• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Bismihi Teâlâ

MEB, bu yaz “Telafide Ben de Varım” kapsamında alternatifler sunuyor.

Hayırlısı diyelim. Umarım sahaya geçer…

Gerçi isteğe bağlı olacak…

Başta öğretmen isteyecek, ardından aileler…

Bakanlık eğitim paydaşlarıyla bunu ne kadar başaracak?

Ne kadar rağbet görecek?

Öğrenci, veli bu iş için ne kadar duyarlı/istekli?..

Materyal, öğrenme ortamları ihtiyaca cevap verecek mi?

Sair kuruluşlar, Belediyeler vs. yerel kaynakları açma lütfunda(!) bulunacak mı?

Gerçi taslağa bakıldığında seçenekler göz kamaştırırcasına!...

Fiziksel gelişim olarak:

-BİR: Doğa yürüyüşü

-İKİ: İzcilik

-ÜÇ: Spor etkinlikleri

Halk oyunları vs.

-BİR: Sosyal ve duygusal gelişim olarak:

-İKİ: Drama

-ÜÇ: Anadolu masalları

-DÖRT: Kitap okuma…

ve akademik gelişimleri için sair seçenekler.

MEB’in tüm bunları gündemine alması önemli gelişme bana göre…

Ancak manevi gelişimleri için;

Örneğin değerler kapsamında ahlaki ilkeler temalı programın olmayışı büyük eksiklik…

Duyarlı ve hassasiyet sahibi STK’lar yaz aylarında yıllardır bu tür aktiviteleri,
karşılık beklemeden ‘fisebilillah’ için kısıtlı imkânlarıyla yapıyorlar.

Bakanlığın bu iş için gönüllü öğretmen bulması yetmiyor.

Tatmin edici finansmanı sağlamadı mı karşılık bulması zor ...

Öğretmen camiası ekserisi resmi memur formatında düşünür.

Açık deyişe verirsen doygun bir ücret öğretmen bulmada zorluk yaşamazsın.

Aileler teknolojinin marifetiyle “Telafide Ben de Varım” kapsamında yaz telafi eğitimi için önceden bilgilenebilir ve alternatifleri görebilir.

21 Haziran itibariyle okul müdürlüklerine, e- okul sisteminden resmi işlemleri başlatabilir.

Şu var ki temel eğitim çocuklarını hariç tutarsak, büyük oranda, özellikle ergen, öğrenciler havluyu atmış durumda…

Aslında yaklaşık 18 aydır akranlarından ayrı kalan zihinsel, bedensel ve duygusal yönden gelişme çağında olan çocuklar için bu alternatifler fırsat olabilir.

Eylül ayında okulların açılabileceği göz önünde bulundurulduğunda yaz telafileri bir basamak olarak düşünülemez mi?

Bence bakanlık başta idarecileri olmak üzere sair paydaşları motive etmeli; ardından uygulamaya geçmelidir. Zira öğretmen tüm şevkiyle varsa öğrenci de olur.