• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Ramazan bayramına sayılı günler kaldı…

Bu son günlerde tatlı bir bayram telaşesi ile beraber bir de bayram hazırlıkları var…

Anneler çocuklarına bayramda giydirecekleri giysileri alma telaşında…

Buraya kadar her şey normal ve olması gereken de bu…

Bir de bayram hazırlığı yapıyoruz namına yapılan asgari harcamalar var ki duyarlı bir insanın buna karşı da oldukça dikkatli olması gerekir…

Kapitalizmin her şeyi sömürme, tüm günlerin içini boşaltma tuzağına biz Müslümanlar da düşmemeliyiz. Dünyadaki tüm özel sayılan günler kapitalizmin müdahalesi ile kendi öz mecrasından uzaklaştı/uzaklaşıyor.

İsteyen kutlar ya da kutlamaz bu başka bir konu ama Misal Anneler günü…  Eskiden bugünü kutlayan çocuk bağda-bahçede fellik fellik gül arardı… Öyle ya annesine verilecek en güzel hediye gül… Ya da bir yazma, başörtüsü…

Şimdi öyle mi?

O çocuklar büyüdü ve annelerine en pahalı hediyeyi alma yarışına girişti.

Neden? Çünkü kapitalizm belleklere sevginin ölçüt aracı olarak tüketimi, emtiayı yerleştirdi. Ne kadar pahalı bir hediye alıyorsan o kadar çok seviyorsundur!

Kadınlar günü öyle değil mi sanki? Ya da babalar günü!... Evlat sevgisini pahalı bir hediye ile ispat etme yoluna gittiğinden beri aile ilişkileri iyice zayıfladı.

Beşeri ideolojilerin özel günleri özünden, vermek istediği mesajdan kopartılır da Aziz İslam`ın mübarek gün ve geceleri hedef alınmaz mı?  Kapitalizmin gözlerini bizim ramazanımıza diktiği hepimizin malumu… Ramazan olur kapitalizmin simge içeceği tüm tv`lere reklam vermiştir bile… Mutluluğun tadı başlığı altında, gülümseyen yüzler, mutlu bir aile, tablosu… Mesaj da içerir reklam filmi… Ramazan paylaşmaktır… Neyi? Coca Cola`yı!

Ramazan`ı tüketmeye, şeklini bozmaya güçlerinin yetmesi mümkün değildir; zira ramazan ayının dinamizmi kendisindendir… Tabiri yerinde ise ramazan ayı güneş gibi enerjisi kendi özündedir; enerji üretendir…

Amma velakin aynı şeyi bayramlarımız için söyleyemeyeceğim… Bayrama dinamizmi katan mümindir…

Mümin evinde bayrama hazırlık yapınca, bayram namazına gidince, sonrasında kabir ziyaretinde bulununca, büyükleri ve küçükleri ile bayramlaşınca, küçüklere harçlık verince kısacası bayram ritüellerini yerine getirince bayrama can verir… Bayram, bayram olur…

Kapitalizmin oluşturmaya çalıştığı bayram anlayışı ise mana boyutu olmayan koyu bir maddiyatçılık üzerine kurulu…

Yeni nesil, ceddinin bayram anlayışını sürdürsün, bayramı bir tüketme günü olarak algılamasın istiyorsanız bayram namazına gittiğinizde çocuklarınız yanınızda olsun… Kabir ve akraba ziyaretlerinde çocuklarınız yanınızda olsun.

Ve sadece harçlık almasın çocuklarınız harçlık vermeyi de öğrensinler… Vermeyi de öğrensinler ki günlerimiz kapitalizme yem olmasın!

Vermeyi de bilsinler çünkü kapitalizm alma ideolojisidir… Allah için veren el kapitalist olamaz.