Kur’an düşmanı nesil nasıl yetişti?

Hamd âlemlerin Rabbine, salat ve selam da O’nun pak Rasulüne olsun.

Dünya, ciğerleri iflas etmiş yaşlı bir adam misali zor nefes alıyor. O kadar yıpranmış ki ayakta durmaya mecali yok. Üstünde birer parazit gibi gezinen, hiçbir üretkenliği olmadığı halde sürekli dünyayı sömürenlerden illallah ediyor dünya. Ediyor da İslam’la nefes alıyor. Zira İslam, adaletin, ölçünün, huzurun, güvenin ve refahın membaıdır.

Bir de kutsal kitabımız var; âlemlere rahmet olan Efendimiz’e indirilen, bize tebliğ edilen hayat kitabımız, yaşam kılavuzumuz…

Kur’an-ı Kerim’e yönelik menfur hadise hepimizin malumu… Müslümanca bir bakış açısıyla olay beyninizi zonklatıyor; “İnsan kendisine Allah tarafından gönderilmiş kutsal mektuba nasıl tekme atar?” diyorsunuz.

Kur’an, ortaya bırakıldığında yolunu şaşıracak olan insana, çizilip gönderilmiş yol haritasıdır. Kur’an’da müşriklerin bile aldığı bir lezzet var. Mekkeli müşriklerin Kur’an okunurken kulaklarını tıkayıp tencere ve tavalarla ses çıkarması bu yüzden.

Günümüzde nasıl bir kâfirlik yaşanıyorsa artık, Kur’an’a dille hakaret yetmemiş olacak ki, “Müslüman ülke” dediğimiz ülkemizde Yüce Kitabımıza fiili saldırı da yapıldı. Kimin çocukları bunlar? Hangi zihniyetin eseri? Gencecik çocukların Kur’an’la ne sorunu olabilir ki? Sevapları, günahları bile daha yeni yazılmaya başlanmışken, daha çiçeği burnunda ergenler iken.

Dindar nesil sözünün söylemde kaldığını hepimiz biliyoruz da bu dinsiz hatta din düşmanı, kitapsız nesil nasıl yetişti? Elinde imkân olanlar bu çocuklara ve gelecek nesillere İslam’ı tanıtmak ve sevdirmek için neyi bekliyorlar? Hindu festivali, başka dinlerin ritüellerini öğreten kurslar, okulda dansöz oynatılması, kitaplarda geçen cinsiyet eşitlikçi konularla gençlik nereye itiliyor? Ne yapıyor ne bekliyorsunuz? Gençlik merkezleri açın, çocukların ilgisini çekecek ne kullanırsanız kullanın da şu çocuklara ulaşın bir zahmet.

Müslüman dediğimiz ülkede Ebu Cehil’in bile yapmadığı saygısızlıkları Müslümanların çocukları yapıyorsa neler oluyor bize? Bu çocuklar ne zaman böyle oldu? Camiye gidip de ses yaptıkları için kovuldukları zaman mı? Yoksa camiye hiç gitmediler mi?

İmam Efendi, STK temsilcisi beyler, en önemlisi de iktidar çevreleri! Etrafınız potansiyel deist, ateist, komünist çocuklarla doluyken sizin çalışmalarınız mevsimlik işçi modunda mı? “Yazın, yazın, yazın, tatilde efendim…”

Var mı bu çocukları çocukluktan itibaren bizden yapacak bir projeniz? Var mı geceleri bir başınıza iken kafa patlatmanız, kendinizi paralamanız?

Hâlâ tartışmaları sürüyor, “Camiye oyun alanı yapmak uygun mu, değil mi?” Bu devirde her şey uygundur, istersen camiye şifresiz WiFi koy, gelen gençler ödevlerini yapsın huzur içinde. Siz STK’lar gençlik veya namaz etkinlikleri için neden yaz tatilini bekliyorsunuz? Sıcak memleketlerde bu etkinlikler gençlerde olumsuz etkiye yol açıyor, sıcaklar bezdiriyor.

Allah’ım bize doğru zamanda doğru işler yapabilmeyi, insanlara ulaşabilmeyi, sevdirmeyi ve nefret ettirmemeyi, kolaylaştırmayı ama zorlaştırmamayı, gençlerin kalbiyle İslam arasına bir köprü kurabilmeyi nasip eyle. Âmîn…