret ettik. Ziyaretlerimizde halkın yüzde 99’unun mevcut yönetimden memnun olmadığını görüyoruz. Bu konuda haklılar. Çünkü Bitlis için şimdiye kadar yapılan hiçbir şey yoktur. Biz burada yapılan yanlışları anlatırsak günlerce sürebilir.  Halkı anlamak için halk gibi yaşamak lazım. Halkın içinde olmak lazım.  Biz kısacası Hz. Ömer adaletini getirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

 Halkın içinde olmayanlar halkı anlayamazlar

Konuşmasının sonunda, Seçimlerde oy kullanacak Bitlis seçmenine de seslenen Karakaya, “Şunu Bitlis halkından rica ediyorum. Bu seçimlerde oy kullanmadan önce çok iyi düşünsünler. Bugün mevcut belediyeciliği gönderebiliriz. Fakat yerine gelen belediyede idareciler kimlerdir, ne yapacaklar bunları çok iyi tespit edip düşünmek ve ona göre oy kullanmak gerekir.  Önceden Belediyecilik anlayışlarını iyi bilmek gerekir.  Geçtiğimiz günlerde bir işadamının evini ziyaret ettik. Bizlere yapmış olduğu çok iyi bir tespitten bahsetti. Tatvan’da Bitlis’ten daire alan 135 insan var. Bunu tapudan girip sorabilirsiniz. Bunun nedeni belediye tarafından bırakılan vergiler. Adamın biri evinin damını sökecek. Zeydan’da 8 Ağustos Hersan gibi mahallelerde keran dediğimiz ağacı kaldırıp yerine beton yapamıyor. 30 -40 milyarlık dairelerde adam damını kaldırdığı için 7 bucuk milyar para istiyor. İstanbul’da yapılan modeli burada yapmaya çalışıyorlar. Vatandaş bu parayı nereden versin. Halkın içinde olmadığı için halkın derdinden anlamıyorlar. Ondan sonra pazarlığa oturuyorlar. Bunun kanununda piyasası bellidir. Biz bu nedenle halkımızdan tekrar rica ediyoruz. Bitlis’in geleceği için, halk için oy kullanmadan önce iyi bir düşünsünler.” uyarılarında bulundu. (Şükrü Tontaş- İLKHA)