• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

“Bu devirde fikirler için çarpışıyoruz, gazeteler de kalelerimizdir” diyor Heinrich Heine…

Aslında sadece gazeteler değil; tüm medya, televizyonu ile radyosu ile sosyal medyası ile düşüncelerin kalesidir; burcudur; surlarıdır…

İslami camia 7 yıl öncesine kadar olağanüstü çabasına rağmen, ihlaslı mücadelesine rağmen kendisini, düşüncelerini dünyaya ve Türkiye`ye bakışını; ne olduğunu ne olmadığını tam manası ile kamuoyuna anlatamadı.

Bir nebze Doğruhaber Gazetesi ile bu kabuğu kırmaya, bu “yok sayılma barikatını yıkmaya” çalıştı.

Evet, medya kaledir.

Rehber TV kurulduğunda tabanın sevinci, heyecanı elbette unutulmuş değil. Test yayınını bile saatlerce izlerdik; oysa ekranda sadece Çağrı TV`nin (o dönemdeki adı) logosu vardı.

Medyanın önemini en iyi bilmesi gerekenler bizleriz. Camiamızın sırtına ve göğsüne iftira okları atıldığında; kancık yalanlarla neslin beyni zehirlendiğinde ‘hakikati anlatacak bir dil`in olmayışının sancılarını hala çekiyoruz.

6-8 Ekim vahşetinde Yasin Börü katledildiğinde PKK hesapları sosyal medyada “HÜDA PAR`lılar bir Kürt gencini çatıdan atarak öldürmüş” yalanı henüz yayıyorken devreye Rehber TV girdi, sosyal medya kullanmışlığımız girdi, Doğruhaber girdi.

Düşünebiliyor musunuz HÜDA PAR`lı Yasin Börü`yü HDP`li göstereceklerdi. Katil maktul rolünü oynayacak, maktulün yakınlarına da katil damgası vuracaklardı. 90`lı yıllardan tecrübeliydiler manipülasyon konusunda… İşte bu yalan mumu basınımızın çabası ile alev alamadan söndü.

Bu örnekten şuraya geliyorum

Basınımız güçlü olmalıdır; basınımız zayıflarsa biz de camia olarak zayıflarız, sesimizin ayarı düşer ve duyulmaz olur. Bundan dolayı gerek gazetemizin gerek TV`mizin okunurluğunu ve izlenirliğini arttırmak zorundayız.

Her birey bu kalenin bir taşı olduğunu elbette biliyor ve sorumluluğunu olanca gücü ile yerine getiriyor. Elbette farkındayız… Ama dahası lazım bu gazetenin girmesi gereken evler var. Bu TV`nin izlenmesi gereken evler var…

Hamdolsun Rehber TV artık 7 yaşında… Fakat ergen değil; çünkü tarihsel bir mirastan besleniyor.

Elbette eksiklikleri var… Elbette yapılamayanlar var… Elbette izleyici çok daha yüksek kaliteli yayıncılık bekliyor ve bunu da fazlası ile hak ediyor.

Fakat ulaştığımız noktayı da küçümsememek lazım.

Türkiye`de yayın yapan kaç dini kanal gayrı İslami reklamlara sırtını dönebiliyor; kaç kanal içerik noktasında İslami hassasiyetini ciddiyetle koruyor?

Yazıyı başladığı gibi bitirelim.

Bu devirde fikirler için çarpışıyoruz, gazeteler de (basın) kalelerimizdir…