Kemalist vesayet yine hortladı
Bir haftadır gündem maddelerinden biri de Atatürk`tür.
Edirne`de 10 Kasım sabahı “Atatürk ilah değildir” diyen Üniversite öğrencisi Emine Şahin, Kemalist vesayetçilerin baskısıyla gözaltına alındı.
Bir gurup genç, “Mustafa Kemal Paşam ne istersen iste benden, istersen ayıralım dinle devlet işlerini, istersen asalım bütün hoca mücahitleri, istersen kapatalım bütün imam hatipleri” mısralarını koro halinde söyleyerek videosunu çektiler. Bu video sosyal medyada yoğun olarak paylaşıldı.
Sözde gazeteci olan bir Bayan, katıldığı bir televizyon programında, “…Atatürk benim ilahım. Hiçbir kusurunu görmediğim gibi Atatürk`e artık tapıyorum…” şeklinde akıllara ziyan açıklamalarda bulundu.
Gaziantep`te bir anaokulunda 5-6 yaşlardaki minik çocuklar Atatürk resmi önünde secde ettirildi.
Benzer örnekleri çoğaltabiliriz…
Garip olan ise Emine Şahin “Atatürk`ün hatırasına alenen hakaret”ten(!) tutuklanıyor. Ama toplumu alenen kutuplaştırmak için mezkûr videoyu yayınlayanlar ve “Atatürk benim ilahımdır” diyen sözde gazeteci ile minik çocukları Atatürk resmi önünde secde ettirilenler hakkında hiçbir işlem yapılmıyor.
Bu çifte standart uygulama gösteriyor ki Türkiye`de Kemalist vesayet hüküm sürmeye devam ediyor. Ya da Kemalistlere yaranmak için istikametini bozan ve kraldan çok kralcı geçinen zevatlar iş başındadır.
Emine Şahin için provokatör deniliyor ama gerçek provokatör olan bu hadsizler için hiçbir yetkilinin gıkı çıkmıyor.
Neymiş, Emine Şahin Atatürk`ün hatırasına alenen hakaret etmiş. Allah`tan korkun be!
Hakikati dile getirenler 5816 nolu kanun bahanesiyle mağdur edilecek! Azgınlaşmış, bölücülük yapan Atatürkçülere ise hiç ses çıkarılmayacak! Sevsinler sizin adalet anlayışınızı.
Daha da acı olanı ise bütün bu adaletsizliğe rağmen çok azı hariç İslami kesimlerden güçlü bir sesin çıkmamasıdır.
Düşünün, işgüzar bir polis memurunun ısrarı ve sonrasında 118 avukatın dahli ile hakikati haykıran bir tıp öğrencisi mağdur edilecek. Ne hükümetten ne de AK Partili herhangi bir yetkiliden bir açıklama gelmeyecek.
AK Parti`ye oy veren seçmenlerin ekseriyetinin muhafazakar ve dindar olduğu hepimizin malumudur. O halde Kemalist zihniyetin hışmına uğrayan bu öğrenciye neden sahip çıkılmadı?
Yoksa Kemalist vesayetçilere yaranmak için mi bu öğrenci kurban edilmek istendi?
AK Parti 16 yıldır iktidarda olmasına rağmen eğer hala Kemalist zihniyet muktedir ise bu işte bir yanlışlık yok mu?
Hâsılı, HÜDA PAR, Mazlum-Der ve Hukukçular Derneği`nden avukatların itirazı üzerine Emine Şahin adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, ancak yeterli değildir. Adaletin tecellisi için mağdur öğrencinin tüm mağduriyetleri ivedilikle giderilmelidir.
Ayrıca kamu vicdanının rahatlatılması için, yalan yanlış ifadeyi yazıp imzalatan işgüzar kolluk güçleri, baskı kurmak amacıyla olaya müdahil olan avukatlar ve hukuksuz tutuklama kararını veren mahkeme heyeti hakkında da soruşturma açılmalıdır.
Bir de, mademki 5816 sayılı “Atatürk`ü Koruma Kanunu” bahane edilerek mağduriyetler yaşatılıyor, o halde atılması gereken en doğru adımlardan biri de yeni Anayasa`da ilgili kanunun kaldırılması olacaktır. Bu deli gömleği çıkarılmadan Kemalist vesayetçilerin iftira ve saldırıları son bulmayacaktır.
