• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Hamd âlemlerin Rabbine, salât ve selâm da O’nun pak Rasûlüne olsun.

“İnsanı en çok ne yorar?” demişler dervişe. “Allah’tan başkasından beklemek yorar.” demiş derviş. “Allah’tan beklemekse güç ve kuvvettir.”

Ne var ki çoğu zaman kullardandır beklentimiz… Başımıza gelmesi muhtemel imtihanlar ve çaresiz kaldığımız zamanlar için sırtımızı dayayacak kimseler ayarlarız bazen. Ama insandır işte… O da zaaflarla çevrilir. Okullarda dört tarafı suyla kaplı kara parçasına ada denildiği öğretildi ama dört tarafı imtihanla kaplı kula ‘insan’ denildiği öğretilmedi. Belki bu yüzdendir kullara bunca dayanmamız…

Zamanla anlıyor ki insan, “Allah’tan başka sığınılacak kimse bulamazsın.” Allah yegâne sahip, Allah yegâne yâr… Kişi Allah’tan başka kime tutunsa elinde kalır. Beklemenin ve insana dayanmanın yorgunluğuna katlanmaktan kolaydır Allah’a sırtını dayamak. Kimseden bir şey beklemeyen yorulmaz.

“Allah’tan ne istersin?” diye sormuşlar dervişe. “Kimseden bir şey istememeyi isterim.” demiş. İstedikçe kaçar bazen istediklerimiz; kullardan istedikçe, esirgerler. Ancak istediklerimizi Allah’a arz edip beklentilerimizde Allah’tan yardım dileyince Allah önümüze umulmadık kapılar açar. Açmasa da sabrını verir ve anlarız ki açılmaması daha hayırlıdır.

“Kopan ayakkabı bağını bile Allah’tan iste!” buyuran Peygamberin(asv) ümmeti olarak Allah’tan gayrısından ne de çok şey bekliyoruz. Devenin üstündeyken devesinin düşen yularını kimseden istemeyen ve inip kendisi alan Hz. Ebu Bekir’in takipçileri olarak, işlerimizde insanlardan ne kadar da çok şey bekliyoruz.

Birilerinden bir şeyler beklemek her zaman kötü müdür ki? Allah’ın bazı kulları vardır ki insanlardan çok şey beklerler ama bu beklenti hiç kimseyi yormaz. Zira istedikleri, karşı tarafın Allah’ın rızasını kazandıracak işler yapmasıdır. İki taraf da yıpranmaz; çünkü bu zatlar öyle bir isterler ki onlara bırakın fiilen, kalben bile ‘Hayır!’ demek mümkün değildir. Her istedikleri hayırdır; peşinde koştukları ve koşturdukları, Allah’ın rızasıdır. Böylelerinin dergâhında Hüdai olup ciğer satmaya çıkmak kişiye zor gelmez. Ciğerlerine kadar muhabbet soluyana hiçbir hayırlı iş ağır gelmez. Böylelerinin çilehanesinde Yunus olup sükût etmek, hamken pişmek de zor değildir. Onların her işi muhabbettir; muhabbetse her işte hadsiz suhulet, iki cihanda sonsuz saadettir.

Öyle zatlar vardır ki istedikleri sadece Allah’ın dininin dört bir yana yayılmasıdır. Beklentiler insanı yıpratır, evet… Ancak bu kimseler bu türden bir yıpranmaya da razılardır. Rabbim bekleyenlerimizi ve beklentilerimizi hayırlı eylesin. Nefsi namına kimseden bir şey istemeyenlerden eylesin. Yüce dinimizin güzelliklerini önce kendimizde, sonra ailemizde göstermeyi nasip etsin. Dinimiz hâkim olana kadar dua ve gayret kapısında beklemeyi nasip etsin cümlemize… Âmîn…

Sezgin Özbay