Çatışma sürecine malzeme taşıyanlar
Alıp verdiğimiz her nefesin sahibi olan Kudret-i Lemyezel`e hamd olsun…
Yolunu takip edenleri Allah`ın hoşnutluğuna kavuşturan Zat`a Selat olsun, Selam olsun…
Kürt Müslümanlara, Said-i Kürdi`nin, Şeyh Said`in, Selahaddin-i Eyyubi`nin yolunu bırakıp Müslümanlıklarını Kürtlükleriyle sentezleme çağrıları ve bu yöndeki baskılar, bölge demokrat kırmalarının anladığının aksine Kürtlüklerini değil, Müslümanlıklarını ajite etmeye yönelik bir oyundur. Ben böyle anlıyorum. Bölgemizin Sosyalist bozması Demokrat bozuntuları, Doğu ve Güneydoğu`daki her İslami gelişme karşısında aynı nakaratı söyler.
Onlara göre İslam, Türklerin “Truva” atıdır ve Kürtlerin Kürtlüklerini asimile içindir. Böyle olunca da Bölgedeki İslami cemaat ve tarikatler de bu kirli oyunun hâşâ piyonlarıdır. Ben ise tersinden düşünüyorum. Yukarıda dediğim gibi bugün Kürtler üzerinde oynanan en büyük oyunlardan biri İslam ile Kürtlüklerinin değil, Kürtlükleriyle İslamlıklarının ajite edilmeye çalışılmasıdır. Bunun en yakın ve somut örneği bakın Elazığ`dan sonra tüm Türkiye`de gözler önünde. Türk İslam sentezinde Türklük mü ajite edildi, İslam mı?
Az önce dedik; “Onlara göre İslam, Türklerin “Truva” atıdır ve Kürtlerin Kürtlüklerini asimile içindir. Böyle olunca da Bölgedeki İslami cemaat ve tarikatler de bu kirli oyunun hâşâ piyonlarıdır.” Burada kusur sadece Bölge inançsızlarının değildir. Onlara malzeme veren başta yazarçizer takımı olmak üzere adı-sanı İslam ile tanınanlar utansın. Batı`da oturup masa başında proje üretirken, Kürt Müslüman Kardeşlerine çağrılarda bulunurken, Bölge üzerine köşelerinde derin analizlerde bulunurken… bunların Bölgede nasıl intac ettiğini hesapla-ya-madan, nasıl yansıdığını düşün-e-meden yol tutmaları Bölge Müslümanlarının ayağına sıkmaktan öteye gitmiyor. Hele ki, Devlet ile Pkk arasındaki çatışmalarda “Kutsal Devlet” saikıyla olayı İslami motiflerle izaha çalışmak Bölge Müslümanlarını ciddi bir şekilde sıkıntıya sokuyor.
PKK`ye bel altından vururken veya Devlet ile olan mücadelesinde PKK`nin haksızlıklarını sayarken Devleti ak süt yapıp hadis ve ayetleri kullanmaktan vazgeçmelidir bazı Türk Kardeşlerimiz. Zira onlar Kürt Müslümanlara damardan girmek için PKK`yı Devlet namına ayet ve hadis ile vururken Kürtlerin antipatisini kabartmaktadırlar. Bölge Müslümanları aleyhinde içimizdeki beyinsizlere bolca malzeme verdiklerinin farkına varsınlar artık. Onlar kendi Devletleri diye tarafgirlik yapmayı sürdürdükçe Bölgede Müslümanlara yönelik söylem ve fiiller de sivrilmektedir, bunu kafalarına soksunlar artık. Ve hem Allah Rızası için; Devlet ile PKK arasında süregelen savaşta Devleti üste çıkarmak için İslam`ı can simidi yapmasınlar. Bu konuda Allah`tan korksunlar! Hele hele sicili bozuk bir tarafı temize çıkarma adına birine saldırmanın ne İslamî ne de insanî hiçbir açıklaması yoktur, olmaz.
Biz Bölge Müslümanları Türk ve Kürtler başta olmak üzere her kavmin bir arada ve İslam Çatısı altında barış ve huzur içinde yaşamasını arzu ediyoruz. (İslam çatısı diyorum çünkü hiçbir “ide” bir birinden farklı kavimleri barış ile bir arada tutamaz.) Bu arzumuzun gereğini de yapıyoruz. Türkler ile Kürtlerin ayrışma noktalarından iki elimizle sıkı sıkıya tutuyoruz. Bazen kavmiyetçilik, taassup, nefret vb. etkenler ayrışma noktalarını öyle zorluyor ki, biz ayrılmasınlar için olanca gücümüzle birleştirmeye çalışıyoruz. Kol kaslarımız yırtılıncaya kadar bu durum, zorluyor bizi. O esnada bir iki el daha çıksın da yardım etsin diye beklerken Türk Kardeşlerimizden bazıları çıkıyor, ellerinde değnek kollarımıza vuruyor. Beyinsizlerin tam da istediğini yapıyor, farkında olmadan.
Bu, bunu kasıtsız olmadan yapanlar için. Bir de Türki bazı yazarçizer veya analist/fikir babaları var ki, Açıktan şunu söylüyorlar; “Bölgede PKK`nın etkisini kırmak için Müslümanlığı sokalım”
İşte tam burada duruyorum, haftaya inşallah devam edelim.
SELAM VE DUA İLE