Bu yazı bizim Waldolara
İsmet Özel’in “Waldo sen neden burada değilsin” kitabı bir dönemler ismi İslami mahallede en popüler olan bir kitaptı.
İsmi çok cazipti. Çarpıcıydı. “Waldo da kim” sorusu genç bireyi hikâyeye götürürdü.
Merak etmeyin hikayesine geliyorum…
Henry David Thoreau ile Waldo Emerson iki arkadaştı.
Waldo Emerson arkadaşı Henry’den 14 yaş büyüktü.
Bir aydındı Emerson, kölelik karşıtı, devrimci, yenilikçi sömürgecilik karşıtı…
Henry’yi çok etkilemişti.
1846’da Amerika-Meksika savaşı başladığında Henry antisömürgeci tutumundan dolayı anket vergisini ödemeyi reddetti.
Henüz 30’lu yaşlardaki Henry bu vergi ile Meksikalı insanların öldürüleceğini biliyordu. İlkeleri bu vergiyi ödemeye izin vermiyordu.
Çünkü o bir dava adamı idi.
Henry vergi ödemeyi reddedince gözaltına alınır ve onların deyimi ile kodese atılır.
Arkadaşı Waldo büyük bir felsefeci, kölelik karşıtı ve antiemperyalistti. Henry’yi etkileyen adamdı.
Özgürlükçülük duygusunu aşıladığı Henry’nin gözaltına alındığını duyunca doğruca nezarete gider. Talebesine şefkatle “Henry, sen neden buradasın?” diye sorar.
Henry adeta tüm çağlara seslenen bir cümle ile üstadını yanıtlar.
“Waldo, sen neden burada değilsin?”
Evet gelelim bizim Waldolara..
Hani bir devrim hayali kurmaktan vazgeçip, yüreğini şantiye alanına çeviren,
Kalbinin her köşesinde bir galeri dükkânı açan,
Hani şu namazı terk eden,
60’tan sonra Hacc’a gider, güzel bir dönüş yaparız diye düşünen Waldolara…
Hani yırtık montlarla, yamalı elbiselerle “adil düzen” hayali kuran “şeriat gelecek dertler bitecek” diyen İslami mahallenin Waldolarına.
Siz neden burada değilsiniz?
Liberalizm, çocuklarımızı şeytanların kodesine düşürürken siz neden burada değilsiniz. Neden bu cephenin yükünü hafifletmiyorsunuz?
“Bir devrim hayali kuran” gençliğinizden utanıyor musunuz?
Kiminiz kahve köşelerine düştü.
Kiminiz dünya malının derdi ile dertlendi.
Kiminiz ırki,
Kiminiz mezhebi dertlere müptela oldu.
Oysa liberalizm bu son 30 yılda insanlık tarihinin en büyük harekatını İslam’a karşı düzenliyor.
Artık silah kullanmayı asgariye indirdi.
Kültürel imha silahları kullanıyor.
Belki de “dava, İslam, hak, adalet, davet” diyenlerin sözleri sana saçma geliyordur.
Belki de onların yerine “ihale, araba, metres, tatil köyü, konfor, yazlık, kışlık” gibi kelimeler girdi lügatine.
Bu kelimeler senin dünün Waldo…
Peşini bırakmayacak.
Bir gölge gibi
Bir karabasan gibi
Seni rahatsız etmek için elimden geleni yapacağım.
Sahi Waldo liberalizm tüm değerlerimizi yok etme savaşı verirken “sen neden burada değilsin”?
