Ümmeti daha kötü günler beklemektedir
Filistin/Gazze`nin göğünü kara bulutlar kaplamış. Felaketlerin eli kulağındadır yine. Bu kez kurgulanan tezgah çok büyük. Gazze/Hamas haritadan silinmek isteniyor. Aslında hangi İslam ülkesinin göğünde karabulutlar yok ki? Kendi ellerimizle etrafımızdaki surları yerle bir ettik. Ümmet denen şehrimizin her sokağını ya ellerimizle viran ettik ya viran edenlere bir şekilde yardım ettik veya viran edilmesine sessiz kalarak düşman ordusunun karartılarını arttırdık.
İsrail katilinin en tepesindeki isimler, artık hiç kimseden perva etmeden; Gazze saldırısının eli kulağındadır. Bu sefer çok farklı olacaktır. Bu saldırı için dünyadaki hiç bir kuruluşu (BM, İİT, Arap Birliği vs) takmayacağız, diyebiliyorlar. Ümmetin parçalanmışlığını, bir birlerini öldürmekle meşgul olmalarını, bir birleri ile boğaz boğaza olmalarını büyük bir fırsata dönüştürmek üzereler. Arap ülkelerinin neredeyse tamamı ile zaten işbirliği halindeler. Türkiye bir şekilde dize getirildi. Öte taraftan büyük bir kuşatma altına alındı. İran, Suriye, Hizbullah ittifakı da Suriye bataklığında çırpınıp durmaktadır. Ümmetin umudu olarak Mısır`da iktidara gelen İhvan`ın durumu malum. Bir daha belini doğrultup doğrultmayacağı dahi malum değil. Dolayısıyla Arz-ı Mev`ud`un önünde bir engel kalmadı. Bu gün İsrail`e set olan bir tek İslam evladı kalmış, o da Gazze`li kahraman Müslümanlardır.
İslam ümmetinin birbiri ile uğraşması, İsrail`e geniş bir saha açmış bulunmaktadır. Attıkları adımlar, yaptıkları hazırlıklar hiç hayra alamet değildir. Bu hazırlıklarından bir tanesi de Lübnan`a yöneliktir. Hizbullah`ın savaşa girmesi durumunda Lübnan`ın tüm alt yapısının vurularak Hizbullah`ın durdurulmasını sağlamaktır. Lübnan`ın vurulması planını Obama`ya onaylatamayan İsrail, bir çırpıda Trump`a onaylatmış bulunmaktadır.
İsrail, 25 yıldan beri ilk kez işgal ettikleri Filistin topraklarında yeni yerleşim yeri inşa etme kararı aldı. BM`nin karşı çıkması, İslam ümmetinin tepkisi ve Obama`nın temkinli yaklaşması nedeniyle şimdiye kadar genelde önceden kurdukları yerleşim yerlerini genişletiyor ancak yeni yerleşim yeri kurmuyorlardı. 1967 yılından beri toplam 500 bin yahudi yerleşimci, işgal edilmiş topraklarda kurdukları 140 merkezde istihdam edilmişti. Alınan bu kararla şimdi yeni yerleşim yerleri kurulacak. Zira bu kararı almak için Trump`in başa gelmesini bekliyorlardı.
Trump`ın ABD`deki siyonist lobiler tarafından hile ve desiselerle başa getirildiğinden kuşkumuz yoktur. Trump, İslam ümmetinin son kalelerini de yıkmak, Amerika`yı İslam coğrafyasında tam olarak muhkemleştirmek ve İsrail`in önündeki engelleri kaldırmak için yahudilerin bir projesidir. Nitekim ilk icraatı da yeni yerleşimler için izin vermek, ABD elçiliğinin Kudüs`e taşınmasına onay vermek oldu. Suriye`ye yönelik ılımlı politikayı fiili işgal, katliam ve yıkım ile revize etmesini de bu şekilde okumak gerekir.
Buraya bir kez daha yazıyoruz: Amerika ve İsrail`in eli içimizde kalmaya devam ederse ne Türkiye, ne İran ayakta kalmayacak, bölük börçük edileceklerdir. Suriye savaşı devam edecek, Irak daha da karıştırılacak, nihai hedefler İran ve Türkiye olacaklardır. Bu tılsımın bozulması da sadece bir şekilde olacaktır ki o da: İran ve Türkiye`nin kardeşliğidir. Bu sağlanamayacaksa daha kötü günlerin geleceğinden kimsenin kuşkusu olmasın.
Başımıza gelenler kendi ellerimizle yaptıklarımızın neticesidir.