Sevgili Kürtler ilk dersimiz: DERSİM
31 Martta Belediye Başkanlığını kazanan Fatih Maçoğlu’nun Tunceli Belediyesine Dersim tabelasını koyması neden bu kadar ses getirdi anlamış değilim.
Ne yapmış Maçoğlu Tunceli Belediyesinin tabelasının "Dersim" olarak değiştirilmesini teklif etmiş. Tabi bu talep Erzincan İdare Mahkemesi tarafından durduruldu.
Oysa Maçoğlu işi resmiyete dökmeden Dersim tabelasını astırsaydı gündem bile olmazdı.
Misal 2013 yılından beri Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yazısının yanına Kürtçe, 'Şaredariya Bajarê Mezin Amed' yazılıdır değil mi? Evet.
Evet o dönemde ciddi sorunlara neden olmuştu ama o süreç aşıldı diye biliyorduk.
Aşıldı, devlet kısmen aşmıştı aslında... Eğer Kemalistler ve Türkçüler sosyal medyada kaos çıkarmasaydı pek de bir problem olmayacaktı.
Bu mesele bana biraz Karadeniz fıkralarını hatırlattı.
Malum Temel kahveye girmiş, çay içmiş...
Canı sigara içmek istemiş ama nezaketen kahveciden izin alayım diye düşünmüş. “Bakar mısınız” demiş. Kahveci gelmiş “buyrun” demiş. Temel “sigara içebilir miyim” diye sormuş, kahveci “hayır” demiş. Temel biraz da kızarak “ama herkes içiyor” deyince kahveci “ama onlar benden izin istemedi ki” demiş. Sanırım Maçoğlu’nun meselesi bu!
Maçoğlu Belediye Meclis Kararı ile işi resmiyete dökmeye çalışınca karşısına “Hayır” cevabı çıktı. Eğer Maçoğlu “ama Diyarbakır’da ama Van’da ama Mardin’de HDP’li belediyeler niye Kürtçe tabela astılar” diye sorsa acaba devlet “ama onlar benden izin istemedi ki” der bilemiyorum.
Evet Tunceli bir mayındır. Basarsanız hiç kimse elinizden tutmaz. Nitekim CHP’den MHP’ye tüm partiler Maçoğlu’na ayar vermeye çalıştı. Kendi partisi TKP bile Maçoğlu’nun Dersim çıkışını eleştirdi. Olmaz dedi.
Neden? Çünkü Dersim Kemalizm’e dokunur; Amed devlete... Dersim derseniz Mustafa Kemal’i hedef almış olursunuz, ama Amed derseniz soyut bir kavramı; devleti hedef almış olursunuz. Maçoğlu farkında olmadan sorunu soyuttan somuta çevirdi.
Peki bu meselede iktidar nerede durdu. Sanırım konu ile ilgili hiçbir açıklamaları yok. Bu kadar önemli bir konuda susmaları doğru değildir.
İktidar Dersim meselesinde önceki yıllardaki tekrarını bile kullansaydı yeterliydi. Binali Yıldırım 2017 yılında Dersim ile ilgili "Dersim'de 1937 ve 1938'de vahşet yaşanmıştır. Bu topraklar en iyi bilendir. Dersim olaylarının, bu topraklarda yaşayan insanlara ne kadar büyük acılar yaşattığını biz bilemeyiz ama bizim dedelerimiz, bizim büyüklerimiz yaşadı. İstiyoruz ki bizden sonrakiler yaşamasınlar. O günün tek parti yönetimi CHP, ne dedi; 'Dersim bir çıban başıdır' dedi ve bütün buradaki vatandaşlarımızı yok ettiler, acımasızca üzerine bombalar yağdırdılar. Yaşlarını büyütüp idam ettiler." Demişti.
Sadece bu sözlerini tekrarlasaydı İstanbul seçimlerini kazanmıştı.
Bu arada unutmadan: CHP değişebilir diye umutlanan sevgili iyimser Kürtler!
Görüyorsunuz ve de izliyorsunuz değil mi?