• DOLAR 32.338
  • EURO 34.932
  • ALTIN 2399.264
  • ...
VAHÖP Dünya ve Ülke Gündemini Değerlendirdi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

VAN -İslam aleminin Ramazan ayını yine buruk bir şekilde idrak etmekte olduğunu belirterek platform adına basın açıklamasını okuyan Umut Işığı Derneği Başkanı Abdurrahman Eren, Somali ve Etiyopya da açlıktan her 6 dakika da bir çocuğun öldüğünü hatırlattı ve bu konuya karşı duyarlı davranmakla "ramazan ayında yardımlaşmanın güzel bir örnekliğini sergilememiz gerekir" diyerek Müslümanları insanlık adına sorumluluk almaya çağırdı.

 

Ülkenin Geleceğine Olan Umutlarımız Artmıştır
Türkiye`de Yüksek Askeri Şura`da yaşananların askeri vesayetin kalkmasının bir resmi olduğunu belirten Eren, " Yaşanan bu gelişmeler ülkenin geleceğine olan umutlarımızı artırmış ve yeni bir heyecan katmıştır. Sivil iradenin yerini sağlamlaştırması, kurumların kendi asli işleriyle uğraşmaya dönük bir hal içerisine girmeleri, özgürlük taleplerimizin ve dolayısıyla inanç özgürlüğünün simgesi haline gelen başörtüsü yasağının kalkacağına yönelik beklentilerimizi hızlandırmıştır" dedi.

 

Bunun Hangi Hukukla Bağdaştığını Anlayamamaktayız
Geçtiğimiz hafta Adana Orhan Çoban İlköğretim Okulu`nda 4. Sınıf öğrencisi Maşallah Savsal`ın ailesine kesilen 1245 Tl`lik para cezasına da değinilen açıklamada bunun hukuki bir izahının olmadığına işaret eden Eren, "Hem başörtüsünden dolayı okula almamakla mağdur edeceksin, hem de okula devamsızlık yaptığı gerekçesiyle para cezası keseceksin. Bunun hangi hukukla bağdaştığını anlayamamaktayız. Bu sorunun derhal çözülmesini ve ailenin içine düştüğü mağduriyetten kaldırılmasını bekliyoruz." çağrısında bulundu.

 

Devletin Değil Halkın Menfaatleri Temel Alınmalı
Başlayan yeni anayasa çalışmalarında devletin değil halkın menfaatlerinin temel alınması gerektiğine işaret eden Eren, baskıcı ve dayatmacı zihniyetin yerini hürriyet ve adaletin almasını beklediklerini söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü. "Özelde Kürd realitesinin genelde ise tüm etnik ve inanç gruplarının yaradılıştan gelen hakları olan tüm etnik ve kültürel haklarının iadesi mutlaka sağlanmalı ve tüm halkların ve inanç gruplarının kendilerini birinci sınıf kabul edecekleri yeni düzenlemeler yapılmalıdır."

 

1982 Hama ve Humus Katliamlarını Aratmayan Vahşiyane Bir Tavır
Ortadoğu da başlayan ve miadını doldurmuş maşa devlet başkanlarının son çareyi kendi halklarına karşı katliam uygulamaktan geri durmadığına işaret eden Eren, Suriye`nin bütününe yayılmış olan zulüm ve vahşet dalgasının durdurulması için tüm dünya Müslümanlarının etkin bir eylemlilik sürecinde bulunmaları gerektiğini hatırlatarak, " 1982 Hama ve Humus katliamlarını aratmayan bu vahşiyane tavır karşısında, İslam ülkelerinin yöneticilerinin üzerlerinde ki ölü toprağını atıp batılı ülkelerden herhangi bir beklenti içerisinde olmadan acil ve çözümcül müdahalelerini gerekli görmekteyiz. İslam Konferansı Örgütü derhal toplanmalı, Suriye de yaşanan bu insanlık dışı durumun düzeltilmesi için girişimlerde bulunmasını bekliyoruz" dedi.

 

İslam Alemini ve Müslümanları Hedef Göstermeye Çalıştılar
Geçtiğimiz ay Norveç`te yaşanan ve batı dünyasının bilinçaltına yerleştirdiği İslam düşmanlığını en belirgin meyvesi olan katliama da değinen Eren, saldırı günü Başkanlık sarayında gerçekleşen patlama ve hemen akabinde tüm dikkatleri başka bir yöne çeken bu saldırının dünya kamuoyunu çok ikna eden bir durum olmadığına değinerek, "Tüm medya kuruluşları İslam alemini ve Müslümanları hedef göstermeye çalıştılar. Son ana kadar Müslümanların üzerine yoğunlaşan malum medya, saldırganın kimliği ortaya çıkınca da Norveçli çılgın ifadeleri ile olayı geçiştirmeye çalıştılar. Bu çirkin batının İslam`a ve Müslümanlara bakışını ortaya çıkaran ciddi bir durumdur" tespitinde bulunarak Müslüman kamuoyunun bu durumları iyi tespit etmesi gerektiğini söyledi.

Fikret Özkan - İLKHA

Bu haberler de ilginizi çekebilir