İSTANBUL - Aile dergisi Nisanur’un 26. sayısı çıktı. Dergi bu ay dosya konusu olarak bilhassa aile odaklı ataleti ele almış. Dergi kapağa; “Ebeveynler liyakatle birbirlerini ve çocuklarını ataletten kurtarabilirler” sözüne taşırken; 3. yılı nedeni ile yurtiçinden ve yurtdışından birçok okurun dergiye dair görüşlerine yer vermiş. Öte yandan Nisanur, okurları için Psikolojik Danışman Hanife Okutan ile ‘çocuk ve ahlaki gelişimi’ ekseninde bir röportaj da gerçekleştirmiş.

Kapanması zor bir yara: Atalet

Derginin bu ayki editör yazısında; “Günümüz toplumunda gerek fert gerek cemaat bazında atalet ve uyuşukluğun açtığı; kapanması zor birçok yara mevcut. Öyle ki biri kapanmadan diğeri nüksediyor ve toplumun her kesimine sirayet eden bir acıya dönüşüyor. Yani sanıldığı gibi kişinin tembelliği yalnızca kendi bedenine değil yakınlarına hatta bazı durumlarda tüm çevresine yayılıyor ve kısa sürede rehavete dönüşüyor. Bu durumu bilhassa kadın açısından düşündüğümüz de ise ortaya çıkması muhtemel korkunç bir tablo var. Düşünsenize, yarının büyüklerinin kendinden bezmiş, gününü uyuşuklukla tüketen, atıl bir annenin kollarında yetiştiğini… Böyle bir aile ortamında yetişen neslin sorumluluk, ibadet, dava ve çalışma bilinci kazanması ne derece ihtimal dahlindedir…” sözlerine yer vermiş.

26. sayıdan kısa kısa

Arzu Demir; “Dinamik bir ümmet ancak tembelliği üzerinden atmış aileler ile sağlanabilir” derken; Reyhan Çelebi ise “Çocuğun iyiliğine olduğu sanılarak onu hareketsiz bırakmak, tabiri caizse çocuğa köşe yastığı muamelesi yapmak, annelerin sıklıkla yaptığı bir hatadır” açıklamasında bulunuyor. Şehide Koca, “Bulunduğumuz yerde, okulda, mahallede, yaşadığımız apartmanda, küçük de olsa bir birliktelik/cemaat oluşturmamız lazım” derken; Esra Toprak da “Eğer hayat içindeki hedefimiz büyükse o hedefe ulaştıran vasıtalar canlı, yollar aktif olur ve araçlar yenilik kokar” izahında bulunuyor. Esma Akbalık “Aşk ateşinde pişmek için gece gibi karanlık olan ataletin üzerine şafak gibi doğmak gerek” derken; Rana Çeçen de “Tembellik bir iman zafiyetidir” tespitinde bulunuyor. Aynur Sülün; duygu sömürüsü yapan annelerin, çocuklarının neden bu durumda olduklarını kestiremedikleri fakat çocuklarının geleceğini sırf kendi zevkleri için adım adım mahvettiklerini vurgularken; Sultan Demir ise “Çocuklarımıza olan zaafımız çocuklarımızın yaptığı yanlışları görmemizi engellemektedir” diyor. Nevin Yapıcıoğlu Nebevi bir dua olan ‘cevşen’i işlerken, Esengül Özkan da çocuk eğitiminde disiplinli olunması gerektiğini madde madde belirtiyor.

Okurların dilinden Nisanur

Nisanur 26. sayısında; derginin 3. yılı nedeni ile yurtiçinden ve yurtdışından birçok okurun Nisanur’a dair görüşlerine yer vermiş. Yine şiirden duaya, yemekten sağlığa birçok konuyu bulabileceğiniz “ailemizin dergisi” Nisanur, Ocak 2014 sayısı ile seçkin bayilerde.

Hamdullah Sevim - İLKHA